PSAKD Genel merkezi 12 Mart katliamlarının yıl dönümleri nedeniyle yazılı bir açıklama yaparak o faşist saldırıları katliamları kınarken bu katliamlarda şehit olan demokrasi şehitlerini de saygıyla andılar.
Yapılan açıklamada “ Devletin ve dünyanın gözleri önünde İstanbul Gazi Mahallesi ve Ümraniye'de, bundan tam 27 yıl önce, Aleviler katledildi.
12 Mart 1995’te kontrgerilla çetelerinin saldırması sonucu Dede Halil Kaya öldürüldü. 5’i ağır olmak üzere 25 kişi yaralandı.
Gazi halkı bu kontrgerilla saldırısının üzerine mahalle karakoluna doğru yürüyüşe geçti.Halkın yürüyüşe geçmesiyle birlikte polis hedef alarak halkın üzerine ateş açtı. Bu saldırıda bir yurttaş daha devlet kurşunuyla hayatını kaybetti.
Ertesi gün saldırıları protesto etmek ve Gazi halkına destek olmak için, çoğunluğu Alevi binlerce yurttaş İstanbul’un her yerinden Gazi Mahallesi’ne geldi.
Burada emniyet güçleri canice halka saldırdı ve 15 yurttaşımızı katletti. İstanbul’un ve Türkiye’nin birçok yerinde başta Alevi halkımız olmak üzere, yüz binlerce yurttaş, yaşanan bu katliamı protesto etmek için sokağa çıktı. Dönemin emniyet teşkilatı adeta halka karşı silahlı cephe açmıştı.
15 Mart’ta Ümraniye 1 Mayıs Mahallesi’nde polisin halkımıza ateş açması sonucu 5 yurttaşımız daha katledildi. Bu şekilde 12-15 Mart tarihleri arasında devam eden saldırılarda onlarca canımız katledildi, yüzlercesi de yaralandı.
12-15 Mart 1995 tarihlerinde bütün dünyanın gözü önünde Gazi ve Ümraniye’de Alevilere karşı kontrgerilla çetelerinin ve devlet güçlerinin işbirliğiyle bir katliam gerçekleştirildi.
Biz Aleviler olarak kontrgerilla çetelerinin ve devlet güçlerinin işbirliğine dayalı bu katliam pratiğini daha önce Dersim’ de, Maraş’ta, Çorum’da, Ortaca ve Sivas’ta defalarca yaşadık.
Gazi ve Ümraniye katliamları Alevilere dönük yüzyıllardır devam eden baskı ve katliam politikalarının bir devamıdır.
Ama yok etmeyi hedefleyen bu inkârcı, gerici ve korkak anlayış, yüzyıllar boyunca gerçekleştirdiği bütün katliamlara rağmen Alevileri yok etmeyi başaramadı, başaramayacak. Aleviler dün vardı, bugün vardır, yarın da var olacak. Aleviler dün olduğu bugün de devrimcilere omuz omuza, zulmün ve haksızlığın karşısında, ezilenlerin saflarında, asla boyun eğmeden mücadele etmeye devam etmektedirler.
27 yıl önce Gazi ve Ümraniye'de Alevi halkı, devrimcilere omuz omuza bu direniş ve mücadele geleneğinin mirasçısı olmanın bilinciyle, zulmün karşısına dikildi. Günlerce saldırıya uğradılar, katledildiler, yaralandılar, ama asla boyun eğmediler.
Katliamı başlatan, saldırıyı gerçekleştiren kontrgerilla çete mensupları hiçbir zaman bulun(a)madı. Ama biz onların kimler olduğunu biliyoruz. Onlar korkaklığın, kahpeliğin, hainliğin mirasçıları, biz ise dostluğun, dayanışmanın, onurlu direnişin sembolü Pir Sultanların, Şah Kalenderlerin, Mahirlerin, İbo ların, Denizlerin mirasçılarıyız.
Devam eden süreçte ise, hedef gözeterek birçok canımızı katlettikleri görüntülerle ve adli tıp raporlarıyla açıkça kanıtlanan katil polislere göstermelik cezalar verildi. Katliam davası halkımızdan kaçırılarak şehir şehir gezdirildi.
Daha önceki Alevi katliamlarında olduğu gibi bu katliamda da sorumluluğu bulunan devlet yetkilileri milletvekili ve hatta bakan yapılarak ödüllendirildi.
Tıpkı Madımak katilleri gibi.
Ancak ne yaparlarsa yapsınlar bizler bu katliamın hesabını mutlaka soracağız.Davanın üzerinin örtülerek unutturulmasına izin vermeyeceğiz.
27. yılında Gazi ve Ümraniye’de bütün saldırılara, baskılara ve katliamlara rağmen Pir Sultanların direniş geleneğini canları pahasına yaşatan ve bu mücadelede katledilen tüm canlarımızı saygıyla anıyor, direnen halkımızı selamlıyoruz.
Gazi ve Ümraniye Katliamlarını Unutmadık Unutturmayacağız!
PİR SULTAN ABDAL
KÜLTÜR DERNEĞİ
GENEL MERKEZİ