Türkiye Cumhuriyeti’nin İstanbul Sözleşmesinden çekilmesine ilişkin 19.03.2021 tarih ve 3718 sayılı Cumhurbaşkanı Kararına karşı açılan iptal davalarına ilişkin olarak Danıştay 10. Dairesinin oy çokluğuyla vermiş olduğu red kararı siyasallaşmış yargının demokratik hukuk devletine vurmuş olduğu en ağır darbelerden biridir.
Zira artık ortada bir güçler ayrılığı rejimi değil, çoğulculuğu dışlayan, tekleştirici, otokratik güçler birliği rejimi hüküm sürmekte, bu karar da bunu ifşa etmektedir.
Söz konusu karar, Türkiye’de kadın mücadelesinin en önemli dayanaklarından biri ve kadınların her türlü şiddete karşı koruma kalkanı olan İstanbul Sözleşmesini yürürlükten kaldırırken aynı zamanda Anayasayı da ayaklar altına almıştır.
Lakin bu karar Anayasamızın 90. ve 104. Maddeleri yok sayılarak, yasama makamı olan TBMM tarafından onaylanarak uygun bulunmuş kanun hükmünde bir temel insan hakları sözleşmesinden Yürütmenin kararı ile çekilmenin önünün açılması demek olacaktır ki; bu, milletin iradesinin gaspı ile milli iradenin tek kişinin keyfiyetine teslim edilmesi demektir.
Yürütmeye tanınan bu yargı denetiminden yoksun, sınırsız takdir yetkisi, başta kadınlar olmak üzere tüm yurttaşların kişi hak ve özgürlüklerini, hukuk güvenliğini ortadan kaldırmaya yönelik ağır bir hak ihlalidir.
TÜBAKKOM olarak her koşulda demokratik hukuk devletini savunmaya devam edeceğimizi, İstanbul Sözleşmesinden ve kadın hakları mücadelemizden vazgeçmeyeceğimizi kamuoyuyla bir kez daha paylaşıyor ve bir kez daha hatırlatıyoruz “Ankara’da yargıçlar yoksa Türkiye’nin 81 ilinde ülkenin mağdur kadınlarını savunacak Avukatlar var”