M.Tevfik KIZGINKAYA
[email protected]

İnadına İktidar

01 Mart 2021 20:24

 

 

                 Zor bir haftayı geride bırakıyoruz. Tabi ki bu durum baktığınız pencereye göre değişir. Kimilerine göre her şey tozpembe. Benim baktığım pencerede ise ortalık zifiri karanlık.

              Geçen bir hafta içinde neler yaşandı diye düşünmek bile insanın ruh sağlığını bozmaya yetecek boyuta ulaştı.

Gördüklerimiz mi söylenenler mi, yaşadıklarımız mı açıklanan resmi rakamlar mı gerçek?

Çelişkiler içinde kaybolmamak elde değil.

 

*****

Korona virüs salgınına karşı aşılamada büyük başarı sağlandığı anlatılırken,

                 Nüfusun ancak %1’nin aşılandı haberi ve bedelsiz gelen 1 milyon doz aşının bir firma üzerinden dozu 12 dolardan devlete satıldı iddiaları…

                Salgınla mücadele diye bir yıldır eve kapatılan 65 yaşın üstündeki yurttaşların sorununa çözüm beklenirken,

               İstanbul’da toplu taşım araçlarına binmelerinin yasaklanması ve başta RTE olmak üzere sağlığa bakanın omuz omuza bir cenaze törenine katılması…

              Salgını önlemek adına insanlar bir araya gelmesin diye kapatılan kafe, lokanta ve benzeri işyerlerinin ve çalışanlarının, yasaklanan sanat etkinlikleri ile açlığa terk edilen sanatçıların sorunlarına çare beklerken,

                      AKP’nin kendi üyelerinin ve taraftarlarının sağlığını hiçe sayacak şekilde kongrelerini spor salonlarında izdiham yaratacak şekilde yapması ve bu durumdan AKP genel başkanı RTE’nin büyük mutluluk duyması,

Kongreye katılanlara promosyon olarak bedelsiz korona virüs testi yapılması,

Kongrelerin yapıldığı Ordu’da, Trabzon’da, Rize’de salgına yakalananların sayısının arttığı

               Ülkemizin yönetiminden tek başına yetkili ve sorumlu olan RTE’nin yine yeniden bir müjde vermeye hazırlanırken,

                Gara operasyonunda kaçırılan yurttaşlarımızın katledildikleri haberinin gelmesi ve bu olayın sorumlusu olarak Devletin gösterilmesi…

               Gara operasyonunda yitirilen yurttaşlarımızın üzüntüsünü yaşarken ve neler olduğunu öğrenmek isterken,

               RTE’nin operasyon hakkında sorduğu sorulara yanıt vermek yerine CHP genel başkanına Cumhuriyet tarihinde siyasette hiç duyulmamış sözlerle hakaret etmesi…

                Bu olaya başka bir boyut vererek kendilerini aklamaya çalışan AKP Genel Başkan Yardımcısının “seçimlerde 4 tane oy alabilmek için olmadık kalıba giriyorsunuz. Lanet olsun oylarına. Onların oylarının Allah belasını versin” sözleriyle hakaret etmesi…

                 Cezaevlerinde kadınlara uygulanan çıplak aramanın yasalara ve genel ahlaka aykırı olduğu açıklamasını beklerken,

                Adı zengin ancak fikri fakir kişilerin çıplak aramaya maruz kaldığını açıklayan kadınlara “onurlu ve ahlaklı kadın bir sene beklemez” sözleriyle hakaret etmesi…

                Üniversitelerini yönetecek rektörün atanma şekline ve yetersizliğine itiraz eden Boğaziçili öğretim üyeleri ve öğrencilerin dikkate alınacağını beklerken,

 

Terörist ve vatan haini ilan edilmeleri…

                  Destekçisinin “askıda ekmek” kampanyasına destek veren RTE-AKP’nin dile getirdiği adalet ve ekonomi reformu ile yokluk içindeki işsiz kalan yurttaşlarımıza, esnafa, çalışanlara, emekliye… çare bulacağını beklerken,

Belediyelerin yurttaşlarımıza ekmek dağıtmasının bile engellenmesi…

                Ankara Büyükşehir Belediyesi kaynaklarının ve parasının “parsel parsel” nasıl yok edildiğini ortaya koyan Murat Ağırel’e teşekkür edilmesi gerekirken,

Saldırılar ve tehditlerle karalanmaya, itibarsızlaştırılmaya ve susturulmaya çalışılması…

Yüzyıllardır namazlarını kıbleye dönerek kılan halkımıza kıbleyi göstermek üzere Diyanetin 81 İl’e “kıble uzmanı” alınması kararından gelen tepkilerle geri adım atılması…

             Ekonominin bugünkü durumundan sorumlu olan ve istifa ettiğinden bu yana kendisinden haber alınamayan “ekonomiye bakan” Berat Albayrak’ın ve hazineden harcanan 128 milyar doların nerede olduğuna yanıt beklenirken,

             Berat Albayrak’ın ekonomide ne kadar başarılı olduğunun söylenebilmesi ve AKP’ye genel başkan olma olasılığının tartışılması…

Tarladan en fazla 1-1,5 liraya alınan ürünlerin tezgahlarda 10-15 liraya satılması…

                Tarlada üreten çiftçilerin feryatlarının duyulmaması, Pazar yerlerinde atıkları toplayan insanlarımızın hallerinin görülmemesi…

Bütün bu yaşadıklarımızın sorumlusu olarak her zaman olduğu gibi muhalefetin ve 3 defa kendilerinin değiştirdiği Anayasanın gösterilmesi…

                Türkiye Cumhuriyetini yönetmekle “yetkili” ve “sorumlu” olan RTE’nin genel başkanı olduğu AKP’nin İstanbul il kongresinde “…Biz bu millete hizmetkâr olmaya geldik, efendi olmaya değil. Şimdi beğenmiyorlar ya, engellemeye çalışıyorlar ya… Onlara rağmen Kanal İstanbul’u da yapacağız. İnadına yapacağız” sözleri…

 

Yaşadıklarımızın gerçek nedenini gösterdi.

“Her şeye rağmen iktidarda kalma inadı.”

Millet geçim derdinde,

RTE-AKP ve destekçileri iktidarda kalma derdinde…

 

*****

                 Örnekleri çoğaltılabilecek olan bu bir hafta içinde yaşadıklarımızın onda birinin yaşandığı normal bir ülkede ya yöneticiler ya da hükümet halktan özür diler ve istifa eder.

                 Ülkemizde ise bırakın özür dilemeyi en küçük eleştiriyi bile hakaret kabul ederek suç duyurusunda bulunan iktidar sahiplerinin uygulamalarını eleştiren, karşı çıkan ve sorgulayan yurttaşlarımıza ve muhalefete karşı ülkemiz insanının yapısına, kültürüne ve toplumsal ahlaka aykırı söylem ve tavır içinde olmaları kabul edilebilir bir durum değildir.

                  Üstelik siyaseti inanç temelinde yapan bu kişilerin “iyi ve ahlaklı insan olmayı” öğütleyen inanca aykırı söylem ve davranışlar içinde olmaları ne denli samimi ve dürüst olduklarının da ayrı bir göstergesidir.

 

Evet, normal bir ülke olmaktan gittikçe uzaklaşıyoruz.

Yaşadıklarımız,

              Var olmak için yokluğu paylaşarak omuz omuza savaşanların “Yurtta Barış, Dünyada Barış” temelinde kurdukları Türkiye Cumhuriyetine hiç yakışmıyor.

Aslında bu bizlere yaşatılanlar,

              Özünde sevginin, hoşgörünün ve dayanışmanın var olduğu Anadolu kültürünü değil, riyakarlığa ve çıkara dayalı ahlak ve vicdandan yoksun başka bir anlayışı çağrıştırmaktadır.

 

*****

İnatla yanlış düzeltilemez,

İnatla iş yapılamaz,

İnatla devlet yönetilemez.

Halka rağmen inatla iktidarda kalınamaz.

Demokrasilerde Devlet;

Halkın verdiği yetkiyle,

Halkın ve Ülkenin çıkarları doğrultusunda,

Demokrasinin ve adaletin kurum ve kurallarıyla,

Akılla ve vicdanla,

Anayasa ve yasalarla yönetilir.

İnatla değil.

Yorumlar (0)

Kalan karakter : 450
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!

Yazarın Diğer Yazıları


18 Kasım 2024 20:24


18 Kasım 2024 20:24

Adalet ve Demokrasi
30 Ocak 2023 20:24

Seçim Oyununda İkinci Perde
23 Ocak 2023 20:24

Millet Can Derdinde, Muhalefet Neyin Peşinde?
16 Ocak 2023 20:24

Seçim Oyunları
09 Ocak 2023 20:24

Seçim Tuzağı
26 Aralık 2022 20:24

Saraçhane Diyor ki...
19 Aralık 2022 20:24

Susmak Suça Ortak Olmaktır
14 Aralık 2022 20:24

Umudu Yaşamak
04 Aralık 2022 20:24

Kadına Şiddete HAYIR
29 Kasım 2022 20:24

Büyük Cumhuriyet Buluşması
21 Kasım 2022 20:24

O, Bir İnsandı…
13 Kasım 2022 20:24

2023’te Seçimimiz Ne Olacak?
06 Kasım 2022 20:24

AHMET TANER KIŞLALI’ ya
25 Ekim 2022 20:24

Her Yıl Seçim Olsa...
08 Ekim 2022 20:24

Siyasetin Gerçeği ve Çelişkisi
20 Eylul 2022 20:24

9 Eylüller Kutlu Olsun...
10 Eylul 2022 20:24

Gaflet, Dalalet, İhanet…
05 Eylul 2022 20:24

Zafer’in Bayramı
29 Ağustos 2022 20:24

Kanunlarla mı, Fetvalarla mı?
28 Ağustos 2022 20:24

20 Yıllık Birikim!
09 Ağustos 2022 20:24

Lozan Ne Demek?
27 Temmuz 2022 20:24

Sorunlar Sıradanlaşırsa
18 Temmuz 2022 20:24

Bahçelerde Maydanoz Gel Bize Bazı Bazı…
12 Haziran 2022 20:24

Hakaret ve Siyaset
05 Haziran 2022 20:24

Dost Doğruyu Söyler
29 Mayıs 2022 20:24

2 İleri 1 Geri
23 Mayıs 2022 20:24

Delikanlım
08 Mayıs 2022 20:24

Kapitalizmin Başarısı
03 Mayıs 2022 20:24

Zor Bir Yazı…
27 Nisan 2022 20:24

Hayalin Kilosu Kaça…
17 Nisan 2022 20:24

Türkiye'nin Gerçeği Laiklik
11 Nisan 2022 20:24

MANDA YUVA YAPMIŞ…
03 Nisan 2022 20:24

RTE-AKP’nin Üç Kozu
20 Mart 2022 20:24

Üretmek Pahalı İthalata Bakmalı
13 Mart 2022 20:24

Muhalefetin Adayı Kim?
16 Şubat 2022 20:24

Velet Değil İNSAN
17 Ocak 2022 20:24

2500 TL!
09 Ocak 2022 20:24

Merhaba 2022
31 Aralık 2021 20:24

Şahsım Ekonomisi ile Devlet Yönetmek
07 Aralık 2021 20:24

Emekliler Hak Etmedikleri Koşullarda Yaşıyorlar
14 Kasım 2021 20:24

Mutlu Olmak İnsanın Doğal Hakkıdır
07 Kasım 2021 20:24

Halkın Yanında Olmak
25 Ekim 2021 20:24

Bütün Suç Halkın Mı?
18 Ekim 2021 20:24

Sayıştay Raporu ve Pandora Belgeleri
10 Ekim 2021 20:24

Demokrasinin Fıtratında Kaybetmek de vardır
05 Ekim 2021 20:24

RTE’nin Yurt Sevgisi Tartışılmaz.
29 Eylul 2021 20:24

Türkiye Neden Yangın Yerine Döndü?
05 Ağustos 2021 20:24

Emperyalizmin İnsanlığa İhaneti
18 Temmuz 2021 20:24

Amaç, Muhalefetsiz Demokrasi mi?
12 Temmuz 2021 20:24

Çocuklarına Sahip Çıkamayan Ülke…
06 Temmuz 2021 20:24

Bu Kirli Oyunu Bozmak Bizim Elimizde…
21 Haziran 2021 20:24

Bir Çocuğun Hayali...!
14 Haziran 2021 20:24

Devlet Yaptı, Susun!
29 Mayıs 2021 20:24

Vatan Millet mi Dediniz?
24 Mayıs 2021 20:24

19 Mayıs Neden Bayram Olarak Kutlanmaz?
19 Mayıs 2021 20:24

Sevr’den Montrö’ye… Şimdi Nereye?
29 Nisan 2021 20:24

Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi
19 Nisan 2021 20:24

Millet mi, Ümmet mi?
01 Nisan 2021 20:24

Kadın ve Genç
27 Mart 2021 20:24

ÇELİŞKİLER ÜLKESİ
22 Mart 2021 20:24

CUMHURİYETİN KADINLARI
09 Mart 2021 20:24

Kurucu Anayasa Yapmak!
25 Şubat 2021 20:24

DEĞİŞİMİN DEĞİŞİMİYLE TÜRKİYE NEREYE?
08 Şubat 2021 20:24

24 OCAK KARANLIĞIN AYDINLIĞA SALDIRISIDIR
01 Şubat 2021 20:24

SİYASETİN DAYANILMAZ HAFİFLİĞİ
28 Aralık 2020 20:24

ÇIKIŞIN YOLU HALKÇI DEVLET
21 Aralık 2020 20:24

BU BİR SAVAŞTIR..
07 Aralık 2020 20:24

SİYASETEN SAVRULMAK
02 Aralık 2020 20:24

CUMHURİYET’İN KIRILIŞI (3) YA BİTİŞ, YA ÇIKIŞ.
23 Kasım 2020 20:24

BU NE HİDDET!
18 Kasım 2020 20:24

Tüm Yazılar