İnsan Hakları Derneği Malatya şubesinin bu sabah kahvaltılı sohbet toplantısı vardı..
Güzeldi..
Anlamlıydı..
Dahası çocuklarını ve eşlerini 10 Ekim Ankara katliamında yitiren barış anneleri vardı!.
Herkes üç beş cümle konuştu, ben de dahil!.
Ancak sözün bittiği bir yer vardı, Önder Ata'nın annesi konuşurken!.
Daha fazla konuşmayayım, sözü ona bırakayım!.
"Çocuklarımız kan akmasın diye yola çıktılar ve bedelini canlarıyla ödediler!.Hem de halaya durdukları yerde!.Üç yıldır psikolojik tedavi görüyorum!.Çocuklarımızı katl edenler, sadece örgüt üyeliğinden komik cezalar aldılar!.Hakim bile cübbesini çıkarıp ' Kimden yana olduğumu şaşırdım' diyerek vicdanına değilde, taraf olduğu yandan tavrını koyarak itirafta bulundu ve ben hala çocuğumun düştüğü yerden kanıyorum..."
Sonra sevgili arkadaşımın eşi Havva Otur konuştu!.
Bir kez daha vuruldum, tenimin en ince yerinden!.O gün beraber gidecektik ve yanına oturmam için koltuk ayırmıştı!.Sonra çok önemli bir aciliyetten dolayı gidemedim!.O gitti ve bir daha gelmedi!.Ben ise hala buradayım, yaralı bir yürek, kırık bir kanat!.
Eyyy..Bu ülkeyi yönetenler!
Duyun!.
Sizin göreviniz duymaktır!.
Bir anne diyor ki " çocuğum halaya durmuşken vuruldu!."
Bilmem anladınız mı?
Bu ülkede kanı durdurmak çok mu zor?
Çok mu zor, halaya durmak?..
****************
UÇAK
Ülkede kriz var demek suç!.Krizin olmadığını Katar'dan devasa lüks bir uçak alarak ele güne ispat ettik!.Ömür boyu içini göremeyeceğim ve benim vergimle de alınan bu uçağın içi uçan bir cennet gibiymiş!.Adeta uçan kuyumcu dükkanı gibi bir şey!.
Bu uçakla ilgili tartışmalar kızışmışken, bizimkiler vaziyeti toparlayamayınca " Ne var kardeşim, Katar Emiri bunu bize hediye etti" dediyse de, baltayı iyice taşa vurdular!.
Ötekiler birden " Peki neyin karşılığında?" diyerek meseleyi iyice içinden çıkılmaz bir hale evirince, gündem değiştirip özellikle CHP'yi sazan balığı gibi oltaya çekmekte usta olan Reis "Ne oluyoruz,hele şu İş Bankasındaki CHP hisselerini hazineye devredin" diyerek yeni bir tartışmayla meseleyi küllendirmek için bilindik bu yöntemle tekrardan topu CHP kalesine yuvarladı!..
CHP bu golle uğraşırken , ciddi bir araştırmacı ve yazar takımı benim gibi ömürlerinden bırakın bu uçağa binmeyi, elini kaportasına bile süremeyecek!.Ancak o uçak havada süzülürken biraz bakacaklar, o da kısa süreliğine!..Sonra gözden yitip giden bu altın sarayın ardından yüzlerine iki şaplak soğuk su atıp, sadece yutkunacaklar!.
Geldiğimiz hal bu..
Ya gidişat?.
Sayın Cumhurbaşkanı diyor ya " Kim içeride fırsatçılık yaparda fiyatları yükseltirse, hesabı ağır olur" diye!.
Bakın ben buradan ihbar ediyorum!.
Pazarcı Ali iyi dostumdur ama, en çok kazığı ondan yi yi yor um!.Egede incir üreticisi para etmiyor diye ürünü yola dökerken, dün bu adam bana kilosunu on liradan verdi!.Bence yakın pazarcı Aliyi, içim yanarsa namerdim!.
Ya şu kel Şükrü' ye ne demeli?."Abe Vala tarla malıdır diye peştamalıyla parlatıp bana kakaladığı sera domateslerini kilosu beş liradan alıp sonra bir de evde yediğim tonca fırçanın hesabını kim verecek?.Kel Şükrünün postunu yüzün, söz meydan meydan dolaştırmazsam neyim?!
Hele şu bulgurcu Tevfik var ya?!
Siz onu bana bırakın!.Yalancı mendebur!.İthal Rus bulgurunu bize "Kendi tarlamın buğdayındadır" diyerek yıllardır kandıran bu adamın meğer bir avuç toprağı bile yokmuş!.
Üstelik geçen senenin üç katına fiyatını yükselterek!.
Hal böyleyken dün ucuz ve hiç zam yapmadan bizim yaylanın nohudunu geçen seneki fiyattan satan garibandan bir nevi katkı olsun diye üç kilo aldım!.Ağzım kulağımda evin yolunu tuttum!.Ucuz almışım ya!.
Ama adımımı kapıdan içeri atar atmaz, bizimki başladı!.
-Bu ne?
-Nohut!.ucuzdu, hem bizim yaylanın malı, içine iki de kuzu kaburga attın mı!.
....
Gerisi bende kalsın!..
Dün evde ki gardrobu bi yokladım!.Kilo almaktan kaynaklı hiç giyemediğim takım elbise ve ceketler!..Aldım bizim derneğe götürdüm, hani ihtiyacı olan biri giysin diye!.
Götürdüğüme bin pişman oldum!.En garibanı bile " Abi senin eskilerine mi kaldık?" demez mi?
Yediğim hakaretin bini bir para!.Bırakıp adeta oradan kaçtım!.
Büyük ihtimal çöpe atmışlardır!.Başkan " Kriz yok!" diyor ya!..
Bence de yok!.
*******************
HAKKIMIZ HELALDIR
İktidar nimetini bırakıp istifa eden AKP'li Ordu Belediye Başkanı Enver Yılmaz, giderayak " Hakkınızı helal edin" dedi!.Devamında " her şeyi kalbime gömerek" diyerek hatırı sayılır bir kalabalığın alkışlı tezahüratları ile evinin yolunu tuttu!.
Beyefendi Reisin talimatı ile koltuğu bırakan yedinci AKP Belediye Başkanı!.
Demokrasi böyle bir şey olsa gerek!. Halk seçecek, bir tek kişi işaret edip, " yürü, evine marş marş" diyecek!.
Tabi bu Başkanlar biat kültürü ile geldikleri için itiraz etmek gibi bir şansları yok!.Üstelik konuşmadan " İçine gömerek."
İnsanın merak edesi geliyor; acaba nedir içlerine gömdükleri?
Enver Yılmaz'dan öncekileri aynı şeyi söylemişti!.Hani bunların içini açıp bakmak lazım; acaba içlerinde ne var diye?
Gerçi o da benim işim değil, hazine avcılarının işi, onlar gidip baksın!.
Mesela Hukuk kavramının olduğu bir ülke olsa çağırır bunları, " Hele açın içinizi bir bakalım" der ve içlerinde ne var, ne yok her şeyi kamuoyu ile paylaşır!.
Şimdi Enver Bey, giderayak " Hakkınızı helal edin" diyor ya!..
Vallahi ben ettim!.
Hem de anamın ak sütü gibi!..
Yalnız ona tek bir önerim var; gelir gelmez kapattığın ve yüzlerce öğrencisini mağdur ettiğin bir konservatuar vardı!!
Hani diyorum o mağdurlardan da helallik alsan!.
İnanıyorum ki, onlar da sana haklarını helal eder ve içine gömdüklerine bir vicdan rahatlaması olarak garnitür olur!.
Güle güle Başkan!.
Hakkın lafı mı olur?
Helaldir, al götür onu da gömdüklerinin yanına!.