Türkiye 24 Haziran günü bir seçime gidiyor. Bu seçim CHP ve AKP arasında olacak. Yani CHP nin göstermiş olduğu aday ile AKP nin adayı arasında bu yarış olacak.
Onun için:
CHP bu seçimi kazanmak için ne gerekiyorsa yapmak zorunda.
CHP bu seçimi kazanmak zorunda.
CHP bu seçimi de Kaybederse halka söyleyecek bir tek sözünün kalmadığını da halka söyleyecek.
CHP bu seçimi kapı kapı dolaşarak kazanmak zorunda, yoksa sonu hiç iyi görünmüyor. Halkın arasına girme şansı bile kalmayacak.
CHP NE YAPMALI?
1-CHP anketler düzenleyerek seçimi kim ile kazanıyorsa onunla seçime girmeli.
2-Muhalefet’in 4 partisi ortak bir aday etrafında birleşmeli ve bu aday CHP den aday gösterilmeli.
3-Muhalefetin ortak aday her 4 partiden de oy alacak birisi olmalı.
4-Muhalefet halka ne yapacağını, neyi vaat ettiğini halka inandırarak anlatmalı.
5-Halk arasında oluşturulan suni ayrıştırmaların üzerine gitmeli ve 4 parti de ortak mitingler düzenlemeli.
6-İktidarın olumsuzluklarını halka anlatırken, kendi alternatif projelerini de halka anlatmalı.
7-Dün dündür, bugün bugündür gibi insan aklı ile alay edilmesini halka anlatmalı.
8-Dış politikadaki yanlışları halka anlatırken, devletin beka sorunu varsa bunların yanlış politikaları sonucu beka sorunu oluştuğunu halka anlatmalı.
9-Kamu mallarının satışını, işsizlik sorunu ve emeklilerin sorunlarının üstüne basa basa halka gidip anlatılmalı.
10-Muhalefet, göstereceği ortak adayı birinci turda kazanmak için çalışmalı.
Bu baskın seçim Türkiye’ye bir başkan seçecek. Bu başkan şimdiye kadar alışık olmadığımız bir başkan olacak. Parlamento büyük bir ihtimalle devre dışı kalacak. Her şeyi başkan belirleyecek.
Müslüman ülkeler arasında kısmen az da olsa demokrasi ile idare edilen ülke olduğumuzu iddia ediyorduk. Şimdi bu konumumuzu da yitirdik. Artık biz de diğer Arap ülkelerine benzedik.
Parlamentoyu işlevsiz hale getirdik.
Yasama, yürütme ve yargıdaki kuvvetler ayrılığını kaybettik. Kuvvetler birliği denilen antidemokratik bir yapıya dönüştük.
Kamunun bütün mallarının birilerine peşkeş çekilmesine göz yumduk.
Biz sadece sandığın önümüze konmasını demokrasi sandık. Oysaki sandık İran, Çin, Suriye gibi ülkelerde de vardı. Ama bunun adı demokrasi değildi. Kimse unutmasın ki:
Mısır cunta lideri %92 oy aldı
Suriye’de Beşer Esat %88’6 oy aldı
Saddam Hüseyin %99,98 oy aldı
Kenan Evren %93,6 oy almıştı.
Sandık demokrasi için sadece bir araçtır.
Demokrasi bir kurumlar rejimidir. Cahil halka demokrasiyi anlatamazsınız demokrasiyi yakalayamazsınız. Çünkü diktatörler hep kutsal değerleri kullanırlar.