“İHD’nin hiç bir unsurla bağlantısı olmaz”

 

 

 

İHD Genel başkanı Öztürk Türkdoğan Malatya İHD seçimine katılmak üzere gelmiş olduğu Malatya da basın mensupları ile yaptığı röportaj da İHD Derneği olarak hedeflerini ve Türkiye de ki siyasal sosyal gelişmelere değindi.

    İnsan Hakları Derneği (İHD) genel Başkanı Öztürk Türkdoğan, “ İHD’nin tamamen yasal çerçevede bir dernektir ve hiçbir terör unsuru ile bağlantısı bulunmamaktadır” dedi.

ATEŞİN DÜŞTÜĞÜ YERDE OLMA ZORUNDASINIZ

     Türkdoğan İHD Malatya Şubesinde yaptığı değerlendirmede şu açıklamalara yer verdi; “İHD’nin kuruluşuna baktığımız zaman Türkiye’nin önde gelen aydın ve yazarları ile yine cezaevinde çocukları bulunan annelerin kurdukları bir dernek. Tabi zaman içerisinde Türkiye’nin temel meseleleri ile görüş ayrılıkları İHD’de de kendisini göstermiştir.

        Eğer insan hakları savunucusu iseniz ateşin düştüğü yerde olmak zorundasınız. Bir söz vardır, ‘Ateş düştüğü yeri yakar’ şimdi Türkiye’de Kürt sorununun çözülmemesinden kaynaklı olarak, devam eden silahlı çatışmaların yarattığı, hak ihlallerinin boyutları çok büyük. Bu konuda hükümet sık sık açıklama yapmaktadır. En son 2013 yılında mecliste oluşturulan barış ve çözüm komisyonunun raporuna baktığımızda aslında çok ciddi bir insan hakları ihlalleri ile karşı karşıya olduğumuz anlaşılacaktır.

        Şimdi isminde insan hakları bulunan bir derneğinde elbette ki başta yaşam hakkı olmak üzere işkence ve diğer hak kategorilerinde çalışma yapılması bir zorunluluktur. Çünkü eğer siz savunucuysanız, mağdurların yanında yer almak durumundasınız.

       Kürt Köylüsünün, emekçisinin yanında yer almak zorundasınız. Alevilerin eşit yurttaşlık hakkında yanlarında olmak durumundasınız. Ermenilerin Haklarını savunmak zorundasınız. Kadın haklarını savunmak zorundasınız.

İHDE BAĞIMSIZ BİR YAPIYA SAHİPTİR

        Sürekli İHD’yi yasa dışı örgütlerle bir göstermek istemişedir. Ama bugüne kadar İHD faaliyetini sürdürmüştür. Bakın OHAL ilan edildi ve Türkiye’de 1400 ‘den fazla dernek kapatıldı. Çok sayıda işlem yapıldı ve bunların hepsi hukuksuzdu. Fakat İHD bağımsız bir dernekti. Devlet ve istihbarat birimleri bunu çok iyi bilmektedir.

          Çünkü bizler temel prensiplerimizden asla taviz vermeyiz. Hak savucuğu kimliğimiz ön plana koyarız. Türkiye’de eğer Kürt Köyleri yakılıyorsa, eğer Kürt Köyleri boşaltılıyorsa. 2015-16’da görüldüğü gibi Kürt kentleri boşaltılıyor ve göç ettiriliyorsa, biz burada bulunan mağdur insanlarımızın yanında olmak zorundayız.

İHD SİYASET OKULUDUR

      İHD’ aynı zamanda bir siyaset okuludur. Birçok insan burada birçok şey öğrendi. Çünkü İnsan hakları alanın da mücadele ettiğiniz zaman aynı zamanda ülkenin her türlü siyasal sosyo ekonomik yapısını da öğreniyorsunuz ve b u sizin siyasi birikiminize katkı sağlıyor. Buradan yetişen birçok insan Kürt Siyasi hareketi içerisinde HDP’ de ve daha önceki partilerde görev aldı. Bu çok doğal bir şey.  

       Burada öğrendiklerini, insan hakları kimliği ile siyasette sürdürüyor.

 Bakın Şuanda Demirtaş, ben hala bir insan hakları savucusuyum diyor. Buradan öğrendiği hususu siyasete taşımıştır.”dedi“İHD’nin hiç bir unsurla bağlantısı olmaz”

 

 

İHD SİYASET OKULUDUR

 

İHD Genel başkanı Öztürk Türkdoğan Malatya İHD seçimine katılmak üzere gelmiş olduğu Malatya da basın mensupları ile yaptığı röportaj da İHD Derneği olarak hedeflerini ve Türkiye de ki siyasal sosyal gelişmelere değindi.

    İnsan Hakları Derneği (İHD) genel Başkanı Öztürk Türkdoğan, “ İHD’nin tamamen yasal çerçevede bir dernektir ve hiçbir terör unsuru ile bağlantısı bulunmamaktadır” dedi.

ATEŞİN DÜŞTÜĞÜ YERDE OLMA ZORUNDASINIZ

     Türkdoğan İHD Malatya Şubesinde yaptığı değerlendirmede şu açıklamalara yer verdi; “İHD’nin kuruluşuna baktığımız zaman Türkiye’nin önde gelen aydın ve yazarları ile yine cezaevinde çocukları bulunan annelerin kurdukları bir dernek. Tabi zaman içerisinde Türkiye’nin temel meseleleri ile görüş ayrılıkları İHD’de de kendisini göstermiştir.

        Eğer insan hakları savunucusu iseniz ateşin düştüğü yerde olmak zorundasınız. Bir söz vardır, ‘Ateş düştüğü yeri yakar’ şimdi Türkiye’de Kürt sorununun çözülmemesinden kaynaklı olarak, devam eden silahlı çatışmaların yarattığı, hak ihlallerinin boyutları çok büyük. Bu konuda hükümet sık sık açıklama yapmaktadır. En son 2013 yılında mecliste oluşturulan barış ve çözüm komisyonunun raporuna baktığımızda aslında çok ciddi bir insan hakları ihlalleri ile karşı karşıya olduğumuz anlaşılacaktır.

        Şimdi isminde insan hakları bulunan bir derneğinde elbette ki başta yaşam hakkı olmak üzere işkence ve diğer hak kategorilerinde çalışma yapılması bir zorunluluktur. Çünkü eğer siz savunucuysanız, mağdurların yanında yer almak durumundasınız.

       Kürt Köylüsünün, emekçisinin yanında yer almak zorundasınız. Alevilerin eşit yurttaşlık hakkında yanlarında olmak durumundasınız. Ermenilerin Haklarını savunmak zorundasınız. Kadın haklarını savunmak zorundasınız.

İHDE BAĞIMSIZ BİR YAPIYA SAHİPTİR

        Sürekli İHD’yi yasa dışı örgütlerle bir göstermek istemişedir. Ama bugüne kadar İHD faaliyetini sürdürmüştür. Bakın OHAL ilan edildi ve Türkiye’de 1400 ‘den fazla dernek kapatıldı. Çok sayıda işlem yapıldı ve bunların hepsi hukuksuzdu. Fakat İHD bağımsız bir dernekti. Devlet ve istihbarat birimleri bunu çok iyi bilmektedir.

          Çünkü bizler temel prensiplerimizden asla taviz vermeyiz. Hak savucuğu kimliğimiz ön plana koyarız. Türkiye’de eğer Kürt Köyleri yakılıyorsa, eğer Kürt Köyleri boşaltılıyorsa. 2015-16’da görüldüğü gibi Kürt kentleri boşaltılıyor ve göç ettiriliyorsa, biz burada bulunan mağdur insanlarımızın yanında olmak zorundayız.

İHD SİYASET OKULUDUR

      İHD’ aynı zamanda bir siyaset okuludur. Birçok insan burada birçok şey öğrendi. Çünkü İnsan hakları alanın da mücadele ettiğiniz zaman aynı zamanda ülkenin her türlü siyasal sosyo ekonomik yapısını da öğreniyorsunuz ve b u sizin siyasi birikiminize katkı sağlıyor. Buradan yetişen birçok insan Kürt Siyasi hareketi içerisinde HDP’ de ve daha önceki partilerde görev aldı. Bu çok doğal bir şey.  

       Burada öğrendiklerini, insan hakları kimliği ile siyasette sürdürüyor.

 Bakın Şuanda Demirtaş, ben hala bir insan hakları savucusuyum diyor. Buradan öğrendiği hususu siyasete taşımıştır.”dedi“İHD’nin hiç bir unsurla bağlantısı olmaz”

 

 

İHD SİYASET OKULUDUR

 

İHD Genel başkanı Öztürk Türkdoğan Malatya İHD seçimine katılmak üzere gelmiş olduğu Malatya da basın mensupları ile yaptığı röportaj da İHD Derneği olarak hedeflerini ve Türkiye de ki siyasal sosyal gelişmelere değindi.

    İnsan Hakları Derneği (İHD) genel Başkanı Öztürk Türkdoğan, “ İHD’nin tamamen yasal çerçevede bir dernektir ve hiçbir terör unsuru ile bağlantısı bulunmamaktadır” dedi.

ATEŞİN DÜŞTÜĞÜ YERDE OLMA ZORUNDASINIZ

     Türkdoğan İHD Malatya Şubesinde yaptığı değerlendirmede şu açıklamalara yer verdi; “İHD’nin kuruluşuna baktığımız zaman Türkiye’nin önde gelen aydın ve yazarları ile yine cezaevinde çocukları bulunan annelerin kurdukları bir dernek. Tabi zaman içerisinde Türkiye’nin temel meseleleri ile görüş ayrılıkları İHD’de de kendisini göstermiştir.

        Eğer insan hakları savunucusu iseniz ateşin düştüğü yerde olmak zorundasınız. Bir söz vardır, ‘Ateş düştüğü yeri yakar’ şimdi Türkiye’de Kürt sorununun çözülmemesinden kaynaklı olarak, devam eden silahlı çatışmaların yarattığı, hak ihlallerinin boyutları çok büyük. Bu konuda hükümet sık sık açıklama yapmaktadır. En son 2013 yılında mecliste oluşturulan barış ve çözüm komisyonunun raporuna baktığımızda aslında çok ciddi bir insan hakları ihlalleri ile karşı karşıya olduğumuz anlaşılacaktır.

        Şimdi isminde insan hakları bulunan bir derneğinde elbette ki başta yaşam hakkı olmak üzere işkence ve diğer hak kategorilerinde çalışma yapılması bir zorunluluktur. Çünkü eğer siz savunucuysanız, mağdurların yanında yer almak durumundasınız.

       Kürt Köylüsünün, emekçisinin yanında yer almak zorundasınız. Alevilerin eşit yurttaşlık hakkında yanlarında olmak durumundasınız. Ermenilerin Haklarını savunmak zorundasınız. Kadın haklarını savunmak zorundasınız.

İHDE BAĞIMSIZ BİR YAPIYA SAHİPTİR

        Sürekli İHD’yi yasa dışı örgütlerle bir göstermek istemişedir. Ama bugüne kadar İHD faaliyetini sürdürmüştür. Bakın OHAL ilan edildi ve Türkiye’de 1400 ‘den fazla dernek kapatıldı. Çok sayıda işlem yapıldı ve bunların hepsi hukuksuzdu. Fakat İHD bağımsız bir dernekti. Devlet ve istihbarat birimleri bunu çok iyi bilmektedir.

          Çünkü bizler temel prensiplerimizden asla taviz vermeyiz. Hak savucuğu kimliğimiz ön plana koyarız. Türkiye’de eğer Kürt Köyleri yakılıyorsa, eğer Kürt Köyleri boşaltılıyorsa. 2015-16’da görüldüğü gibi Kürt kentleri boşaltılıyor ve göç ettiriliyorsa, biz burada bulunan mağdur insanlarımızın yanında olmak zorundayız.

İHD SİYASET OKULUDUR

      İHD’ aynı zamanda bir siyaset okuludur. Birçok insan burada birçok şey öğrendi. Çünkü İnsan hakları alanın da mücadele ettiğiniz zaman aynı zamanda ülkenin her türlü siyasal sosyo ekonomik yapısını da öğreniyorsunuz ve b u sizin siyasi birikiminize katkı sağlıyor. Buradan yetişen birçok insan Kürt Siyasi hareketi içerisinde HDP’ de ve daha önceki partilerde görev aldı. Bu çok doğal bir şey.  

       Burada öğrendiklerini, insan hakları kimliği ile siyasette sürdürüyor.

 Bakın Şuanda Demirtaş, ben hala bir insan hakları savucusuyum diyor. Buradan öğrendiği hususu siyasete taşımıştır.”dedi“İHD’nin hiç bir unsurla bağlantısı olmaz”

 

 

İHD SİYASET OKULUDUR

 

İHD Genel başkanı Öztürk Türkdoğan Malatya İHD seçimine katılmak üzere gelmiş olduğu Malatya da basın mensupları ile yaptığı röportaj da İHD Derneği olarak hedeflerini ve Türkiye de ki siyasal sosyal gelişmelere değindi.

    İnsan Hakları Derneği (İHD) genel Başkanı Öztürk Türkdoğan, “ İHD’nin tamamen yasal çerçevede bir dernektir ve hiçbir terör unsuru ile bağlantısı bulunmamaktadır” dedi.

ATEŞİN DÜŞTÜĞÜ YERDE OLMA ZORUNDASINIZ

     Türkdoğan İHD Malatya Şubesinde yaptığı değerlendirmede şu açıklamalara yer verdi; “İHD’nin kuruluşuna baktığımız zaman Türkiye’nin önde gelen aydın ve yazarları ile yine cezaevinde çocukları bulunan annelerin kurdukları bir dernek. Tabi zaman içerisinde Türkiye’nin temel meseleleri ile görüş ayrılıkları İHD’de de kendisini göstermiştir.

        Eğer insan hakları savunucusu iseniz ateşin düştüğü yerde olmak zorundasınız. Bir söz vardır, ‘Ateş düştüğü yeri yakar’ şimdi Türkiye’de Kürt sorununun çözülmemesinden kaynaklı olarak, devam eden silahlı çatışmaların yarattığı, hak ihlallerinin boyutları çok büyük. Bu konuda hükümet sık sık açıklama yapmaktadır. En son 2013 yılında mecliste oluşturulan barış ve çözüm komisyonunun raporuna baktığımızda aslında çok ciddi bir insan hakları ihlalleri ile karşı karşıya olduğumuz anlaşılacaktır.

        Şimdi isminde insan hakları bulunan bir derneğinde elbette ki başta yaşam hakkı olmak üzere işkence ve diğer hak kategorilerinde çalışma yapılması bir zorunluluktur. Çünkü eğer siz savunucuysanız, mağdurların yanında yer almak durumundasınız.

       Kürt Köylüsünün, emekçisinin yanında yer almak zorundasınız. Alevilerin eşit yurttaşlık hakkında yanlarında olmak durumundasınız. Ermenilerin Haklarını savunmak zorundasınız. Kadın haklarını savunmak zorundasınız.

İHDE BAĞIMSIZ BİR YAPIYA SAHİPTİR

        Sürekli İHD’yi yasa dışı örgütlerle bir göstermek istemişedir. Ama bugüne kadar İHD faaliyetini sürdürmüştür. Bakın OHAL ilan edildi ve Türkiye’de 1400 ‘den fazla dernek kapatıldı. Çok sayıda işlem yapıldı ve bunların hepsi hukuksuzdu. Fakat İHD bağımsız bir dernekti. Devlet ve istihbarat birimleri bunu çok iyi bilmektedir.

          Çünkü bizler temel prensiplerimizden asla taviz vermeyiz. Hak savucuğu kimliğimiz ön plana koyarız. Türkiye’de eğer Kürt Köyleri yakılıyorsa, eğer Kürt Köyleri boşaltılıyorsa. 2015-16’da görüldüğü gibi Kürt kentleri boşaltılıyor ve göç ettiriliyorsa, biz burada bulunan mağdur insanlarımızın yanında olmak zorundayız.

İHD SİYASET OKULUDUR

      İHD’ aynı zamanda bir siyaset okuludur. Birçok insan burada birçok şey öğrendi. Çünkü İnsan hakları alanın da mücadele ettiğiniz zaman aynı zamanda ülkenin her türlü siyasal sosyo ekonomik yapısını da öğreniyorsunuz ve b u sizin siyasi birikiminize katkı sağlıyor. Buradan yetişen birçok insan Kürt Siyasi hareketi içerisinde HDP’ de ve daha önceki partilerde görev aldı. Bu çok doğal bir şey.  

       Burada öğrendiklerini, insan hakları kimliği ile siyasette sürdürüyor.

 Bakın Şuanda Demirtaş, ben hala bir insan hakları savucusuyum diyor. Buradan öğrendiği hususu siyasete taşımıştır.”dedi“İHD’nin hiç bir unsurla bağlantısı olmaz”

 

 

İHD SİYASET OKULUDUR

 

İHD Genel başkanı Öztürk Türkdoğan Malatya İHD seçimine katılmak üzere gelmiş olduğu Malatya da basın mensupları ile yaptığı röportaj da İHD Derneği olarak hedeflerini ve Türkiye de ki siyasal sosyal gelişmelere değindi.

    İnsan Hakları Derneği (İHD) genel Başkanı Öztürk Türkdoğan, “ İHD’nin tamamen yasal çerçevede bir dernektir ve hiçbir terör unsuru ile bağlantısı bulunmamaktadır” dedi.

ATEŞİN DÜŞTÜĞÜ YERDE OLMA ZORUNDASINIZ

     Türkdoğan İHD Malatya Şubesinde yaptığı değerlendirmede şu açıklamalara yer verdi; “İHD’nin kuruluşuna baktığımız zaman Türkiye’nin önde gelen aydın ve yazarları ile yine cezaevinde çocukları bulunan annelerin kurdukları bir dernek. Tabi zaman içerisinde Türkiye’nin temel meseleleri ile görüş ayrılıkları İHD’de de kendisini göstermiştir.

        Eğer insan hakları savunucusu iseniz ateşin düştüğü yerde olmak zorundasınız. Bir söz vardır, ‘Ateş düştüğü yeri yakar’ şimdi Türkiye’de Kürt sorununun çözülmemesinden kaynaklı olarak, devam eden silahlı çatışmaların yarattığı, hak ihlallerinin boyutları çok büyük. Bu konuda hükümet sık sık açıklama yapmaktadır. En son 2013 yılında mecliste oluşturulan barış ve çözüm komisyonunun raporuna baktığımızda aslında çok ciddi bir insan hakları ihlalleri ile karşı karşıya olduğumuz anlaşılacaktır.

        Şimdi isminde insan hakları bulunan bir derneğinde elbette ki başta yaşam hakkı olmak üzere işkence ve diğer hak kategorilerinde çalışma yapılması bir zorunluluktur. Çünkü eğer siz savunucuysanız, mağdurların yanında yer almak durumundasınız.

       Kürt Köylüsünün, emekçisinin yanında yer almak zorundasınız. Alevilerin eşit yurttaşlık hakkında yanlarında olmak durumundasınız. Ermenilerin Haklarını savunmak zorundasınız. Kadın haklarını savunmak zorundasınız.

İHDE BAĞIMSIZ BİR YAPIYA SAHİPTİR

        Sürekli İHD’yi yasa dışı örgütlerle bir göstermek istemişedir. Ama bugüne kadar İHD faaliyetini sürdürmüştür. Bakın OHAL ilan edildi ve Türkiye’de 1400 ‘den fazla dernek kapatıldı. Çok sayıda işlem yapıldı ve bunların hepsi hukuksuzdu. Fakat İHD bağımsız bir dernekti. Devlet ve istihbarat birimleri bunu çok iyi bilmektedir.

          Çünkü bizler temel prensiplerimizden asla taviz vermeyiz. Hak savucuğu kimliğimiz ön plana koyarız. Türkiye’de eğer Kürt Köyleri yakılıyorsa, eğer Kürt Köyleri boşaltılıyorsa. 2015-16’da görüldüğü gibi Kürt kentleri boşaltılıyor ve göç ettiriliyorsa, biz burada bulunan mağdur insanlarımızın yanında olmak zorundayız.

İHD SİYASET OKULUDUR

      İHD’ aynı zamanda bir siyaset okuludur. Birçok insan burada birçok şey öğrendi. Çünkü İnsan hakları alanın da mücadele ettiğiniz zaman aynı zamanda ülkenin her türlü siyasal sosyo ekonomik yapısını da öğreniyorsunuz ve b u sizin siyasi birikiminize katkı sağlıyor. Buradan yetişen birçok insan Kürt Siyasi hareketi içerisinde HDP’ de ve daha önceki partilerde görev aldı. Bu çok doğal bir şey.  

       Burada öğrendiklerini, insan hakları kimliği ile siyasette sürdürüyor.

 Bakın Şuanda Demirtaş, ben hala bir insan hakları savucusuyum diyor. Buradan öğrendiği hususu siyasete taşımıştır.”dedi“İHD’nin hiç bir unsurla bağlantısı olmaz”

 

İHD SİYASET OKULUDUR

 

İHD Genel başkanı Öztürk Türkdoğan Malatya İHD seçimine katılmak üzere gelmiş olduğu Malatya da basın mensupları ile yaptığı röportaj da İHD Derneği olarak hedeflerini ve Türkiye de ki siyasal sosyal gelişmelere değindi.

    İnsan Hakları Derneği (İHD) genel Başkanı Öztürk Türkdoğan, “ İHD’nin tamamen yasal çerçevede bir dernektir ve hiçbir terör unsuru ile bağlantısı bulunmamaktadır” dedi.

ATEŞİN DÜŞTÜĞÜ YERDE OLMA ZORUNDASINIZ

     Türkdoğan İHD Malatya Şubesinde yaptığı değerlendirmede şu açıklamalara yer verdi; “İHD’nin kuruluşuna baktığımız zaman Türkiye’nin önde gelen aydın ve yazarları ile yine cezaevinde çocukları bulunan annelerin kurdukları bir dernek. Tabi zaman içerisinde Türkiye’nin temel meseleleri ile görüş ayrılıkları İHD’de de kendisini göstermiştir.

        Eğer insan hakları savunucusu iseniz ateşin düştüğü yerde olmak zorundasınız. Bir söz vardır, ‘Ateş düştüğü yeri yakar’ şimdi Türkiye’de Kürt sorununun çözülmemesinden kaynaklı olarak, devam eden silahlı çatışmaların yarattığı, hak ihlallerinin boyutları çok büyük. Bu konuda hükümet sık sık açıklama yapmaktadır. En son 2013 yılında mecliste oluşturulan barış ve çözüm komisyonunun raporuna baktığımızda aslında çok ciddi bir insan hakları ihlalleri ile karşı karşıya olduğumuz anlaşılacaktır.

        Şimdi isminde insan hakları bulunan bir derneğinde elbette ki başta yaşam hakkı olmak üzere işkence ve diğer hak kategorilerinde çalışma yapılması bir zorunluluktur. Çünkü eğer siz savunucuysanız, mağdurların yanında yer almak durumundasınız.

       Kürt Köylüsünün, emekçisinin yanında yer almak zorundasınız. Alevilerin eşit yurttaşlık hakkında yanlarında olmak durumundasınız. Ermenilerin Haklarını savunmak zorundasınız. Kadın haklarını savunmak zorundasınız.

İHDE BAĞIMSIZ BİR YAPIYA SAHİPTİR

        Sürekli İHD’yi yasa dışı örgütlerle bir göstermek istemişedir. Ama bugüne kadar İHD faaliyetini sürdürmüştür. Bakın OHAL ilan edildi ve Türkiye’de 1400 ‘den fazla dernek kapatıldı. Çok sayıda işlem yapıldı ve bunların hepsi hukuksuzdu. Fakat İHD bağımsız bir dernekti. Devlet ve istihbarat birimleri bunu çok iyi bilmektedir.

          Çünkü bizler temel prensiplerimizden asla taviz vermeyiz. Hak savucuğu kimliğimiz ön plana koyarız. Türkiye’de eğer Kürt Köyleri yakılıyorsa, eğer Kürt Köyleri boşaltılıyorsa. 2015-16’da görüldüğü gibi Kürt kentleri boşaltılıyor ve göç ettiriliyorsa, biz burada bulunan mağdur insanlarımızın yanında olmak zorundayız.

İHD SİYASET OKULUDUR

      İHD’ aynı zamanda bir siyaset okuludur. Birçok insan burada birçok şey öğrendi. Çünkü İnsan hakları alanın da mücadele ettiğiniz zaman aynı zamanda ülkenin her türlü siyasal sosyo ekonomik yapısını da öğreniyorsunuz ve b u sizin siyasi birikiminize katkı sağlıyor. Buradan yetişen birçok insan Kürt Siyasi hareketi içerisinde HDP’ de ve daha önceki partilerde görev aldı. Bu çok doğal bir şey.  

       Burada öğrendiklerini, insan hakları kimliği ile siyasette sürdürüyor.

 Bakın Şuanda Demirtaş, ben hala bir insan hakları savucusuyum diyor. Buradan öğrendiği hususu siyasete taşımıştır.”dedi

“İHD’nin hiç bir unsurla bağlantısı olmaz”

 

İHD SİYASET OKULUDUR

 

İHD Genel başkanı Öztürk Türkdoğan Malatya İHD seçimine katılmak üzere gelmiş olduğu Malatya da basın mensupları ile yaptığı röportaj da İHD Derneği olarak hedeflerini ve Türkiye de ki siyasal sosyal gelişmelere değindi.

    İnsan Hakları Derneği (İHD) genel Başkanı Öztürk Türkdoğan, “ İHD’nin tamamen yasal çerçevede bir dernektir ve hiçbir terör unsuru ile bağlantısı bulunmamaktadır” dedi.

ATEŞİN DÜŞTÜĞÜ YERDE OLMA ZORUNDASINIZ

     Türkdoğan İHD Malatya Şubesinde yaptığı değerlendirmede şu açıklamalara yer verdi; “İHD’nin kuruluşuna baktığımız zaman Türkiye’nin önde gelen aydın ve yazarları ile yine cezaevinde çocukları bulunan annelerin kurdukları bir dernek. Tabi zaman içerisinde Türkiye’nin temel meseleleri ile görüş ayrılıkları İHD’de de kendisini göstermiştir.

        Eğer insan hakları savunucusu iseniz ateşin düştüğü yerde olmak zorundasınız. Bir söz vardır, ‘Ateş düştüğü yeri yakar’ şimdi Türkiye’de Kürt sorununun çözülmemesinden kaynaklı olarak, devam eden silahlı çatışmaların yarattığı, hak ihlallerinin boyutları çok büyük. Bu konuda hükümet sık sık açıklama yapmaktadır. En son 2013 yılında mecliste oluşturulan barış ve çözüm komisyonunun raporuna baktığımızda aslında çok ciddi bir insan hakları ihlalleri ile karşı karşıya olduğumuz anlaşılacaktır.

        Şimdi isminde insan hakları bulunan bir derneğinde elbette ki başta yaşam hakkı olmak üzere işkence ve diğer hak kategorilerinde çalışma yapılması bir zorunluluktur. Çünkü eğer siz savunucuysanız, mağdurların yanında yer almak durumundasınız.

       Kürt Köylüsünün, emekçisinin yanında yer almak zorundasınız. Alevilerin eşit yurttaşlık hakkında yanlarında olmak durumundasınız. Ermenilerin Haklarını savunmak zorundasınız. Kadın haklarını savunmak zorundasınız.

İHDE BAĞIMSIZ BİR YAPIYA SAHİPTİR

        Sürekli İHD’yi yasa dışı örgütlerle bir göstermek istemişedir. Ama bugüne kadar İHD faaliyetini sürdürmüştür. Bakın OHAL ilan edildi ve Türkiye’de 1400 ‘den fazla dernek kapatıldı. Çok sayıda işlem yapıldı ve bunların hepsi hukuksuzdu. Fakat İHD bağımsız bir dernekti. Devlet ve istihbarat birimleri bunu çok iyi bilmektedir.

          Çünkü bizler temel prensiplerimizden asla taviz vermeyiz. Hak savucuğu kimliğimiz ön plana koyarız. Türkiye’de eğer Kürt Köyleri yakılıyorsa, eğer Kürt Köyleri boşaltılıyorsa. 2015-16’da görüldüğü gibi Kürt kentleri boşaltılıyor ve göç ettiriliyorsa, biz burada bulunan mağdur insanlarımızın yanında olmak zorundayız.

İHD SİYASET OKULUDUR

      İHD’ aynı zamanda bir siyaset okuludur. Birçok insan burada birçok şey öğrendi. Çünkü İnsan hakları alanın da mücadele ettiğiniz zaman aynı zamanda ülkenin her türlü siyasal sosyo ekonomik yapısını da öğreniyorsunuz ve b u sizin siyasi birikiminize katkı sağlıyor. Buradan yetişen birçok insan Kürt Siyasi hareketi içerisinde HDP’ de ve daha önceki partilerde görev aldı. Bu çok doğal bir şey.  

       Burada öğrendiklerini, insan hakları kimliği ile siyasette sürdürüyor.

 Bakın Şuanda Demirtaş, ben hala bir insan hakları savucusuyum diyor. Buradan öğrendiği hususu siyasete taşımıştır.”dedi“İHD’nin hiç bir unsurla bağlantısı olmaz”

 

 

İHD SİYASET OKULUDUR

 

İHD Genel başkanı Öztürk Türkdoğan Malatya İHD seçimine katılmak üzere gelmiş olduğu Malatya da basın mensupları ile yaptığı röportaj da İHD Derneği olarak hedeflerini ve Türkiye de ki siyasal sosyal gelişmelere değindi.

    İnsan Hakları Derneği (İHD) genel Başkanı Öztürk Türkdoğan, “ İHD’nin tamamen yasal çerçevede bir dernektir ve hiçbir terör unsuru ile bağlantısı bulunmamaktadır” dedi.

ATEŞİN DÜŞTÜĞÜ YERDE OLMA ZORUNDASINIZ

     Türkdoğan İHD Malatya Şubesinde yaptığı değerlendirmede şu açıklamalara yer verdi; “İHD’nin kuruluşuna baktığımız zaman Türkiye’nin önde gelen aydın ve yazarları ile yine cezaevinde çocukları bulunan annelerin kurdukları bir dernek. Tabi zaman içerisinde Türkiye’nin temel meseleleri ile görüş ayrılıkları İHD’de de kendisini göstermiştir.

        Eğer insan hakları savunucusu iseniz ateşin düştüğü yerde olmak zorundasınız. Bir söz vardır, ‘Ateş düştüğü yeri yakar’ şimdi Türkiye’de Kürt sorununun çözülmemesinden kaynaklı olarak, devam eden silahlı çatışmaların yarattığı, hak ihlallerinin boyutları çok büyük. Bu konuda hükümet sık sık açıklama yapmaktadır. En son 2013 yılında mecliste oluşturulan barış ve çözüm komisyonunun raporuna baktığımızda aslında çok ciddi bir insan hakları ihlalleri ile karşı karşıya olduğumuz anlaşılacaktır.

        Şimdi isminde insan hakları bulunan bir derneğinde elbette ki başta yaşam hakkı olmak üzere işkence ve diğer hak kategorilerinde çalışma yapılması bir zorunluluktur. Çünkü eğer siz savunucuysanız, mağdurların yanında yer almak durumundasınız.

       Kürt Köylüsünün, emekçisinin yanında yer almak zorundasınız. Alevilerin eşit yurttaşlık hakkında yanlarında olmak durumundasınız. Ermenilerin Haklarını savunmak zorundasınız. Kadın haklarını savunmak zorundasınız.

İHDE BAĞIMSIZ BİR YAPIYA SAHİPTİR

        Sürekli İHD’yi yasa dışı örgütlerle bir göstermek istemişedir. Ama bugüne kadar İHD faaliyetini sürdürmüştür. Bakın OHAL ilan edildi ve Türkiye’de 1400 ‘den fazla dernek kapatıldı. Çok sayıda işlem yapıldı ve bunların hepsi hukuksuzdu. Fakat İHD bağımsız bir dernekti. Devlet ve istihbarat birimleri bunu çok iyi bilmektedir.

          Çünkü bizler temel prensiplerimizden asla taviz vermeyiz. Hak savucuğu kimliğimiz ön plana koyarız. Türkiye’de eğer Kürt Köyleri yakılıyorsa, eğer Kürt Köyleri boşaltılıyorsa. 2015-16’da görüldüğü gibi Kürt kentleri boşaltılıyor ve göç ettiriliyorsa, biz burada bulunan mağdur insanlarımızın yanında olmak zorundayız.

İHD SİYASET OKULUDUR

      İHD’ aynı zamanda bir siyaset okuludur. Birçok insan burada birçok şey öğrendi. Çünkü İnsan hakları alanın da mücadele ettiğiniz zaman aynı zamanda ülkenin her türlü siyasal sosyo ekonomik yapısını da öğreniyorsunuz ve b u sizin siyasi birikiminize katkı sağlıyor. Buradan yetişen birçok insan Kürt Siyasi hareketi içerisinde HDP’ de ve daha önceki partilerde görev aldı. Bu çok doğal bir şey.  

       Burada öğrendiklerini, insan hakları kimliği ile siyasette sürdürüyor.

 Bakın Şuanda Demirtaş, ben hala bir insan hakları savucusuyum diyor. Buradan öğrendiği hususu siyasete taşımıştır.”dedi“İHD’nin hiç bir unsurla bağlantısı olmaz”

 

İHD SİYASET OKULUDUR

 

İHD Genel başkanı Öztürk Türkdoğan Malatya İHD seçimine katılmak üzere gelmiş olduğu Malatya da basın mensupları ile yaptığı röportaj da İHD Derneği olarak hedeflerini ve Türkiye de ki siyasal sosyal gelişmelere değindi.

    İnsan Hakları Derneği (İHD) genel Başkanı Öztürk Türkdoğan, “ İHD’nin tamamen yasal çerçevede bir dernektir ve hiçbir terör unsuru ile bağlantısı bulunmamaktadır” dedi.

ATEŞİN DÜŞTÜĞÜ YERDE OLMA ZORUNDASINIZ

     Türkdoğan İHD Malatya Şubesinde yaptığı değerlendirmede şu açıklamalara yer verdi; “İHD’nin kuruluşuna baktığımız zaman Türkiye’nin önde gelen aydın ve yazarları ile yine cezaevinde çocukları bulunan annelerin kurdukları bir dernek. Tabi zaman içerisinde Türkiye’nin temel meseleleri ile görüş ayrılıkları İHD’de de kendisini göstermiştir.

        Eğer insan hakları savunucusu iseniz ateşin düştüğü yerde olmak zorundasınız. Bir söz vardır, ‘Ateş düştüğü yeri yakar’ şimdi Türkiye’de Kürt sorununun çözülmemesinden kaynaklı olarak, devam eden silahlı çatışmaların yarattığı, hak ihlallerinin boyutları çok büyük. Bu konuda hükümet sık sık açıklama yapmaktadır. En son 2013 yılında mecliste oluşturulan barış ve çözüm komisyonunun raporuna baktığımızda aslında çok ciddi bir insan hakları ihlalleri ile karşı karşıya olduğumuz anlaşılacaktır.

        Şimdi isminde insan hakları bulunan bir derneğinde elbette ki başta yaşam hakkı olmak üzere işkence ve diğer hak kategorilerinde çalışma yapılması bir zorunluluktur. Çünkü eğer siz savunucuysanız, mağdurların yanında yer almak durumundasınız.

       Kürt Köylüsünün, emekçisinin yanında yer almak zorundasınız. Alevilerin eşit yurttaşlık hakkında yanlarında olmak durumundasınız. Ermenilerin Haklarını savunmak zorundasınız. Kadın haklarını savunmak zorundasınız.

İHDE BAĞIMSIZ BİR YAPIYA SAHİPTİR

        Sürekli İHD’yi yasa dışı örgütlerle bir göstermek istemişedir. Ama bugüne kadar İHD faaliyetini sürdürmüştür. Bakın OHAL ilan edildi ve Türkiye’de 1400 ‘den fazla dernek kapatıldı. Çok sayıda işlem yapıldı ve bunların hepsi hukuksuzdu. Fakat İHD bağımsız bir dernekti. Devlet ve istihbarat birimleri bunu çok iyi bilmektedir.

          Çünkü bizler temel prensiplerimizden asla taviz vermeyiz. Hak savucuğu kimliğimiz ön plana koyarız. Türkiye’de eğer Kürt Köyleri yakılıyorsa, eğer Kürt Köyleri boşaltılıyorsa. 2015-16’da görüldüğü gibi Kürt kentleri boşaltılıyor ve göç ettiriliyorsa, biz burada bulunan mağdur insanlarımızın yanında olmak zorundayız.

İHD SİYASET OKULUDUR

      İHD’ aynı zamanda bir siyaset okuludur. Birçok insan burada birçok şey öğrendi. Çünkü İnsan hakları alanın da mücadele ettiğiniz zaman aynı zamanda ülkenin her türlü siyasal sosyo ekonomik yapısını da öğreniyorsunuz ve b u sizin siyasi birikiminize katkı sağlıyor. Buradan yetişen birçok insan Kürt Siyasi hareketi içerisinde HDP’ de ve daha önceki partilerde görev aldı. Bu çok doğal bir şey.  

       Burada öğrendiklerini, insan hakları kimliği ile siyasette sürdürüyor.

 Bakın Şuanda Demirtaş, ben hala bir insan hakları savucusuyum diyor. Buradan öğrendiği hususu siyasete taşımıştır.”dedi