İŞSİZLER SORDU: ERDOĞAN'IN "İŞSİZLİK YOK" DEDİĞİ ÜLKE NEREDE?
Ekonomi, 31 Ağustos 2022 15:54Kapı kapı iş arayıp “Ne iş olsa yapacak duruma” geldik diyen yurttaşlar, Erdoğan’ın “Utanmadan ‘işsizlik var’ diyorlar, ne işsizliği” sözlerine yanıt verdi: Saray’dan bakınca işsizlik görünmüyor.
Kapı kapı iş arayıp “Ne iş olsa yapacak duruma” geldik diyen yurttaşlar, Erdoğan’ın “Utanmadan ‘işsizlik var’ diyorlar, ne işsizliği” sözlerine yanıt verdi: Saray’dan bakınca işsizlik görünmüyor.
“Utanmadan sıkılmadan diyorlar ki işsizlik var. Ne işsizliği ya? İş çok ama ne diyor, benim istediğim gibi iş yok” diyen Cumhurbaşkanı'na yanıt, 28 yaşındaki Ceren’in anlattıklarında saklı: Türk dili ve edebiyatı bitirdim, üstüne sosyal hizmetler ve adalet okudum.
KPSS’ye girdim, sorular çalındı, sınav iptal oldu. Cumhurbaşkanı 'iş beğenmiyorlar' diyor ya hani, ben bir internet sitesinde 1 buçuk sene 500 liraya çalıştım, sırf işi öğrenebilmek için. Saray’dan bakınca öyle görünüyor demek… Gerçek ise benim ve benim gibi milyonlarca gencin yaşadıkları.
GENÇLER "NE İŞ OLSA YAPACAK" DURUMA GELDİ
Türkiye İstatistik Kurumunun (TÜİK) eylül verilerine göre Türkiye genelinde 15 ve daha yukarı yaştaki kişilerde işsiz sayısı (Mevsim etkisinden arındırılmış) 2022 Haziran ayında bir önceki aya göre 136 bin kişi azalarak 3 milyon 541 bin kişi oldu.
TÜİK’in azaldığını iddia ettiği rakamlara göre bile baksak Türkiye’de her 3 gençten 1’i resmen işsiz. Her gün artan işsizlik rakamları genç işsizleri umutsuzluğa sürüklüyor. Üniversite mezunları kendi alanlarında iş aramayı bırakıp başka sektörlerde iş arıyor, üstüne iş bulamadıkları her gün KYK borçları da birikiyor.
Yetmiyor bir de iş beğenmedikleri için işsiz olmadıklarını anlatmaya çalışıyorlar. Çünkü Cumhurbaşkanı Erdoğan da dahil iktidar sahiplerine göre "işsizlik yok, iş beğenmeme var".
"AYDA 500 LİRAYA BİLE ÇALIŞTIM…"
Ceren 28 yaşında. Soyadını yazmıyorum, olur da iş bulursa engel olmasın diye. Sakarya Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümünden 2017 yılında mezun oldu. Okul devam ederken bir de açık öğretimden Sosyal Hizmetler Bölümünü bitirdi. Hani olur ya çok istediği öğretmenliği yapamazsa belki oradan bir yol açılırdı.
Okul bittikten sonra iş arama süreci başladı. Ondan dinleyelim:
"O süreçte başvurmadığım iş kalmadı, kapı kapı gezdim resmen. Önce öğretmenlik ve yayıncılık alanlarında iş başvurusunda bulundum.
Elim boş döndüm çoğundan. Bazılarından sonra uzun süren sistematik tacizler yaşadım. Onlardan birinde, Kadıköy’de görüşmüştüm, adam akşamında bana ‘içmeyi’ teklif etti, ‘baş başa çalışacağımızı’ falan söyleyerek.
Öğretmenlik için başvurduğum başka bir yerde adam beni sistematik bir şekilde taciz etti uzun süre. Ancak savcılığa gideceğimi söylediğimde bitti bunlar. Cumhurbaşkanı 'iş beğenmiyorlar' diyor ya hani, ben bir internet sitesinde 500 liraya çalıştım, sırf işi öğrenebilmek için.
Tam 1 buçuk sene! Olmadı, yetmedi, bir özel okula başvurdum, öğretmen olarak başladım. Yine düşüktü ücret ama en azından işimi yaparım dedim. Yabancılara Türkçe öğreten bir kurumdu ve ben işe başladıktan 3 ay sonra falan pandemi patladı.
Bana yine işsizlik göründü. Öğretmenlik bitti, başvurduğum yerlerden hep elim boş döndüm. Bu sefer marketlere, kargo firmalarına, işte ne varsa başvurmaya başladım ve bir kargo firmasında iş buldum. Sağlık Bakanlığı ‘Evde kalın’ çağrıları yaparken ben orada çalışıyordum.
Çalışmaya devam ederken açık öğretimden bu sefer adalet okumaya başladım. Bir yandan da sınavlara hazırlanıyordum. Akşam işten sonra, hafta sonları… Baktım olmuyor, hem KPSS hem de DGS’ ye iyi hazırlanabilmek için işten çıktım.
Yemeden içmeden çalıştım adeta, adaleti de bitirdim. Peki, ne oldu?”
Yanıtını yine kendisi veriyor: Umutlarımı bağladığım, gece gündüz çalışarak hazırlandığım KPSS sınavında sorular çalındı, sınav iptal oldu. Emeklerimin hepsi çöp oldu. Yani şunu anladım ki devlete atama diye bir şey söz konusu değil.
"SARAY’DAN BAKINCA ÖYLE GÖRÜNÜYOR AMA…"
Şimdi yeniden iş arıyor Ceren. Birçok yere başvuruda bulundu. Ne kadar iş bulma sitesi varsa hepsinde kaydı var. İŞKUR’ da da tabii… Şöyle sesleniyor şimdi: Çağrı merkezleri de dahil her yere başvurdum.
28 yaşındayım ve yıpranmış hissediyorum. Hayalim, beklentim kalmadı. Zamanında Türkiye’den neden gitmedim diye düşünmeye başladım. Verdiğim bütün mücadelelerin sonunda elim boş döndüm.
Yani takatim kalmadı. Benim gibi çok var, çoğu genç okuduğu bölümlerle alakasız şeyler yapıyor. Çoğu işsizlik cenderesinde. Cumhurbaşkanı nereye bakıyor da ‘işsizlik yok’ diyor bilmiyorum. Saray’dan bakınca öyle görünüyor demek… Gerçek ise benim ve benim gibi milyonlarca gencin yaşadıkları işte…
"NEREDE BU ‘İŞSİZLİK YOK’ ÜLKESİ?"
Serkan 26 yaşında. Yeni mezun oldu İstanbul Teknik Üniversitesi Elektronik ve Haberleşme Mühendisliği Bölümünden. "Ooo sen iş bulursun, senin bölüm iyi" diyor çevresindeki pek çok kişi ona. “Ama vallahi ben hiç öyle rahat değilim” diye başlıyor söze ve ekliyor: Niye biliyor musun abla, ben zaten okul hayatım boyunca cep harçlığımı çıkartabilmek için sürekli çalıştım, özel ders falan verdim. Biliyorum öyle kolay olmuyor.
Mezun olunca da hemen iş arama maratonuna başladım. Bir sürü yere başvuruda bulundum ama bırak iş bulmayı bu başvurulardan mülakata çağıran olmadı, onu da geçtim olumsuz dönüş yapan bile olmadı.
Şunu düşünüyorum, eğer tanıdığın yoksa özel sektörde bile iş bulamazsın. Bu kanı kafama iyice yerleşmeye başladı. Eee çalışmam da lazım, şimdi kendi mesleğim dışındaki alanlara da başvurmaya başladım.
Sadece ben de değil çevremdeki birçok arkadaşım da aynı süreçlerden geçiyor. Daha beterleri de var, insanlar intihar ediyor ya borçtan, işsizlikten. Bir sürü arkadaşım okulu donduruyor. Nerede bu Cumhurbaşkanı'nın ‘işsizlik yok’ dediği ülke, soruyorum, nerede?”
EKONOMETRİ OKUDU, TIR ŞÖFÖRÜ OLMAYA ÇALIŞIYOR
Sefer 39 yaşında. Gazi Üniversitesi Ekonometri Bölümünden mezun. “3 yıl falan oldu mezun olalı. Ben üniversiteyi çalışarak okudum, o yüzden biraz geç mezun oldum” diyor söze başlarken. Aslında ortaokulu da liseyi de çalışarak bitirmiş. Uzun süre kendi işini yapmış ama… Âmâsını kısacak özetliyor:
“Ortaokul ve lisede AVM’ ler de jetonlu oyun makineleri işinde çalıştım. Sonra da kendi işimi yapmaya başladım. Pandemiye kadar da kendi işimi yapıyordum. Pandemi sürecinde cihazları kapattılar. 11 ilde de cihaz takibi yapıyordum, şehirlerarası geçiş iptal olunca cihazlar çöp oldu.
Pandemi bitti ama bu sefer de maliyetler yükseldi, yakıt fiyatları 4 katına çıktı. Giderim 1 iken 4 oldu. İşi bırakmak durumunda kaldım. Ekonometri ile ilgili bir şey yapabilecek durumda da değilim. Sık yolculuk yapmıştım geçmişte, şoförlük yapmak istedim, tır şoförlüğü için ehliyetimi yükselttim ama 5-6 aydır bakıyorum, yok.
Tecrübem olmadığı için onu da yapamadım. Evlendim bu süreçte, bir de çocuğum oldu. Şimdi elde avuçta ne varsa tüketmeye devam ediyoruz. İşte evlilik sürecinde altın almıştım eşime, onları falan bile yani. Cumhurbaşkanı'nın söylemlerinin reelde bir karşılığı yok valla. Açıkçası seçimleri bekliyoruz, bir an evvel bitsin bu kâbus madundayız.”
"53 YAŞINDAYIM, EMEKLİ OLAMADIM, İŞSİZİM…"
Olcay 53 yaşında. Genç işsizlere dair bir haber hazırladığımı söylediğimde “Ben kendimi oldukça genç hissediyorum” diyerek takılıyor bana. Sonra hem kendini hem kızını anlatıyor: Radyo, sinema, televizyon mezunuyum. 2001 krizi ile işsiz kaldım.
Sonra dönem dönem setlerde, reklam ajanslarında, bazen proje bazlı çalıştım. Emekliliğimi hâlâ tamamlayamadım.
Pandemi öncesi başlayan, hâlâ devam eden işsizliğim söz konusu. Kızım 18 yaşında. Bu yıl sınava girdi ve İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesine girdi. İspanyolca, İtalyanca ve İngilizcesi var ve ne yazık ki Türkiye’de yaşamak istemeyen gençlerden biri. Biz bunları yaşıyoruz, Cumhurbaşkanı bunları söylüyor. Hangisi doğru, herkes kendi hayatından biliyor.
"İŞSİZLİK YOK" DEDİĞİ KÜTAHYA’DA DURUM BÖYLE
Peki Cumhurbaşkanı'nın "İşsizlik yok" dediği Kütahya’da durum ne? TÜİK’e göre 2020 yılında Kütahya’daki kayıtlı işsiz sayısı 20 bin 884. Bunun yüzde 39.6’sı 18-24 yaş arasındaki gençlerden oluşuyor.
Kütahya’daki durumu sorduğumuz CHP Kütahya İl Başkanı Zeliha Aksaz Şahbaz şunları anlatıyor: Gençlerde yoğun işsizlik var. ‘İsteyene var’ dedikleri şey insanların çok uzun saatler, kölelik koşullarında çalıştığı ve bunun karşılığında asgari ücrete razı olması demek.
Kütahya’da ise gençler asgari ücret bile alamadan çalışmak zorunda kalıyorlar. Bu yüzden genç nüfusumuzu kaybediyoruz, Kütahya, Ege Bölgesi’nin göç vererek küçülen bir ili. Gençler iş bulmak için gidiyor.”
Ekonomi, 31 Ağustos 2022 15:54
Yorumlar (0)