Kamuda çalışan Mühendis, Mimar, şehir ve Bölge plancıları yani Teknik hizmetler sınıfı çalışanları olarak; Ülkemizin her alanda gelişmesi, çağın ilerisinde olması için büyük sorumluluklar almakta ve çeşitli riskler altında gece gündüz fedakârca çalışmaktayız. Kamuda çalışan Mühendis veTeknik hizmetler sınıfı çalışanları olarak;
Demiryolu, fabrika, otoyol, Konut, havalimanı, köprü, tünel, metro inşaatı, limanlar vb. tüm alt ve üst yapı çalışmalarının tamamında,
Yeni keşfedilen doğalgaz ve petrol yataklarının tüm çalışmalarında, Savunma sanayinde göğsümüzü kabartan İHA, SİHA, Fırtına Obüsü, yerli ve milli hava savunma sistemlerinin tamamında,
Yerli ve milli olarak üretilen, elektrikli lokomotif, TOGG, MİLGEM vb. projelerin yapımında ve üretiminde,
HES, RES ve GES projelerinde yenilenebilir enerji tesislerinin yapımında,
Tarımsal faaliyetlerle birlikte sulama sistemlerinin yapımında,
Otomasyon, dijital erişim ve her türlü yazılım faaliyetlerinde,
İsmini söylerken gururlandığımız GAP, Yusufeli Barajı, Osmangazi Köprüsü, Ovit ve Zigana tünelleri gibi birçok eserin projesi ve yapımında ilk günden son güne kadar gece gündüz demeden arka planda çalışan biz mühendis, mimar ve şehir plancılarının emeği vardır.
Bu emeğin ve fedakârlığın karşılığı olan maaşlarımızın, ek göstergelerimizin, ek ödemelerimizin ve özlük haklarımızın iyileştirilmesini talep ediyoruz. Kamuda çalışan Teknik Hizmet Sınıfı çalışanlarının hakları, sorumlulukları maaşları ve ücretleri 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nda ve Kamu İktisadi Teşebbüslerine bağlı olarak 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile tanımlanmıştır.
Teknik hizmetler sınıfında tanımlı bu görevlilerin kamuda çalışmalarını teşvik etmek amacıyla söz konusu kanunda özel düzenlemeler yapılmıştır. Fakat son 25 yılda kamuda çeşitli statülerde çalışan ve farklı ücretler alan, mühendis, mimar, şehir ve bölge plancıları ekonomik ve sosyal hakları açısından oldukça ciddi bir satın alma gücü kaybına uğramıştır. Söz konusu kamu görevlilerinin sadece çalışırken aldıkları ücretlerin erimesinin yanı sıra emekliliklerine etki eden hakları da diğer kamu görevlilerine göre oldukça düşük kalmıştır.
Aldığımız sorumluluklar ve risklere rağmen ekonomik olarak bir iyileştirmenin yapılmadığını üzüntüyle bildirmek isteriz.
Ayrıca kamuda çalışan mühendislerin emeklerinin karşılığını yıllar içinde mühendisliğin dengi olan hâkimlik, savcılık ve doktorluk gibi meslek mensuplarınınçok gerisinde kaldığı açıkça ortadadır.
GRAFİK=====)
Bu Grafikte maaşlarımızın dengi mesleklere göre nasıl azaldığını açıklayalım.
Bu grafikte maviyle gösterilen mum mühendis maaşlarını,
kırmızı ile gösterilen mum hakim ve savcıların maaşlarını,
yeşil ile gösterilen mum ise doktorların maaşlarını göstermektedir.
Grafikteki yıllara göre 2016 yılından 2022 yılları aralığına kadar benzer bir maaş almaktaydık. Dengi olan hâkimlik, savcılık ve doktorluk gibi meslek mensuplarının çok gerisinde kalındığı ve aramızdaki maaş farklılığı 3 katını geçtiği açıkça grafikte gözükmektedir.
Son zamanlarda sağlık personelleri, öğretmenler, hâkim ve savcılar, din görevlileri gibi birçok kamu personellerinemaaşlarında, sözleşme ücretlerinde, ek ödemelerinde, ek göstergelerinde vb. konulardaçeşitli iyileştirmeler yapılmıştır.
Aynı statüde yer aldığımız diğer meslek sınıflarıyla aramızdaki eşitsizliklerin ve farklılıkların giderilmesi amacıyla yapılacak bir Kanun teklifi ile; kamuda çalışan ve teknik hizmetler sınıfına dahil mühendis, mimar ve şehir ve bölge plancılarının375 sayılı KHK’ya ekli 1 SAYILI CETVEL ’de yer alan Uzman Tabip, Tabip, ve Diş Hekimlerine sağlanan ek ödeme oranı baz alınarak, emeklilik haklarında etkisi olan “ek ödemeler” oranlarında iyileştirme yapılması gerekmektedir.
Kamudaki mühendislerin ihmal edilmesinin büyük bir hayal kırıklığına sebebiyet verdiğini ve bu durumun çalışma huzurunu ve barışını olumsuz etkilediğini belirtmeliyiz.