ALTIN
 3.022,60
DOLAR
 34,3205
STERLİN
44,5531
EURO
 37,4161

 

 

Perşembenin geleceği, çarşambadan biliniyordu.

AKP nin kuruluşundan itibaren, her çalışmasının, her eyleminin, her açıklamasının, her yaklaşımının çağcıl olmadığı, demokrasiye, uygun düşmediği, hak, hukuk ve adalet ile bağdaşmadığı açıktı.

"tek adam" olma şehveti arttıkça artıyordu.

Referandumdan sonra "gemi azıya alındı".Yargı hızla siyasallaştırıldı..

Toplumun adalete güveni tükendi.

Tutuklama bir ceza haline geldi.

Kurunun yanında yaş da yakıldı.

Milletvekilleri tutuklandı. Yasama görevlerini yapmaktan alıkoyuldu.

Demokratik olmayan,

ahlaki olmayan,

adil olmayan,

vicdani olmayan

daha neler neler.

CHP, bütün bunları çok geç fark etti.

"Adalet Yürüyüşü" Muhteşemdi.

"CHP nin uyanışı" denilebilecek gecikilmiş bir eylemdi.

Türkiye demokratik yaşama geçildikten sonra kurulan siyasal partiler, genellikle "sağ" partilerdi. Neredeyse tamamı iktidar veya iktidar ortağı oldular.

Tümü İnanca dayalı siyaset yaptı.

Tümü demokrasiyi sindiremedi.

Tümü devlet olanaklarını taraftarlarına peşkeş çekti.

Tümü "hak, hukuku ve adalet"i sevemedi.

AKP" beterin beteri"

CHP ye gelince;

CHP de değişimi sağlayamadı.

Örgütlenmeden tutun diline, toplumsal yaklaşımına kadar her alanda statik kaldı.

Ufkunu genişletemedi.

Değişmedi, Geleciği göremedi.

Değişimi önerenleri, entelektüel birikimi olanları, geleceği görenleri de tasfiye ya da pasifice etti.

"Adalet Yürüyüşü" sanki CHP yi uyandırdı. Cesaretlendirdi.

O nedenle yeni eylemlerin planlandığını duyuyoruz.

Çanakkale'de "Adalet Kurultayı" yapılacak.

50 bin metrekarelik alanda açık kurultay düzenleniyor.

Çeşitli konularda yetkin kişiler düşüncelerini anlatacaklar.

Başlıkların da saptandığını duyuyoruz.

Yapılan çalışma;

Murat Karayalçın'ın önderliğinde 1990 yılların ikinci yarısında oluşturulan Sosyal Demokrat Hareketin hedeflediği "Düşünce Atölyeleri"nin çalışmalarını anımsatıyor.

Karayalçın o çalışmaları sürdürürken kimi CHP'liler müstehzi gülücüklerle izliyor, Kimileri de doğrudan,

"Marangozluk mu, demircilik mi öğreteceksiniz" diye alay bile ediyorlardı.

Oysa o "siyasi düşünce Atölyeleri”nde binlerce entelektüel yetişti. Solun ayakta duruşuna katkılarının çok olduğundan kuşku duyulmamalı.

Türkiye'nin Sosyal Demokratları, Sorunlara çözüm için kişilerden ve olaylardan medet uman bir siyaset yapma biçimi tarafından adeta rehin alındığını gören SDHD öncüsü Murat karayalçın;

"1990'ların ikinci yarısında sosyal demokrat sol, kendisini mutlaka bu siyaset yapma biçiminden kurtarmalı, rehini kaldırmalıdır. Kişi kavgaları, kadro mücadeleleri, sorunları çözeceği umulan olay beklentileri,"rüzgârın arkaya alınması" gibi meteorolojik umutlar artık tümüyle bırakılmalıdır." diyordu.

Sosyal Demokrat Hareket Dergisi'nin ( SDHD) geliştirdiği yeni siyaset yapma biçimine ilişkin önerme Erzurum'da düzenlenen toplantıda tartışmaya açıldı.

Dergi adına Murat Karayalçın'ın yaptığı açıklamadan sonra söz alan eski bir il başkanı şöyle konuşuyordu.

"Murat Bey, şu konferansları, atölyeleri bırakın da doğru dürüst siyaset yapalım"

"Doğru dürüst siyaset" dediği "dedikodu, köşe kapma, jurnallama" planları.

O alışkanlıklar halen bütün sıcaklığıyla sürüyor.

Diliyorum:

Çanakkale'de,

Düşünce atölyeleri türü siyaset yapılanması önerilirken,

"Düşünce Atölyeleri"nin işleyişini, nasıl olduğunu, kazanımını 20 yıl önce ortaya koyan ve başarılı sonuçlar çıkartan emek sahibi Sayın Karayalçın'a da başvurulur.

"Düşünce Atölyeleri"ne dair çalışmaları yazmaya devam edeceğim.

Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.