Kral tarihin her döneminde dinsel bir güç olmuştur. Kral bazen tanrı, bazen, halife, bazen de kutsal bir davanın temsilcisi olarak kendini halka kabul ettirmiştir.
Çok tanrılı ilk çağ dinlerinde krallar tanrılar arasında bir bağ kurulurdu. Krallar Tanrı olduklarını iddia ederlerdi.
Mısır’da Firavunları, kendilerini tanrı olduklarını ilan ederlerdi.
Köleler, cennete gitmek için o koca piramitlerin altına bedenlerini koydular. Sümer’de kral ve kraliçe tanrılar konseyinin birer üyesiydiler.
Babil ’de Kral, Babil kulesine çıkar tanrı ile konuştuğunu iddia eder, tanrıdan emirler aldığını söyler, o emirleri halka uygulattığını söylerdi.
Daha sonra Musa’nın dini Müsavi’likte tanrının İsrail oğullarına toprak vaat ettiği söylenir. Tanrı İsrail oğullarına karşı ayrıcalıklıdır.
İslam dininde krallar peygamber vekilidirler. Bu vekillik Yavuz Sultan Selim’in, Mısır seferinde sonra Osmanlıya geçmiştir. Osmanlı padişahları Yavuz Selimden sonra peygamberin vekili, Halife olarak da anılmışlardır. Bu süreç cumhuriyetin ilanına kadar devam etmiştir.
Kutsal dinimiz ve dince kutsal kabul edilen kavramlar sürekli siyasileştirilerek yıpratılmıştır.
Kutsal dinimiz emperyalizm ve emperyalizme göbekte bağımlı siyasiler tarafında sömürünün bir aracı olarak kullanılmış ve yıpratılmıştır.
Emperyalist Devletler, soğuk savaş döneminde kutsal dinimizi kapitalizmin aracı olarak sosyalizme karşı kalkan olarak kullanmışlar.
Nasıl mı?
1-Yeşil Kuşak projesi ile, Sovyetler ile sıcak denizlerin arasına bir duvar örmek istediler. Türkiye’de Kenan Evre, İran’da İmam Humeyni, Pakistan’da General Ziya Ülhak tarafında darbeler yaptırdılar. Devletleri dinselleştirdiler. Zorunlu dinsel eğitimin ve tarikatların önü açıtılar ve bizi buraya taşıdılar.
2-Ilımlı İslam teorisi emperyalizme aittir. Akıl hocası CİA Ortadoğu Şefi Graham Fuller’dir.
Tunus, Mısır, Suriye, Yemen, Irak, Libya ile süreç devam etmiştir. İsrail düşmanı olan devletler imha edilmiştir.
3-BOP, orta doğudaki milli devletleri imha etmeye çalışan bir ABD projesidir.24 İslam ülkesini yok edip bir halife etrafında birleştirmeyi planlamaktadır. Müslüman’ları Vatikan gibi tek merkezden yönetme projesidir.
4-İsrail düşmanı olan Arap Milliyetçiliğinin karşısına İHVAN hareketini koymuştur. Arap milliyetçisi BAAS Partilerini imha edilmiştir. BAAS şeytanlaştırılmıştır. BAAS yanlısı Saddam Hüseyin, Beşer Esat, Muhammer Kaddafi gibi liderler imha edilmiş ve devletleri parçalanmış, İsrail’e derin bir nefes aldırılmıştır.
5-Geri kalmış bütün Müslüman ülkelerin siyaseti din ve mezhep üzerinde kuruludur. Halk doğuşta siyasi tercihini yapmak zorunda bırakılır. Krallar ve diktatörler çoğunluk din veya mezhep üzerinde diktatörlüğünü pekiştirir. Halk acımasızca sömürülür. Cahil bırakılan bu yoksul halk sömürü ve sömürü aracını görmez.
6-İnsanlar doğuştan aileden aldığı dinsel eğitimin dışında hiçbir şeye inanmazlar. Milli ve ulusal duygular din içinde yok olurlar.
Türkiye, diğer Müslüman ülkelere benzemiyorsa, diğer Müslüman ülkeler içinde bir yıldız gibi parlıyorsa, insanları kısmen olsa düşünebiliyorlarsa, ütün bunlar Cumhuriyet’in sayesindedir.
Cumhuriyet, padişahın tabası olan halkı vatandaş yapmak istemişse de, bundan başarılı olamamıştır. Cumhuriyet düşüncesi Soğuk savaşa feda edilmiştir.
Din ile siyaset bir arada olmaz. Siyaset tamamen sınıfsaldır. Din ise sınıflar üstüdür. Dinde zengin fakir ayrımı yoktur. Siyaset milli gelirin dağılımı, ihaleler, özelleştirmeler, KİT ler ve benzeri akçeli işleri düzenler. Eğer din siyasete bir araç olarak kullanılıyorsa buna müdahale edilmelidir.