Parti Genel Merkezi'nde gazetecilerin sorularını yanıtlayan CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, "Akşener ile aramızda ne kırgınlık ne şu ne bu var" dedi.

            CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu parti genel merkezinde bir araya geldiği gazetecilerin sorularını yanıtladı. Cumhurbaşkanlığı adaylığına dair konuşan Kılıçdaroğlu, “Sorun sistem. Biz, bir kral gitsin yerine yeni bir kral getirelim demiyoruz.

             Biz kural istiyoruz. Kurallı bir devlet istiyoruz. Devlette liyakatin olduğu düzenin, ekonomiyi nasıl çıkarırız onun çalışmalarını yapıyoruz” dedi.

             52 gazetecinin bulunduğu, yaklaşık 2 saat süren toplantıya Selin Sayek Böke, Engin Özkoç, Faik Öztrak, Tuncay Özkan ve Ömer Top sakal da eşlik etti.

             Türkiye’nin içinde bulunduğu koşulların çok zor olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, “Türkiye bunu hak etmiyor. Daha huzurlu, hızla büyüyen, kalkınan bir ülke; dışarıda ve içeride saygınlığı olan bir ülke…

            Böyle bir arzumuz var Millet İttifakı olarak katılan, altılı masa olarak. Elbette tartışılabilir, yeterince çaba harcadık mı harcamadık mı sorgulamalar yapılıyor. Bunu da anlayışla karşılıyoruz. Her birimizin ülkeye ve tarihe karşı sorumluluğumuz var. Bunun da bilincindeyiz” dedi.

 

"MASA DAĞILDI HABERLERİ ASPARAGAS"

 

Kılıçdaroğlu, altılı masada uzlaşılamayan konularla ilgili bir soru üzerine de şunları söyledi:

               “Hiç endişe etmeyin, altılı masa kararlılıkla, azimle yoluna devam edecek. Elbette gündeminde farklı konular var. Her gündemi uygar insanlar gibi artısını eksisini düşünerek bir karar vereceğiz. Belki siyasetimizde hiç karşılaşılmayan bir süreci konuşuyoruz. Sürekli aman masa dağıldı, yok HDP altında, üstünde…

            Bunların tamamı asparagas haberler. Elbette ki farklı düşünebiliriz ama oturuyoruz, uzlaşıyoruz. Şu anda altı partinin kadroları, hükümet programı üzerinde çalışıyor. Üzerinde uzlaşma sağlanamayan konuların üzerini kırmızı ile yazıyorlar.

               Dolayısıyla farklı düşündü diye ‘Eyvah masa dağıldı, bölündü’, yok böyle şeyler. Bunlar belli bir gücün domine ettiği, kafaları bulandırmak istediği bir süreç.”

 

"AKŞENER İLE ARAMIZDA KIRGINLIK YOK"

 

              Kılıçdaroğlu, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener ile yaptığı baş başa görüşme ile ilgili “Aranızda bir kırgınlık mı var” sorusunu, “Yok. Ne kırgınlık ne şu ne bu var. Ben bir gün önce de Temel Bey’e gittim. Görüşmeyi de gayet doğal karşılamak gerekiyor” sözleriyle yanıtladı.

             Önemli bir olay olduğu zaman liderlerin birbirlerini telefonla aradıklarını söyleyen Kılıçdaroğlu, “Bu belki bir bölüm medyanın yadırgadığı bir tavır oluyor. Ama demokrasilerde olması gereken budur. İttifakın bileşenlerinin o olay konusunda ortak bir söylem geliştirmesi gerekir. Biz de ortak söylem geliştirmeye çalışıyoruz” dedi.

 

"ADALETİ GETİRECEĞİZ"

Türkiye’nin temel gündeminden birinin adalet olduğunu söyleyen Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

             “Hangi ile, ilçeye, mezraya gitseniz, yüzde 99,9 samimiyse 'Adalet yoktur' der. Bir pay bırakalım. Adaletin olmadığını ben de biliyorum. Sizler de tanığısınız. 16 milyon insan seçti gayet güzel. Seçimi iptal ettirdiniz, bir daha yapıldı, fark 800 bine çıktı. Şimdi hazmedemiyorlar, nasıl görevden alacağız diye…

             TBMM’nin iradesi ipotek altındadır. TBMM’den hırsızlık yapanın, rüşvet alanın soruşturulmamasıyla ilgili kanun çıktı. Akıl kârı değil. İradesini böyle pazarlayan parlamento olabilir mi? Adaleti getireceğiz. Kesinlikle adalet gelecek bu ülkeye. Adalete en büyük ihaneti yapanlar, bazı iradesini saraya ipotek etmiş yargı mensuplarıdır. Hepsini tek tek biliyoruz. Sürülen, seçilmiş, seyyar hâkimlerin ne olduğunu biliyoruz. Bunları adaletten temizleyeceğiz.”

 

"ASGARİ ÜCRETTEN SONRA YILDIRIM HIZIYLA ZAMLAR GELİYOR"

 

             Bir diğer sorunun ise ekonomi olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, “84 milyon insan bir avuç haramzadeye çalışıyor. Alt gelir grupları, bir avuç üst gelirliye insafsız bir şekilde kaynak transferi yapılıyor. Asgari ücret… Verdikleri paradan hemen sonra yıldırım hızıyla zamlar geliyor. Biz bu iki tabloyu değiştireceğiz. Yeni bir süreci başlatacağız" dedi.

 

"İRADESİNİ SARAYA İPOTEK ETMİŞ MEDYAYI İSTEMİYORUZ"

 

             Kılıçdaroğlu, medyaya dair de "Medya özgürlüğünü de getireceğiz. İradesini saraya ipotek etmiş medyayı istemiyoruz. Elbette ki medya siyasetçileri eleştirmeli. Ama bir taraf kesintisiz övgü bir taraf kesintisiz yergi anlayışıyla gazetecilik yapılmaz” diye konuştu.

 

"ALTILI MASADA ADAYLIK KONUŞULMADI"

 

Kılıçdaroğlu seçimde çoklu adaylığa ilişkin soruyu şöyle yanıtladı:

            “Biz hiç konuşmadık dedim. Altılı masada konuşulmadı ama birisi gelirse konuşuruz. İlla çoklu tekli olacak diye değil. Şu anda kadar altılı masada adaylık konuşulmadı. Sadece cumhurbaşkanlığı ile ilgili nitelikleri konuşuldu, o metne bağlandı ve paylaşıldı.”

            Seçimlerin zamanında yapılacağını söyleyen Kılıçdaroğlu, “Erdoğan’a her türlü fırsatı veriyorum. Boyunun ölçüsünü aldım diye veriyorum. Ben bu ülkenin vatandaşının vicdanına güveniyorum. Vicdanı olan hiç kimse bu kadar haksızlığa evet demez" dedi.

 

"EMPERYAL GÜÇLERİN ORTADOĞUDA OYUNCAĞI OLDUN"

 

            Suriye konusuna dair de 2012 yılında Erdoğan’a mektup yazarak yanlış politika izlediklerini söylediğini aktaran Kılıçdaroğlu, şunları dile getirdi:

            “O zaman beni yine suçlamışlardı. 'Esadçı, Baasçı' demişlerdir. Devleti kim iyi biliyor? Türkiye’nin çıkarlarını en iyi kim savunuyor? Erdoğan’a açıkça ifade edeyim: Devleti senden çok daha iyi biliyorum.

             Sen, koskoca Türkiye Cumhuriyeti devletini kişisel çıkarların uğruna yıprattın. Emperyal güçlerin Ortadoğu da ki oyuncağı oldun. Şimdi kapı kapı dolaşıyor, acaba Esad beni nasıl kabul eder diye. Bir de itibar diyorlar. Herkesin alay ettiği adamdan dünya lideri olur mu? Esad'a yalvarıyor, 'Benimle görüş' diye Put in’e. El etek öpüyorlar.

               Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı koltuğunda oturan kişi el etek öpmek için kapı kapı dolaşmaz. El etek için kapı kapı dolaşıyorsa bu ülkenin tarihine, Milli Kurtuluş Savaşı'na, o mücadeleye ihanet ediyor demektir. İlk kez böyle bir tablo ile karşı karşıyayız.”

 

"SORUN SİSTEM"

 

              EYT’ye dair de konuşan Kılıçdaroğlu şunları söyledi: “Erdoğan, seçimi kaybedeceğimi bilsem EYT’yi uygulamam demişti. Erdoğan artık seçimi kaybedeceğini biliyor. O da fark ediyor zaten. Ona çok şey yaptıracağım daha. Çünkü devletin nasıl yönetileceğini bilmiyor. Benden öğreniyor. Yaptıracağım çok şey var.

               Görecek o. Devlet nasıl yönetilir onu da anlatacağım. Cumhurbaşkanlığı adaylığını neden merak ediyorsun? En çok garipsediğim olay bu. Sorun kişide olsa deriz ki kişide sorun var. Öyle bir aday belirleyin ki kim olursa olsun. Sorun sistem. Biz bir kral gitsin yerine yeni bir kral getirelim demiyoruz. Biz kural istiyoruz. Kurallı bir devlet istiyoruz. Devlette liyakatin olduğu düzenin, ekonomiyi nasıl çıkarırız onun çalışmalarını yapıyoruz” dedi.

               Kılıçdaroğlu, "Toplantımızda ekonomiyle ilgili neleri yapacağımız konusunda 100 küsur sayfalık metin oluşturuldu. Metinler genel başkanlara sunuldu. Genel başkanlar bakarak masaya oturacaklar. Tartışılacak, mutabakat sağlayarak bunu kamuoyu ile paylaşacağız.

               Hukuk, yargıda, bilimde, sağlık sisteminde karşılaşılan sorunları nasıl çözeceğimizi uzun uzun tartıştık. Bu çalışmaların ortak bir dil haline dönüşmesi lazım. Ondan sonra da altı lider bir araya geleceğiz. Önce mutabakat sağlamamız gerekiyor. Seçim güvenliği konusunda her sandık için önlem alıyoruz. Bütün il ve ilçe başkanlarından seçim sandıklarında görevlendirilen kişilerin da soyad ve telefon istiyoruz…” dedi.

 

ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ TEKLİFİ

 

             Başörtüsü tartışmalarına ilişkin ise Kılıçdaroğlu şunları söyledi: “Konuşacağız kendi aramızda, ona göre bir yol haritası belirleyeceğiz. Her partinin kendi görüşü vardır, saygı duyarız. Biz bu konuda güzel bir çalışma yapıyoruz.

             Önümüzdeki süreçte kamuoyuna daha net olarak yansıyacak göreceksiniz. Erdoğan, germeye çalışacak süreci. Biz bunun farkındayız. Her türlü hukuksuzluğu yapacak, bunun da farkındayız. Ama biz asla ve asla demokratik kurallar dışına çıkmayacağız. Azimle, kararlılıkla hukuk içinde her türlü mücadeleyi yapacağız.”

 

"SİYASİ PARTİLERİN KAPATILMASINI DOĞRU BULMUYORUM"

 

            HDP' ye yönelik kapatma davasına dair gelen soruyu yanıtlayan Kılıçdaroğlu, “Siyasi partilerin kapatılmasını doğru bulmuyorum. Siyasi partiler kapatılmasın, ülkeye hiçbir fayda getirmiyor. Farklı isimlerle sürüyor.

                HDP ’yi kendilerine destek olmaları için ikna etmeye çalışıyorlar. 'Bize destek verin' diye… Yanaşmadığı için 'Acaba bir formül bulup kapatabilir miyiz' diyorlar. Bu, demokrasi, siyaset, insan hakları ayıbıdır. 6 milyon insanın oy verdiği partiye herkesin saygı duyması lazım.

              Görüşlerinizi beğenmeyebilirsiniz ama 'Ben bunu kapatacağım' dediğiniz anda, demokrasi kırıntılarını da yok etmiş olacaksınız. Siyasallaşmış yargı aracılığıyla yapılıyor maalesef” dedi.

 

"YSK ERDOĞAN'IN ELİNDE"

 

             Erdoğan’ın adaylığını tartışmaya açmayacaklarını vurgulayan Kılıçdaroğlu, “Onu hukukçular açacak. Biz açsak ne olacak? YSK kimin emrinde, Erdoğan’ın elinde. Biz bu iradeyi biliyoruz. Erdoğan’ın telefonuna göre karar verecekler. 'Cumhurbaşkanı adaylığında geç kalıyor', hayır. O dönem, bu dönem, çok farklı dönemler.

              Türkiye’nin geleceği konusundaki endişeleri gidermek için çalışıyoruz. İğneden ipliğe neyi nasıl yapacağız, özel çaba harcıyoruz. Kurmaylar da çalışıyor. Bizim için önemli olan aday değil, önemli olan rejimi değiştirmek ve demokrasi inşası.

              Bunu bir kişi değil, ancak altı lider bir arada yapabileceğiz. Demokrasi tarihimizdeki en güçlü uzlaşma. Altı lider arkasında duracak. Hep birlikte destek vereceğiz” dedi.

 

DAVUTOĞLU’NUN 7 HAZİRAN-1KASIM AÇIKLAMALARI ALTILI MASALIN GÜNDEMİNE GELMEMİŞ

 

            "Davutoğlu'nun '7 Haziran-1 Kasım seçimleri arasında yaşananları anlatırsam kimse insan içine çıkamaz' sözü sıkça gündeme geliyor.

              Altılı masanın sıkça vurguladığı bir konu şeffaf yönetim. Davutoğlu'na bu konuyu sordunuz mu ya da altılı masada gündeme geldi mi? Bu karanlık süreç nasıl aydınlanacak” sorusuna Kılıçdaroğlu, ”Sormadık. Daha doğrusu hiç gündeme gelmedi böyle bir olay altılı masada” yanıtını verdi.