Son yıllarda bazı kavramların içi boşatıldı. Terörist, Cihat, vatan, din, millet gibi kavramlar bilinerek, ya da bilmeyerek dejenere edildi. Şimdi bu kavramlarda Teröristin içini biraz açalım. Çünkü terörizmin dejenere edilmesi, muhalefetin teröristlikle suçlanması en çok terör örgütlerini güçlendirir.
Terörist kimdir.?
Terör kelime anlamıyla herhangi bir amaç uğruna, konu ile ilgisi olmayan bireylere yöneltilmiş şiddet eylemlerinin bütünüdür. Yani elinde silahı olan kişidir. Elindeki silah ile halkı huzursuz eden kişidir.
Terörist, gazeteci, sendikacı, insan hakları savunucusu, muhalefet partisi vs değildir.
Bu anlayışa göre teröristin elinde silahı vardır. Etrafa korku sarmıştır. İnsanların canına veya malına kıymıştır. Kısacası toplumu huzursuz etmiştir. Devlet de hukuk içinde bunun hal ve çaresine bakmıştır.
Devlet, Hukuk dışına çıkmadan bu tür terör örgütlerine karşı mücadele eder. Devlet, hukuk dışına çıkarsa kendisi de terör örgütünün tuzağına düşmüş olur.
Acizleşen devlet, teröristliği muhalif olan herkes için de kullanılır. İşte tehlikeli olan budur. Burada devlet aygıtı kendine muhalefet edecek güce tahammül etmemektedir. Bu tür hazımsızlıklar diktatörlüklere neden olmaktadır.
Müslüman toplumların çoğunun yönetimlerinde bir diktatör kral vardır ve o kralın muhalefeti yoktur. Demokratik toplumlarda ise iktidarda bir parti vardır ve ona muhalefet eden onlarca muhalefet parti vardır.
İktidar partisi eğer, kendi dışındaki partileri hazmedemiyorsa, onları terörist olarak görüyorsa, işte o zaman tehlike çanları başlamış demektir.
Demokrasi kavram olarak sadece siyasi partileri içermez.
Sendikalar, sivil toplum örgütleri, dernekler, vakıflar, Ulasal veya uluslar arası meslek dayanışma örgütleri, uluslar arası demokratik dayanışma örgütleri vs.
Eğer bir devlet veya bir hükümet, toplumu ve toplumsal demokratik örgütleri bizden olan veya olmayan olarak bölüyorsa, kendinde olmayanı terörist ilan ediyorsa bunun adı artık başka bir şeydir.
Eğer bir devlet uluslar arası demokratik dayanışma örgütlerini casuslukla suçluyorsa, küresel dünyada söyleyecek pek sözü kalmamış demektir.
Eğer bir devlet, basını ikiye bölüyor, kendinde olmayanı vatan haini, terörist ilan edip mahpushaneye tıkıyorsa bunun adı artık demokrasi değildir.
Eğer bir ülke olağan koşullarda yönetilemiyorsa, OHAL ile yani olağan olmayan koşullarda yönetiliyorsa, toplum da bunu onaylıyorsa, o ülkenin demokrasi anlayışı hakkında söylenecek fazla bir şey kalmamış demektir.