Malatya Emek ve demokrasi platformu temsilcileri ile birlikte üyeleri Filistin de Filistin halkına karşı yaşanan katliamlara baskıya ve zulme kayıtsız kalmayarak yaptıkları basın açıklamasında katil İsraili şiddetle kınadılar
Konu ile ilgili açıklama yapan Malatya emek ve demokrasi platformu temsilcileri yaptıkları açıklama da “ Siyonistler Doğu Kudüs’te Filistinlilerin mülklerini gasp etmeye, Filistin topraklarına yerleşmeye devam ediyor.
İşgal altındaki Doğu Kudüs, Şeyh Cerrah Mahallesi’nde yaşayan Filistinlilere zorunlu göç tehdidi nedeniyle gergin günlere sahne oluyor. Doğu Kudüs’ ün Yahudileşmesi devam ederken, Siyonistlerin Doğu Kudüs’ün işgal yıldönümü olan 9-10 Mayıs provokatif “Kudüs Birliği Günü” bahanesiyle Doğu Kudüs sokaklarında gösteriler yapması, Mescid-i Aksa’ya toplu baskın çağrıları yapması ve Filistin halkını tehdit etmesi siyasi ortamı yeniden gerdi.
İsrail'in siyonist, işgalci, yayılmacı ve zalim yöneticileri, Filistin’de bayram arifesinde, genç, yaşlı, kadın, çocuk demeden, mazlum Filistin halkına yönelik başlattığı saldırılarını sürdürüyor. İsrail güçlerinin, Mescid-i Aksa'da nöbet tutan Filistinlilere göz yaşartıcı bomba, plastik mermi ve ses bombaları atması ile başlayan, Gazze'ye yönelik füze saldırısı ile devam eden yeni saldırısına karşı Filistinlilerin direnişi de sürüyor.
İsrail'in Kudüs'ü başkent ilan etmesi ne kadar zorbaca olduysa bu saldırısı da o kadar zalimce oldu. Uygar dünya Filistin toprağı olan Kudüs’ün başkent ilan edilmesinde ne kadar ikiyüzlüce sessiz bir destek sunduysa bayram günü gerçekleştirilen saldırı ve katliamlara da o kadar yüzsüzce ve görmezden gelerek bir destek daha sunuyor.
Yüzlerce Filistinlinin hayatını kaybettiği yine yüzlercesinin yaralandığı saldırılar devam ederken ikiyüzlü devletler ne mi yaptı? İsrail’i ilk tanıyan Arap ülkesi Mısır “İsrail’in Mescid-i Aksa’ya yönelik baskılarını kınadıklarını” iletti. S. Arabistan Dışişleri Bakanlığı da yaptığı açıklama ile “İsrail’in, işgal altındaki Doğu Kudüs’te Filistinli ailelerin evlerinden çıkarılması planı ve uygulamalarından endişe duyulduğu”nu söyledi.
Birleşik Arap Emirlikleri de “işgal altındaki Doğu Kudüs’teki şiddet olaylarından derin kaygı duyulduğunu” bildirdi. Ürdün Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü “saldırıyı, açık bir ihlal ve barbarca bir davranış” olarak niteleyen bir açıklama yaptı Ancak kimse bu açıklamaların ötesine gitmedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Müslümanların kutsallarına saldıran İsrail terör devletini” kınayan açıklama yaptı. Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, “Ümmet adım atmamızı bekliyor” diyor ya, bakalım atılan adımlara.
Türkiye’de AKP-Erdoğan iktidarının İsrail ile siyasi ilişkilerinin en gergin olduğu dönemde bile ekonomik ilişkiler büyümeye devam etti. Türkiye, bu dönem boyunca İsrail’in en fazla ticaret yaptığı ilk 20 ülke arasında olmaya devam etti-ki, TÜİK’in verilerine göre Türkiye 2018’de İsrail’in en fazla ihracat yaptığı 8. ve en fazla ithalat yaptığı 3. ülke olmuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan İsrail’e “terör devleti” deyip Netanyahu’yu ‘Hitler’e benzetirken İsrail’le ticari ilişkiler her geçen gün arttı.
İsrail, Türkiye’ye kimyasal ürünler, plastik ve yakıt satarken, Türkiye ise… İsrail’e demir, çelik, çimento ve gıda satıyor. Kimse de İsrail denilen bu işgal devleti işgal ettiği yerlerde ki “inşaatları Türkiye’den aldığı demir, çelik ve çimentoyla ile karıyor” demedi.
Şunu unutmamak gerekir ki, İsrail’in döktüğü her bir Filistinlinin kanı İsrail’i sözde kınayan ama ticari, askeri anlaşmaları askıya almayan herkesin elindedir. Artık Filistin halkının mağduriyeti siyasi malzeme yapılmamalıdır.
Filistinliler İsrail siyonizmi ve ihvancı örgütlerin arasında sıkışıp kalmış bir halktır. Biz emek ve demokrasi güçleri olarak sivil insanların ölümüne ve savaşlara karşıyız.
Türkiye biran önce; İsrail’le olan Ticari, askeri her türlü anlaşmayı iptal etmelidir.
İsrail’i korumak üzere Kürecikte bulunan radar üssü derhal kapatılmalıdır.
Türkiye’de faaliyet yürüten 1000’e yakın İsrail şirketinin ticari faaliyetleri sona erdirilmelidir.
İşgalci ve saldırgan İsrail Devletini destekleyerek cesaretlendiren başta ABD olmak üzere emperyalist devletler desteklerini durdurmalıdır.
İşgalci İsrail Devleti saldırılarına derhal son vermeli, işgal ettiği Doğu Kudüs’ten ve diğer bölgelerden çekilmelidir.
İşgal edilmiş topraklarını savunan Filistin halkının yanındayız.
İŞGALE SON FİLİSTİN HALKINA ÖZGÜRLÜK.
Malatya Emek ve Demokrasi Platformu