Yeni Türkiye diye yeni bir kavram ürettiler. Sanki 2002 -2018 yılları arasında Türkiye başka bir Türkiye oldu. Bütün olumsuzluklar 2002 öncesinde kaldı. Türkiye demokrasi çıtasını yükseltti ve hızla ekonomik, sosyal, kültürel, hukuksal olarak yükseliyor. Aslında her şey dünden daha kütü durumda ama muhalefetin beceriksizliği yüzünde halk gerçekleri öğrenemiyor.
En önemli değerlerimiz olan Atatürk ve din, her gün biraz daha siyasileştirilerek yıpratılmaya çalışıyorlar.
Bunlara inan yok mu? Olmaz olur mu, inanmasalar bu kadar süre iktidarda kalabilirler miydi?
Şimdi gelin hep beraber uluslararası anketlere bir göz atalım.
Türk eğitim sistemi kalitesi World Economic Forum 2017 verilerine göre dünyada 101. Sırada yer alıyoruz.
En korkunç olanı PISA Direktörü Andreas Schleicher Habertürk gazetesinden Nalân KOÇAK’a verdiği röportajda Türk eğitim sistemi için “Öğrettikleriniz artık gereksiz” ifadesini kullanmış, ezberde iyi olduğumuzu fakat yaratıcılıkta kötü olduğumuzu vurgulamış.
Küresel Cinsiyet Eşitsizliği" raporuna göre 145 ülke arasında 130. sırada bulunuyoruz. Yani erkek egemen bir toplumuz.
Türkiye, "2017 Hukukun Üstünlüğü Endeksi"nde (Rule of Law), iki sıra daha gerileyerek 113 ülke arasında 101'inci sırada yer alıyoruz. Hukuk açısında bazı Afrika ülkelerinin de gerisindeyiz.
Kendimize göre bir demokrasi yarattık. Ama hiç kimse Türkiye demokratik bir ülke demiyor.
The Economist dergisinin Democracy 2015 raporuna göre Türkiye tam demokrasi veya kusurlu demokrasi olarak değil, bunların bir altındaki seviye olan “hibrid rejim” olarak tanımlanıyor…
Türkiye’nin aynı kefeye konduğu diğer hibrid rejimleri de görebilirsiniz. Raporun tamamı için tıklayın. Bu “hibrid rejim” statüsünün bir altında “otoriter” yer alıyor ve bundan daha kötü bir statü daha yok.
Birleşmiş Milletler İnsani Gelişmişlik raporuna göre Türkiye insani gelişmişlik açısından dünyada 72. Sırada yer alıyor.
Yine Dünya Ekonomik Forumu verilerine göre rekabetçilik açısından 140 ülke arasında 51. sıradayız.
Üniversitelerimize gelirsek, Times Higher Education raporuna göre, Türkiye’nin en iyi üniversitesi olan Koç Üniversitesi dünyada 250–300 bandında bulunuyor. Listede ilk 20’nin ondördü ABD’ nin üniversiteleri yer alıyor.
Aynı rapora göre ortalama Türkiye vatandaşı, her gün üç saatini sosyal medya ile, dört buçuk saatini ile bilgisayar ile geçiriyor ve her gün ortalama iki saat televizyon izliyor:
Ortalama 75,2 yıllık bir yaşam süremiz var, bu konuda 62. sıradayız.
En huzurlu ülkeler sıralamasında 163 ülke arasında 145. sıradayız.
Sağlıktaki kalite bakımından 188 ülke arasında 103. sırada yer alıyoruz.
Basın özgürlüğü konusunda 180 ülke arasında 151. sıradayız. Afganistan bizden daha yukarılardan gözüküyor.
Huzur ve güvenlik sıralamasında 163 ülke arasında 145. sırada yer alıyoruz.
Ölümlü iş kazalarında El Salvador ve Cezayir’in ardından dünya 3.süyüz.
Türkiye eğitime devamlılıkta 36 ülke arasında sonuncu, öğrenci becerileri konusunda ise 36 ülke arasında 33. Sırada yer alıyoruz
Bununla birlikte PISA skorlarına göre okuduğunu anlamak konusunda sonlarda yer alıyor çocuklarımız. Yani ezberciyiz ve okuduğumuzu anlamıyoruz.
Okuduğunu anlayamayan bir toplum ne yaratabilir ki: Bu sorunun cevabını hep beraber düşünelim.