Birlik ve beraberliğimizi pekiştiren, bu toprakların en tatlı ortak değeri Aşure Günü Malatya Pir Sultan Abdal Kültür Derneği (PSAKD) Melek oğlu Düğün Salonunda Muharrem Ayı aşure etkinliği yapıldı.

       Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Malatya Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Latife Ulutaş sahipliğinde gerçekleşen aşure gününe, ilimizde bulunan bazı parti, vakıf, dernek, sivil toplum örgütleri ve şube başkanları, yönetim kurulu üyelerinin yanı sıra davetliler ve vatandaşlar katıldı.

Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Malatya Şubesinin aşure etkinliğinin sunuculuğunu da yapan Dernek 2. Başkanı Hatice Zengin;

Alevi geleneğinde Muharrem ayı içerisinde 12 gün yasın, Muharrem orucu tutulduğu belirtilerek, şu ifadelere yer verdi: “ Yas-ı Kerbela orucu şekli, zahiri bir ibadet değil can ile Hakk arasında bir ibadettir. Aleviler Yas-ı Kerbela orucunda oruç açımını havanın kararması ile yaparlar. Derneklerimizde ve cem evlerimizde oruç açımı için Hakk lokması verilebilir. Oruç açımında yolumuzun erkanını dedelerimiz yürütür. Bunun dışında gösterişe kaçmak, tören yapmak alevi inancında yoktur. Bazen de Alevi canlar evlerinden lokmalarını getirerek birlikte oruçlarını açarlar. Maddi durumu yerinde olanlar oruç açımı için canlara toplu yemek verirler.” Dedi

Daha sonra konuşan Pir Sultan Derneği Başkanı Latife Ulutaş da konuşmasında:

“ Kerbela Katliamı insanlığa karşı işlenmiş bir suçtur. İmam Hüseyin ve 71 can, zalimin karşısında adaletin, doğruluğun, insanüstü iradenin ve direnişin sembolüdür.

       Muaviye ile Şah-ı Merdan Ali, Yezit ile İmam Hüseyin arasındaki mücadele bir “iktidar kavgası” değildir. Bu mücadele mazlum ile zalimin insanlık değerleri için yaptığı mücadeledir. Zalim ve katil olan Muaviye ile Yezit, mazlum ve adil olan Şah-ı Merdan Ali ve İmam Hüseyin’dir. Zalim ve mazlum arasındaki savaş insanlık tarihi boyunca süre geldi ve devam ediyor.

        Günümüzde inancımızı inkâr edenler, inancımıza hakaret edenler Muaviye zihniyetinin devamıdırlar.

       Eşitlik, özgürlük, adalet gibi temel insani talepleri ihlal eden ve tek kimlik yaratmaya çalışanlar karşısında yürüttüğümüz laik, demokratik Türkiye ve eşit yurttaşlık mücadelesi Şah-ı Merdan Ali’nin, Muaviye’ye, İmam Hüseyin’in, Yezit’e karşı verdiği mücadelenin aynısıdır.

      Bazı aşure dağıtımlarının şov amaçlı yapıldığını belirtti. Aşure siyasete malzeme edilmemeli.” Diyerek cem evleri, okullarda zorunlu din dersleri vs. hakkında görüşlerini belirtti.

Son olarak ta PSAKD genel Başkan Yardımcısı Mehmet Topal: Tarihde İnsanlık kadar eski olan aşure Sümerlerden günümüze kadar gelen bir kadim etkinliktir! Süreçlerde değişiklikler olmuştur...

Bizler sessiz sedasız orucumuzu tuttuk.

Aşureye katılan 12 tane çeşit bir araya gelerek nasıl bir tat oluşturuyorsa halkların da 12 çeşit gibi bir arada ahenkle yaşaması gerektiğini söyleyerek " Biz insanlar ırk, cins ayrımı gözetmeden barış içinde yaşarsak bu lokma taneleri gibi hep birlikte yaşayabiliriz. Alevilik eşittir insanlıktır. Biz barış ve kardeşlik istiyoruz. ” dedi

      Konuşmaların ardından Tunceli Baba Mansur Ocağından Hüseyin Kuğulu Dede aşure lokmasının önemine değinerek, Türkçe dua okudu. Ardından Elazığ Baskil Şeyh hasan köyü Şeyh Ahmet Ocağından 90 yaşındaki Ali Göktürk dede aşure duasını Türkçe yaptı.

Aşure lokması etkinliğinde deyişler eşliğinde Malatya Pir Sultan Derneği semah gösterisinin ardından aşure dağıtımı yapıldı.

Haber : Fikri Demirtaş.