Tutuklanan 16 gazeteci hakkında hazirandan bu yana iddianame hazırlanmadı. DFG ve MKGP, yaptıkları açıklama ile meslektaşlarının serbest bırakılması çağrısı yaptı.
Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG) ve Mezopotamya Kadın Gazeteciler Platformu (MKGP) haziran ayından beri tutuklu olan 16 gazetecinin hala iddianamesinin hazırlanmadığını belirterek "Özgür basın, tüm gözaltı ve tutuklamalara karşı direndi, direniyor ve direnecek" dedi
Gazetecilere ilişkin yapılacak basın açıklaması öncesinde konuşan avukat Özüm Vurgun hasta tutsaklar için Adalet Nöbetinde olan aileler için "hasta tutsaklar serbest bırakılsın" dedi. Özüm Vurgun konuşmasında şunları söyledi:
"Hasta mahpus yakınlarının bir yılı bulan adalet nöbeti eyleminin hapishanelerde artan hak ihlalleri karşısında, insanlık onuru ve yaşam hakkını savunduğu gerçeğini yadsıyamayız. Sağlık hizmetlerine erişim ve yaşam hakkı başta olmak üzere temel hakların asgari ölçüde sağlanması, bir yıldır sadece ve sadece adalet için mücadele eden mahpus yakınlarının taleplerinin karşılanarak hasta mahpusların derhal salıverilmesini ve sağlık hakkına erişimin sağlanması gerektiğini belirtiyoruz." dedi.
Diyarbakır'da 8 Haziran’da tutuklanan 16 gazetecinin iddianamesi hala hazırlanmadı. Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG) ve Mezopotamya Kadın Gazeteciler Platformu (MKGP) haziran ayından beri tutuklu olan 16 gazeteci için "Gazeteciler Neden Hala Tutuklu" diyerek Diyarbakır Adliyesi önünde basın açıklaması düzenledi. Açıklamanın Kürtçesini DFG adına Kadri Esen, Türkçesini de MKGP adına Gülşen Koçuk okudu.
5 AYDIR TUTUKLULUK DEVAM EDİYOR
8 Haziran’da gazekicilere yapılan gözaltı ve devamında yaşanan tutuklamaları hatırlatan Koçuk, “Arkadaşlarımız, kameralarıyla hakikate mercek tuttukları için, toplumu nefessiz bırakmak isteyen iktidarın hukuksuzluklarını teşhir ettikleri için, ezene karşı ezilenin, gençlerin, kadınların ve kısaca tüm ‘ötekilerin’ sesi oldukları için tutuklandı. İşkence ve cezalandırmaya dönüşen bu tutukluluk, üzerinden 5 ay geçmesine rağmen maalesef halen devam ediyor” dedi.
"ÖZGÜR BASIN GERİ ADIM ATMADI, GİDEN HEP İKTİDAR OLDU"
İktidara gelen her partinin gerçeğin halka ulaştırılmasını engellemek için basın çalışanlarını hedef aldığına işaret eden Koçuk, "Topluma dönük her yönelim öncesi en başta özgür basın çalışanları gözaltına alındı, tutuklandı, katledildi, çalıştıkları yerler bombalandı. Tüm bu saldırılara rağmen özgür basın çalışanları geri adım atmadı, değişen ve gidenler hep iktidar oldu" dedi.
"YARGI BU UTANCA ORTAK OLMAMALI"
Koçuk son olarak şunları söyledi: “Şunun bilinmesini isteriz; ne 8 Haziran ne de 25 Ekim'de yapılan operasyonlar sonrası tutuklanan gazetecilerin işleri yarıda kaldı. Özgür basın, tüm gözaltı ve tutuklamalara karşı direndi, direniyor ve direnecek.
Çünkü bu gelenek tüm baskılara ve katliamlara rağmen baş eğmeyen ve diz çökmeyen halkın yarattığı bir gelenek. Yargı makamları da iktidar politikalarıyla şekillenen bu duruma daha fazla seyirci kalmamalı; arkadaşlarımızın fiziki özgürlüğünü sağlamalı. Cezaya dönüşen bu utanca ortak olmaktan vazgeçmeli" diye konuştu.