25 Kasım’ın “Kadına Yönelik Şiddetin Ortadan Kaldırılması İçin Uluslararası Mücadele Günü” olarak benimsenmesinin temelinde trajik bir öykü yer alıyor.
25 Kasım 1960’ta Dominik Cumhuriyeti’nde diktatörlüğe karşı mücadele eden üç kız kardeş Patria, Minerva, Maria Mirabel’in cesetleri bir uçurumun dibinde bulundu. Mirabel kardeşlerin, tecavüz edilerek vahşice öldürüldüğü ortaya çıktı ve onlar diktatörlüğe karşı mücadelenin sembolü oldu.
Bütün dünyada yankı bulan bu gelişmeler karşısında Birleşmiş Milletler 17 Aralık 1999’da, 25 Kasım’ın “Kadına Yönelik Şiddetin Ortadan Kaldırılması İçin Uluslararası Mücadele Günü” olarak benimsenmesine karar verildi.
Avrupa Kadın Hakları Girişiminin, kadınların vazgeçilmez ve ertelenemez bu mücadele günü için yayımladığı bildiri şöyle:
“25 Kasım 1960’da 3 kız kardeş Patria, Minerva ve Maria Terasa Trujillo diktatörlüğü tarafından tecavüz edilerek katledildiler. Mirabel kardeşler eşleriyle birlikte Trujillo diktatörlüğüne karşı mücadele yürütüyorlardı.
Patria ,1960 Haziran ayında diktatörlük karşıtı en büyük hareket olan Clandestina’yı kurdu. İki kız kardeş de ona katıldı mücadelelerinden ötürü hareketin sembolü haline geldiler.
1960’ın Kasım ayı başında Trujillo diktatörlüğü Mirabel kardeşlerin kendileri için en büyük tehlikelerden biri olduğunu açıkladı. Ardından 25 Kasım’da, 3 kız kardeş tecavüz edilip katledildi. Diktatörlüğün açıklaması araba kazasında öldükleri şeklinde olmuştu.
Mirabel kardeşlerin bu katliamı ibreti alem tarzında tüm dünya kadınlarını, en çokta demokrasi ve devrim mücadelesine katılan kadınları korkutmak silikleştirmek ve baskı altında tutmak için yapılmıştır.
Sistemin sahipleri kadınların örgütlü gücünden korkuyor. Çünkü tarih defalarca gösterdi ki, dizginlerinden boşalan kadınların öfkesi onların saltanatları için büyük bir tehlike. Dünyanın neresinde olursa olsun kadınların özgürlük haykırışları her türlü baskıya rağmen hiç bir zaman susturulamadı ve susturulamayacak, çünkü kadını isyana teşvik eden tüm koşullar dün olduğu gibi bugün de mevcut. Baskının olduğu yerde isyan etmek meşrudur.
Kadına karşı uygulanan her türlü şiddeti insanlık suçu olarak kınıyoruz.