Türkiye Mimar Mühendis Odaları Birliği (TMMOB) Malatya İnşaat Mühendisleri Odası Başkan Yardımcısı ve İnönü Üniversitesi Öğretim Görevlisi Vehbi Aluçlu, “40 kilometrelik Sivrice-Doğanyol fayı enerjisini boşalttı. 7 şiddetinde bekleniyordu fakat 6,8 olarak enerjisini boşalttı. Sincik, Gölbaşı, Türkoğlu arası 1513 yılından beri kırılmamış, enerjisini biriktiren bir fay.
Bu fayın kırılması durumu söz konusu.
Ne zaman kırılacağını tabi ki Allah biliyor. Şuan ki teknolojiyle bunu bilmemiz mümkün değil. Bu deprem olursa Malatya merkezde 7 büyüklüğünde hissedilecek” dedi.
Aluçlu, 24 Ocak’ta Elazığ’ın Sivrice İlçesi’nde meydana gelen 6,8 büyüklüğündeki depremin ardından Malatya İnşaat Mühendisleri Odası olarak depremin etkilediği bölgelere giderek, incelemelerde bulunduklarını belirtti.
Deprem bölgesinde binalarda yaptıkları incelemelerde özellikle betonarme binalarda çok büyük sorunlar olduğunu aktaran Aluçlu, “Zaten kerpiç yapıların ve ağılların yerle bir olduğunu hayvanların telef olduğunu gördük.
Bu deprem, 10 saniye daha sürseydi Malatya merkezde çok büyük yıkıntılar, hasar alan binalarımız olacaktı. Betonarme binalarımızın birçoğu 2000 yılından önce yapıldığı için bu binalar bu büyüklükteki depremde mutlaka yıkılacaktı. Yüzde 65 mertebede hasar alacaklardı diye düşünüyoruz. Allah’tan çok kısa sürdü. Süre olarak 22 saniyelik bir süre çok uzun bir süre olmadı” dedi.
Aluçlu, depremin merkezinin Malatya merkeze 80 kilometre mesafe olmasından kaynaklı Malatya'da 6 büyüklüğünde hissedildiğini ifade ederek, şunları söyledi: “6,8 ile 6 büyüklüğü arasında yaklaşık 23, 24 kat fark var. Malatya'ya etkisinin az olduğunu ifade etmek istiyorum. İnsanlar evlerine giremiyorlardı, betonarme binalarda büyük hasalar vardı.
Çünkü oradaki yapı stokumuz çok kötü. Oradaki binalarımız mühendislik hizmeti almadan yapılmış, tamamen usta kontrolünde donatıları içerisinde yok denilecek kadar az, beton kaliteleri ve işçilikler son derece kötü.
Bu depremde artık insanlar bu binalarda oturamayacaklar. O zaman ne yapmak gerekiyor, bu binaların dönüştürülmesi, insanlara yeni oturacakları binaların yapılması gerekiyor. Bu konuda devletimizin başlattığı bir çalışma var. Umuyorum çok gecikmeden insanları çadırdan kurtarırız diye düşünüyorum.”
Sincik, Gölbaşı, Türkoğlu arasındaki fayın daha tehlikeli olduğunu kaydeden Aluçlu, “Sincik, Gölbaşı, Türkoğlu arası 1513 yılından beri kırılmamış, enerjisini biriktiren bir fay. Bu fayın da tabi ki kırılması durumu söz konusu.
Ne zaman kırılacağını tabi ki Allah biliyor. Şuan ki teknolojiyle bunu bilmemiz mümkün değil. Bu deprem olursa Malatya merkezde 7 büyüklüğünde hissedilecek. İşte o zaman bizim Malatya merkezdeki stoklarımız, 2000 yılından önce yapılmış yapı stokumuz çok risk altında. Devletin başlatmış olduğu bir kentsel dönüşümün bir an önce Malatya'da ve çevre illerde hayata geçirilmesi gerektiğini düşünüyorum.
Gecikilmeden yıkılması gerekenlerin tespit edilip yıkılması, güçlendirilmesi gerekeceklerin de güçlendirilmesi için bir an önce başlaması gerekiyor. Malatya, Elazığ, Adıyaman bu 3 ilimiz Sincik, Gölbaşı, Türkoğlu arasındaki fayın kırılmasıyla binaların çok büyük hasar alacağını biliyoruz. 40 kilometrelik Sivrice-Doğanyol fayı enerjisini boşalttı.
7 şiddetinde bekleniyordu, 6,8 olarak enerjisini boşalttı. Tabii bu oradaki yapı stokunun kötü olmasından kaynaklı can ve mal kayıplarına, hayvanların telef olmasına sebebiyet verdi. Aslında bu büyüklükte bir deprem, normalde betonarme binalarımıza zarar vermemesi gerekiyordu. Eğer beton binalar standartlara uygun yapılmış olsaydı betonarme binalarda asla bu yıkımlar olmayacaktı” diye konuştu.
Aluçlu, Malatya’nın sürekli depremlerden etkileneceğini ifade ederek, “Malatya'nın batısında Sürgü'den başlayarak Doğanşehir, Yazıhan, Hekimhan'a kadar, oradan da Tunceli'nin Ovacık fayıyla birleşen bir fayımız var.
Bu fay, Malatya'nın bir üçgen içerisinde kaldığını gösteriyor. Kuzey Anadolu Fayı, Doğu Anadolu Fayı ve Malatya Fayının tam ortasında bulunan Malatya, sürekli bu depremden etkilenecek, bu depremler olacak. Bu depremler olmasa zaten dünya patlama noktasına gelecek. Yani Dünya patlar eğer bu enerjiler boşalmasa. Bizim yapmamız gereken tek şey; deprem bir deprem bilinçli insanlar yetiştirmek ve binalarımızı tasarlarken, depreme dayanıklı olmalarını sağlamak zorundayız” şeklinde konuştu.