Bu yıl 1 Eylül dünya barış gününün Müslümanların kurban bayramına denk düşmesi Cuma ve Dünya barış günü olması tam da bu zamanın Zulme, savaşa, adaletsizliğe karşı ortak isyanıdır.
Hiç bir din ve inanç üzerinden savaş ve şiddetin baskının dayatılma hakkı insanlara verilmemiştir.
İnsanın insanı, kendi iktidarı için çıkar ve menfaatleri için kurban etme hakkı yoktur.
Bu nedenle insanlığın bir an önce huzura güvene demokrasiye kavuşması için Dünyada faşizme şiddete zulüme destek veren insanların yüzlerini ve ellerini zulümden baskıdan işkenceden çekip gerçek barış ve bayramlara sarılmaları ve akıl ve beyin rahatlığı ile cumalarını ifa etmeleri temennimizdir talebimizdir beklentimizdir umudumuzdur. Umutlarımızın gerçekleşmesi umuduyla yılın bütün günleri barış dostluk kardeşlik Bayram gibi bayram olsun
Değerli dostlar çok kıymetli okurlarımız gerçekten 2017 1 Eylülü tesadüfen de olsa aynı güne isabet etmiş olması sevindirici böyle bir değerlerle dolu günün tüm insanlığın ve İslam âleminin en kutsal en değerli günü olarak tarihin en güzel sayfalarına yazılmasını çok isterdim. Ancak
Bakın
1Eylül Kurban bayramı 1. Günü idi
1 Eylül cumaydı
1Eylül dünya barış günüydü
Kulağa hoş geliyor. Üçü de ne güzel bir araya gelmiş. Aslında üç ününde adı barış.
Bayram kardeşliktir dostluktur sevgidir saygıdır.
Cuma İslam âleminin kutsal saydığı bir gündür..
1 Eylül Dünya barış günüdür. Tüm Dünyada barış kutlanır barış yaygınlaştırılmaya çalışılır.
Bütün bu üç değerli ve kutsal olan günler ülkemizde layıkıyla değerlendirildi mi?
Sanmam. Belki Cumamız istenilen düzeyde değerlendirilmiş olabilir o da zaten İslam’ın kuruluşundan bu güne icra edilmektedir. AKP iktidarının yüzü hürmetine bu günlerde ise dindar dinci demeden icra edilen bir ibadet şekli olarak ifa edilmektedir.
Kurban bayramına gelecek olursak
Böyle güzel bir günün sonucu örneğin Kurban bayramının 1. Günü Müslümanlar inançlarının gereği kurbanlarını kestiler. Kurban, kimi din âlimlerine göre farz gibi söyleniyor bazı din âlimleri ise kan akıtarak ibadet yapılmaz yapılamaz derler. Bu tarafı beni çok fazla ilgilendirmiyor çünkü ne tam bilgim var ne de bana düşer bunu tartışmak
Ancak kurban kesildiği zaman bir bakıyoruz Ortalık kan revan içinde.
Yine acemi kasaplar bir yerlerini kesmiş, yine kan gölleri oluşmuş kan dinmemi, yine kurban artıkları ortalığa saçılmış ve günlerce kötü kokular ve kötü görüntüler devam ediyor. Bütün bu olumsuzluklara rağmen bizim sözde kurban kesenlerimiz görevi ifa etmenin huzurunu yaşadılar yaşamaya devam ediyorlar
Yoksulların fakirlerin ancak seyrettiği bu kesimler sonucunda çoğu yine nasiplerini alamadı çünkü her ne kadar üçte biri fakir fukaraya dağıtılması gerekirken onların eline geçmediğini biliyorum. Çünkü o çevre kirliliği yaratarak ortalığı kan revan içinde bırakanlar kestikleri hayvanın tüm etini alıp eve götürür ve büyük ihtimalle kimseye bile göstermeden kışlık yazlık et sorununu çözer çözüyor ve de ibadet yapmanın rahatlığı içerisinde yaşamaya devam ederler.
Peki, ben niye yaşamıyorum böyle bir hayatı. Çünkü benim en değer verdiğim insanlık ülkemde ve bütün bölgede katlediliyor
İslam dünyası bu gün itibarı ile aynı kurban bayramında ki görüntülerde görüldüğü gibi. Ancak tek farkının kurban bayramlarında HAYVANLAR katledilirken orta doğu coğrafyasında İNSANLARIN katledildiği ortalık insanların akan kanları ile kan deryasına dönmüş olması.
Sözün kısası Kurban edilen mazlum Müslümanlar! İşin garibi katleden de katledilen de Allahu ekber diyor yani Müslümanlar birbirini boğazlıyor. Geriye kalan olursa da başkaları öldürüyor.
O çok Müslüman ım diyen lerde buna seyirciler o da başka bir araştırılması gereken konu
Günlerden Cuma! Onunda bir adı barış oh ne ala? !
1 Eylül Dünya barış günü barış günü ilan eden ama gerçekte dünya barışını bizzat kendileri sabote eden yok eden sahtekâr ve ikiyüzlü emperyalist güçlerin piçleri. Hem barış diyeceksin hem onlarca yüzlerce Dünya ülkelerini kana bulayacaksın Bu ne iki yüzlülük bu ne terbiyesizlik seviyesizlik şerefsizlik. İlan ettiğin barış gününe önce sen ve senin gibiler uymalı
Dünya da özellikle orta doğuda kan gölü var özelde ülkemizde haksızlık hukuksuzluk adaletsizlik almış başını gidiyor. OHAL Kapsamında KHK lar ile haklı haksız binlerce insan aşından işinden özgürlüğünden olmuş perme perişanlık diz boyu.
Ama bugün "dünya barış günü" oh ne ala !..Acaba kim kimi kandırıyor?
Üç tane asıl olarak kutsal ve değerli barış dolu günler tesadüfen de olsa bir güne sığmış ama Cuma gününde bile barışı sağlayamamış içi boş kalmış bırakılmış.
Her türlü baskının şiddetin zulümün uygulandığı bu günlerin kendisine yakışan bir şekilde barış günü olması yakıştırmasını gerçekten çok istiyorum.
Ben bu ülkede barış olsun eşit yurttaşlık çerçevesinde bütün halklarımız dostça barış içerisinde yaşasın istiyorum.
Ben bu ülkede herkes inandığı gibi inancını yaşasın istiyorum
Ben bu ülkede eğitimin dincileşmesini değil çağdaş laik demokratik bir eğitim sistemi istiyorum.
Ben bu ülkede bütün halkların kardeşliğini istiyorum.
Ben bu ülkede hırsızlık yolsuzluk yoksulluk olmasın her vatandaş hakkını alarak mutlu huzurlu yaşasın istiyorum.
OHAL den kurtulmak demokratik bir ülkede özgürce yaşamak istiyorum..
Ben bu ülkede bu bayrak altında eşit yurttaş olarak ilelebet halklarımızın yaşamasını istiyorum
Çok mu şey istiyorum? Yanlış işler mi istiyorum? Taktir sizin