Aslen Malatya- Akçadağlı olan Halkların Demokratik Partisi (HDP) Adana Milletvekili Kemal Peköz, kayısının don ve fırtınadan zarar görmesi nedeniyle Malatya’nın Afet Bölgesi kapsamına alınması için TBMM Başkanlığına yasa teklifi sundu. Peköz, ayrıca konuyla ilgili olarak Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli’nin yanıtlaması istemiyle bir de soru önergesi verdi.
PEKÖZ’ÜN KANUN TEKLİFİ..
Milletvekili Peköz’ün, TBMM Başkanlığına sunduğu kanun teklifi ve gerekçeleri şöyle:
“Dünyadaki 17 milyon kayısı ağacından yaklaşık 8 milyonunun yetiştiği ve dünya kuru kayısı ihracatının yüzde 85’inin karşılandığı Malatya’da 2 gün devam eden fırtına ve hava sıcaklığının düşmesi, çiftçilere zor anlar yaşatmıştır.
Mart ayı sonlarında ve 8-9 Mayıs tarihlerinde yaşanan don ve rüzgâr olaylarından dolayı il genelinde tarım üreticilerinin tek geçim kaynağı olan kayısı üretimi ciddi zarara uğramıştır. Mart ayında sıfırın altında 6-7 derecelerin yaşandığı günlerde kayısıları çiçek açmış olan bölgelerde ciddi ürün kayıpları yaşanmıştı. 8-9 Mayıs tarihlerinde yaşanan hava muhalefeti sonucu ise, zaman zaman saatte 90 kilometreyi bulan rüzgârın etkisiyle, özellikle kuzey batı ilçeleri: Hekimhan, Darende, Kuluncak ve Akçadağ’ın yüksek kesimlerinde ciddi don etkisiyle kayısı rekoltesi neredeyse sıfıra düşmüştür. Yakın geçmişte ilde üreticiler pancar, tütün başta olmak üzere hububat ve yem bitkilerinin tamamını üretiyorlarken şu an tek geçim kaynakları kayısıdır.
Tüm bu yaşananlara ek olarak kayısının dalında ürün olmasa bile, masrafları devam etmektedir. Ağaçların ilaçlaması yapılmalı, gübresi verilmeli ve bahçe bakımı yapılmalıdır. Yani çiftçinin üretebilmesi için desteğe ihtiyacı vardır. Dünyadaki 17 milyon kayısı ağacından yaklaşık 8 milyonunun yetiştiği ve dünya kuru kayısı ihracatının yüzde 85’inin karşılandığı Malatya’da 2 gün devam eden fırtına ve hava sıcaklığının düşmesi, çiftçilere zor anlar yaşmaktadır.
Hem üreticilerin hem de kayısı sektöründe çalışanların mağduriyetlerinin giderilmesi amacıyla kanun teklifimiz ile Malatya ili ve çevresi afet bölgesi ilan edilmektedir.
MADDE GEREKÇESİ
MADDE 1 – Gerçekleşen olumsuz hava şartlarından dolayı Malatya ile çevrelerinde oluşan zararların tazmini ve olası olumsuzluklara hazırlık yapılması amaçlanmaktadır.
MADDE 2 – Yürürlük maddesidir.
MADDE 3 – Yürütme maddesidir.
15.5.1959 TARİHLİ VE 7269 SAYILI UMUMİ HAYATA MÜESSİR AFETLER DOLAYISIYLA ALINACAK TEDBİRLERLE YAPILACAK YARDIMLARA DAİR KANUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TEKLİFİ
MADDE 1 – 15.5.1959 tarihli ve 7269 sayılı Umumi Hayata Müessir Afetler Dolayısıyla Alınacak Tedbirlerle Yapılacak Yardımlara Dair Kanuna aşağıdaki geçici madde eklenmiştir.
“GEÇİCİ MADDE 27 –Malatya ili ve çevresi Mart ayında ve 8-9 Mayıs 2021 tarihlerinde yaşanan eksi 6-7 derece sıcaklıklar ve kuvvetli fırtınanın ortaya çıkardığı olumsuzluklardan ötürü afet bölgesi ilan edilmiştir.
Bu afet bölgesi ilan edilen yerlerde çiftçilerin ve kayısı sektöründe çalışanların alacakları yardımlarda bu kanun hükümleri uygulanır.”
MADDE 2 – Bu kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer.
MADDE 3 – Bu kanun hükümleri Cumhurbaşkanlığı tarafından yürütülür.”
BAKANA SORULAR..
Milletvekili Kemal Peköz, bakan Pakdemirli tarafından yazılı olarak yanıtlanması istemiyle TBMM Başkanlığına da şu soru önergesini verdi:
“Malatya’da Mart ayı sonlarında ve 8-9 Mayıs tarihlerinde yaşanan don ve rüzgâr olaylarından dolayı Kayısıda yaşanan ürün kayıpları ile ilgili Tüm Üretici Köylüler Sendikası (TÜM KÖY-SEN) Malatya şubesi yazılı bir açıklama yapmıştır.
Söz konusu açıklama şöyledir:
“İlimiz genelinde tarım üreticilerinin tek geçim kaynağı durumunda olan kayısı yaşanan doğa olayları nedeniyle birçok bölgede ciddi zarara uğradı. Daha önce sıfırın altında 6-7 derecelerin yaşandığı günlerde çiçekleri açmış olan bölgelerde ciddi ürün kayıpları yaşanmıştı.
Şimdi ise zaman zaman saatte 90 kilometreyi bulan rüzgârın etkisiyle özellikle kuzey batı ilçelerimiz Hekimhan, Darende, Kuluncak ve Akçadağ’ın yüksek kesimlerinde ciddi don etkisiyle köylünün deyimiyle “yemeye dahi” kayısı kalmamıştır.
Yakın geçmişte ilimizde üreticiler yalnız kayısıya bağımlı değillerdi. Pancar, tütün başta olmak üzere hububat ve yem bitkilerinin tamamını üretiyorlardı. Ülkemizde ulusal bir tarım politikasının olmamasından dolayı zamanla kayısı dışındaki birçok ürünün üretiminin yasaklanması, geri kalan ürünlerinin de gerek girdilerdeki fahiş artışlar gerekse pazarlamada hükümetlerin tarımsal ithalat uygulamalarına karşı direnememesi karşılığında üretemez duruma gelmiş ve yalnızca kayısıya bağımlı hale gelmişlerdir.”
Bu bağlamda;
1) Malatya’da hava şartları nedeniyle zarar gören kayısı alanlarının tespiti ile ilgili bir çalışma yapılmış mıdır?
2) Kayısı üreticinin mağduriyetini ortadan kaldırmak üzere Bakanlığınızca bir çalışma yapılacak mıdır?
3) Üreticilerin ürün kaybından dolayı yaşadığı zararı karşılamayı planlıyor musunuz?
4) Üreticinin kooperatiflere olan borçlarını yapılandırmak için bir çalışma yapacak mısınız?
5) Ürün kaybı yaşanan bölgeleri afet kapsamına almayı planlıyor musunuz?
6) Zor şartlarda üretmeye çalışan çiftçinin yüksek girdi maliyetleri yükünü hafifletmek üzere çalışmalarınız var mıdır?
7) Komisyoncuların, zincir marketlerin ürünleri üreticiden çok düşük fiyata alarak tüketiciye kat be kat fiyatla satması nedeniyle yaşanan çifte mağduriyet konusunda önlemleriniz var mıdır? Varsa nelerdir?
8) Üretimin devamı nasıl sağlanacaktır? Bunun için Bakanlığınızın çalışmaları olacak mıdır?”