İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya yanıt veren İHD Eş Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan, “Yapılması gereken ciddi bir özeleştiriydi. Onu yapmak yerine bizim gibi kurumları yıpratmak hiçbir işe yaramaz” dedi.
Garê’ye yapılan operasyona ilişkin Meclis Genel Kurulu’nda açıklama yapan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, İnsan Hakları Derneği’ni (İHD) hedef aldı.
Soylu, “Biz terör örgütüyle terazinin aynı kefesiyiz öyle mi? Tam 5 kere benim bakan yardımcım bir yılda görüştü. Biz devletiz. Aileleri alıp Irak'a götürdüler, elleri boş döndü. HDP MYK’nin, İHD’nin, PKK’nın yayınladığı bildiriler birbirleriyle örtüşüyor.
Üçü de şunu diyor: Devlet de PKK da sorumludur. Bizi dünyaya karşı aileleri istismar ederek ailelere karşı sorumlu ilan ediyorsunuz” sözlerini sarf etti. Soylu, İHD için “Canı çıkasıca dernek” ifadesinde bulundu.
Konuya ilişkin Mezopotamya Ajansı’na (MA) konuşan İHD Eş Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan, “Bütün açıklamalarımda ‘bizim çalışmalarımızı devlet kolaylaştırdı’ diyorum, anlaşılan bakan açıklamalarımı dinlememiş.
Son açıklamamızda da var. Fakat örgüt hükümetten ve devletten dolaylı bir muhataplık ilişkisi istediği için bu insanları bize vermedi. Biz o nedenle örgütü sert eleştiriyoruz. Sanki biz alabiliyormuşuz da gidip almamışız demek korkunç bir haksızlık. Böyle bir şeyi bir bakan nasıl söyleyebilir. Bu doğru değil. Gerçekten büyük haksızlık yapıyor” dedi.
Hükümet yetkililerine bu konuda birçok kez bilgi verdiklerini söyleyen Türkdoğan, “Evet, siz bize kolaylaştıracağınızı söylediniz. Ama ‘vermiyorlar, ısrar etmeye devam edeceğiz’ dedim. Dolayısıyla bu bilinmeyen bir şey değil. Bizim bakımımızdan her şey çok şeffaf. Neden dolaylı olarak örgütle muhataplık ilişkisi kurmadınız ve sağ salim alamadınız onun cevabını vermedi” ifadelerinde bulundu.
‘TÜRKİYE’NİN BUNLARI AŞMASI GEREKİYOR’
İHD’nin hedef alınmasının uzun yıllardır devam ettiğini belirten Türkdoğan, “Türkiye’nin bunları artık aşması gerekiyor. İHD her zaman sivil katliamları kınamıştır. Daha geçen yıl Şırnak’ta iki sivilin öldürülmesi ile ilgili açıklama internet sayfamızda var.
Bunlara ilişkin cevap vermeye gerek duymuyoruz. Sivil ölümlere karşıyız. Son olayda da en objektif tutumu alan ve açıklamayı yapan yine bizim derneğimiz oldu. Biz hiçbir önyargı ile yaklaşmadık. Meclis kürsüsünde bizim orada söz hakkımız olmadığını bile bile bize yönelik bu haksız açıklamaları doğru bulmuyorum. Keşke bütün televizyonlar gelse de bizi dinlese, bizimde söyleyeceklerimiz var” diye konuştu.
‘YAPILMASI GEREKEN ÖZELEŞTİRİYDİ’
“Yapılması gereken ciddi bir özeleştiriydi” diyen Türkdoğan, ekledi: “Onu yapmak yerine bizim gibi kurumları yıpratmak hiçbir işe yaramaz. Örgütü ikna edemedik, bunu ailelere de defalarca anlattık. Aileler de bunu biliyor.
Gürsel (Özbey) beyi Erbil’e bu nedenle gönderdim. Aileleri söylenen bu kanının doğru olup, olmadığını yerinde görsün diye oraya kadar gönderdim. 2015’te 20 gümrük memurunu kim sağ salim alıp, getirdi. O dönemin Başbakanı Ahmet Davutoğlu, dönemin Kamu Müsteşarı konuşsun. Ondan sonra bakan söylediklerini bir daha düşünsün. Bizim alabilme imkânımızın olduğu yerlerde biz her zaman almışızdır ama son olayı çözemememin üzüntüsü içerisindeyiz.”Kaynak: MA
**************
İHD’ den Soyluya Gara yanıtı: İsteseler muhatap olur ve alıkonulanları alırlardı
İnsan Hakları Derneği Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan, derneklerini hedef alan Süleyman Soylu'ya yanıt verdi: Musul’da ve denizcilerde nasıl yaptılarsa, burada da aynısını yapmaları gerekirdi.
İnsan Hakları Derneği Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan, defalarca girişimde bulunduklarını ama PKK’nin alıkoyduğu asker ve polisleri vermediğini, muhataplık kurmak istediğini söyledi.
Devletin ise “terörle muhatap olmayız" dediğini aktaran Türkdoğan, Bakan Soylu’ya “Kendisi istese diyalog kurardı, alırdı. Musul’da nasıl yaptılarsa, denizcilerde ne yaptılarsa, burada da aynısını yapmaları gerekirdi.
'Terörle muhatap olmayız' diyenler neden başka teröristle muhatap oluyor? Başkalarını suçlayarak sorumluluğundan kurtulmaya çalışıyor” dedi.
Garê’de düzenlenen operasyonda PKK’nin alıkoyduğu 13 kişinin öldürülmesine ilişkin Mecliste açıklama yapan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, İnsan Hakları Derneği’ni suçladı. Soylu derneği hedef göstererek “1984'ten bu yana terör örgütü, 6 bin 21 sivil katliam gerçekleştirdi. O İHD denilen canı çıkasıcası dernek, bir tanesi için bir laf söyledi mi, onun peşine takılıyorsunuz? Devlet burada üzerine düşen her şeyi yapmıştır” dedi.
Soylu’ nun suçlamalarına yanıt veren İHD Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan, “Öncelikle biz kim yaparsa yapsın, sivillere yönelik saldırıları her zaman kınadık. Anlaşılan bakan bizim açıklamalarımızı okumuyor.
Bu doğru bir şey değil” dedi. 13 kişinin neden kurtarılamadığının konuşulacağı yerde, suçlamaların yapıldığına dikkat çeken Türkdoğan, “Biz defalarca girişim başlattık, örgüt vermedi ve muhataplık kurmak istedi.
Devlet ise 'terörle muhatap olmayız' dedi. Biz de alamadık. Bir bakanın bu konuda bizim işimizi kolaylaştırması gerekir. Örgüt vermeyecekse biz nasıl alacağız?” dedi.
DEVLET DAHA ÖNCE ÜZERİNE DÜŞENİ YAPMIŞTI
Daha önce PKK’ nin elindeki esirlerin alınmasında hangi yolun izlendiğini sorduğumuzda Türkdoğan şöyle yanıt verdi: “2015’te gümrük memurlarını zorlayarak aldık, devlet de üzerine düşeni yaptı.
Ancak bu sefer örgüt bunu yapmadı. Daha önce bizim üzerimizden dolaylı bir şey olmuştu. Örgüt vermeye ikna oldu ama güvenlikle ilgili bazı talepleri olmuştu. Devlet de bunu kısmen yerine getirdi.”
"BAŞKALARINI SUÇLAYARAK SORUMLULUKTAN KAÇIYOR"
Bakanın kendileriyle görüşme konusundaki söylediklerine de yanıt veren Türkdoğan, ailelerle görüştüklerini ama ailelerin dernekle birlikte görüşmesine yanıt vermediğini söyledi. Nitekim bakan yardımcısı ve Adalet Bakanı ile görüştüklerini anlatan Türkdoğan, “Bakan açıklamamızı okumamış. Özel kalemine bu açıklamayı gönderip okumasını isteyeceğim” dedi.
PKK' nin alıkoyduğu asker ve polislerden defalarca mektup ve görüntülü mesajlar geldiğini, bunları ailelerle birlikte kamuoyuyla paylaştıklarını belirten Türkdoğan, “Kendisi istese diyalog kurardı, alırdı.
Musul’da nasıl yaptılarsa, denizcilerde ne yaptılarsa, aynısını yapması gerekirdi. Terörle muhatap olmayız diyenler neden başka teröristle muhatap oluyor? Başkalarını suçlayarak sorumluluğundan kurtulmaya çalışıyor” dedi.