Ülkenin ve emekçilerin başına çöreklenen örgütlü kötülük, görülmemiş ve zıvanadan çıkmış bir şekilde her gün yeni bir saldırı dalgası başlatıyor.
Geçen hafta içerisinde ilkin etkileri altındaki yargı eliyle Sayın Gergerlioğlu’nun dokunulmazlığı kaldırıldı. Askeri darbe planlarında görmeye alıştığımız bir zamanlama ile aynı saatlere denk getirilerek HDP’ye yönelik kapatma davası açıldı. Üzerinden 24 saat geçmeden aralarında İHD Eş Genel Başkanı’nın da olduğu onlarca siyasetçi, emek ve demokrasi güçlerinin temsilcileri gözaltına alındı.
Daha ne oluyor demeye kalmadan bu kez İBB mülkiyetindeki Gezi Parkı, düşman bir gücün elinden kurtarılıyorcasına Vakıflara devredildi. Daha dört ay önce büyük bir gürültü ile Merkez Bankası başkanlığına getirdikleri kişiyi yandaş medya üzerinden hain ilan ettikten 24 saat sonra değiştirdiler. Keyfiliklerinin faturasını fırlayan döviz kurundan dolayı emekçiler öderken aynı sırada birilerinin cebi doldu ya da dolduruldu.
Anayasa ve Meclis hiçe sayılarak, yetki gaspı yapılarak AKP Genel Başkanının imzası ile İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararnamesi ile bir sonraki güne uyandık. Sözleşmeden çekilme kadınlara yönelik cinayetlerin ve şiddetin politik olduğunu kanıtlamış, bu yöndeki tartışmalara son noktayı koymuştur.
Uluslararası sözleşmelerden çekilmenin usul ve yolu anayasada açıkça tarif edilmesine rağmen bir kararname ile Meclisin iradesi yerle bir edilmiş, adeta adı konmamış bir saltanat dönemi başlatılmıştır.
Yaşanan gelişmeler erken ya da baskın bir seçim ortamı oluşturmayı fersah fersah aşarak Cumhuriyet tarihinde görülmemiş bir faşist sürece evrildiğimizi göstermektedir. Tüm toplumsal fay hatlarıyla oynanarak kafalarının ardındaki her ne ise onu hayata geçirip geçiremeyeceklerinin provalarını yapıyorlar.
Korku iklimi yaratarak sadece bedenleri değil zihinlerimizi, ruhumuzu teslim almak, kuşatmak, hareket edemez hale getirmek istiyorlar.
Hakları için itiraz eden, sesini yükselten, mücadele eden tek bir birey bile görmek istemiyorlar. Kendileri dışındaki tüm kesimleri iktidarlarının bekası için tehdit görüyorlar. Bu yüzden her tür yol ve yöntemle ortadan kaldırmak, etkisizleştirmek istiyorlar.
Ülkenin yarısından fazlasını özde değil sözde vatandaş görüyorlar. Ülkenin yarısından fazlasını Hitler Almanya’sında olduğu gibi fişlediler, “sakıncalılar” listesi oluşturdular. Bu listeleri esas alarak işe alıyorlar ya da işten çıkarıyorlar, atama yapıyorlar yada yapmıyorlar, ihaleler veriyorlar ya da vermiyorlar. Hukuk devleti değil polis devleti uygulamalarıyla ülkeyi yönetiyor, kararlar veriyorlar.
AKP, iktidarını devam ettirmek için sürekli düşman, hain, “terörist” imal ediyor, halklarımızı, emekçileri kutuplaştırıyor. Asıl gündemleri konuşamaz, tartışamaz hale getirmek istiyor.
Çünkü biliyorlar ki, işsizliğin, yoksulluğun, hukuksuz ihraçların, haksızlığın, hukuksuzluğun, yolsuzluğun ve talanın konuşulduğu, tartışıldığı bir yerde iktidarda kalamayacaklar!
İktidarın ekonomik ve siyasi krizi, ülkeyi yönetememe halini perdelemeye yönelik baskılarına, sermaye yanlısı politikalarına karşı kamu emekçilerinin gerçek sorunlarına ve taleplerine dikkat çekmek için KESK ve bağlı sendikalarının merkez yöneticileri iki gündür karda, kışta İstanbul’dan Ankara’ya bir yürüyüş eylemi gerçekleştirdi. Yürüyüşümüz bugün Çalışma Bakanlığı önünde bu saat itibariyle sonlanıyor.
Yürüyüşümüz ARTIK YETERhaykırışıdır.
Yürüyüşümüz DEMOKRASİ ve ADALETiçindir.
Barışa dair umudu gerçeğe dönüştürmek, EŞİTLİK VE ÖZGÜRLÜĞÜ SAĞLAMAKiçindir.
Gerici kuşatmaya karşı LAİKLİK VE AYDINLIK BİR GELECEKiçindir.
Yürüyüşümüz ÇALIŞMA HAKKIMIZiçindir.
İstanbul Sözleşmesi tek adamın kararıyla feshedilemez, hala yürürlüktedir!İSTANBUL SÖZLEŞMESİNDEN VAZGEÇMİYORUZ demek içindir.
Satış sözleşmelerine karşı GERÇEK TOPLU SÖZLEŞME VE GREV HAKKIMIZiçindir.
Yürüyüşümüz HUKUKSUZCA İHRAÇ EDİLEN KESK’lilerin, KAMU EMEKÇİLERİNİN İŞE İADE EDİLMESİ, OHAL KOMİSYONUNUN LAĞVEDİLMESİ içindir.
Emeklilerimizin insanca yaşayabileceği EKONOMİK, SOSYAL VE ADİL BİR ORTAMiçindir.
Sermayenin pandemi koşullarında Kod 29 adı altında binlerce işçiyi işten atma ahlaksızlığına karşı KAMU EMEKÇİLERİNİN VE İŞÇİLERİN BİRLİKTE MÜCADELE VE DAYANIŞMASI içindir.
Malatya KESK Şubeler Platformu