Son bir hafta içerisinde Malatya’mızda yaygın basını temsilen iki kurum Malatya da bir AKP organizasyonu ile diğeri CHP organizasyonu ile peş peşe programlar yaptılar.
Önce STAR gurubunu ve AKP organizasyonu ele alacak olursak gerçi ele avuca alınacak içeriği yoktu ancak yine de düşüncelerimi açıklamak istiyorum.
Bir star gazetesi çalışanı şahsımı arayarak Çarşamba günü Malatya da filan otelde “ STAR şehir buluşmaları “ kapsamında bir toplantı panel düzenlenecektir sizleri de aramızda görmek istiyoruz diye bir telefon aldım ve icabet edeceğimi telefonda belirttim ve gittim katıldım.
Sonradan öğreniyoruz ki AKP li Malatya Büyükşehir Belediyesinin davetlisi olarak ‘Star Şehir Buluşmaları’ kapsamında kente gelen Star gazetesi yazarlarının toplantısı imiş.
Programın adı İl İl Malatya idi ancak Büyük şehir belediye başkanı Hacı uğur polatın açılış konuşmasında yaptığı açıklamalar dışında hiçbir konuşmada açıklama da Malatya adı telaffuz dahi edilmedi etmediler.
Malatya Büyükşehir Belediyesinin hizmet ve yatırımlarını kapsayan daha çok yerel yönetimlere yönelik içinde reklam kokan ve tabir caizse “ keller körler birbirini ağırlar “ mantalitesi ile düşünülen ve yapılan büyük ihtimalle ekonomik durumu da büyük şehir belediyesince karşılanan bir nevi gezi programına Star Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Nuh Albayrak, AK Parti Ankara Milletvekili ve Star Gazetesi Yazarı Yalçın Akdoğan ile gazete yazarları Fadime Özkan ve Ahmet Kekeç katıldı.
Fadime Özkanın modaretörlüğünü yaptığı sözde tartışmalı panel de herkes her söz alan bazı açıklamalar yaptıktan sonra işin ucunu getirip Recep Tayyip Erdoğana bağlıyor ve reise bağlılıklarını ısrarla mutlaka laf arasında üç dört kez belirtiyorlardı.
İlk Konuşmayı STAR gazetesi genel yayın yönetmeni Nuh Albayrak aldı ve Türkiye de medya nın çalışmalarını ve son zamanlarda ki durumunu sözüm ona anlattı.
Kısa ve öz olarak..
Nuh Albayrak Medyanın zor durumda olduğunu binlerce medya mensubunun aç ve açıkta bırakıldığını yazılı basında birçok zorlukların yaşandığını gazetecilerin hapislerde çürütüldüğünü Türkiye de bir havuz medyasının var olduğunu söyleyecek değildi tabii ki….
O da zaten doğası gereği genel düşüncesi ve bulunduğu konum gereği de bunlara hiç girmedi girmesini de beklemedim çünkü o zaman çuvaldız önce kendisine batardı.
Nuh albayrak tam aksine halen daha birkaç tane muhalif gazete ve televizyon var bunlar acımasızca AKP iktidarını eleştiriyor bunlarında bir an önce tavsiye edilmesi gerektiğini ancak iktidarın demokrasi anlayışı!! bunların ayakta durmasını sağladığını hiç kızarmadan söyledi.
Kendisine kalsa birkaç tane kalan aslında çok da demokrasiden yana değil de ulusalcı Kemalist düşünen yazılı ve görsel basını alaşağı edecek, diğer bazı medyalar gibi
Ancak iktidarın demokrasi anlayışı ve hoş görüsü buna mani oluyor dedi diyebildi.
Nuh albayrak kendi kurumları gazete ve televizyonları ve diğer havuz medyasının birlik olduklarını her zaman Erdoğan ve düşüncesinin yanında olduklarını da ima etmeden geri kalmadı.
İkinci olarak sözü eski Devlet bakanı ve çözüm sürecinin en aktif aktörlerinden olan Ankara AKP milletvekili aynı zaman da STAR gazetesi yazarı Yalçın Aydoğan sözü aldı ve doğal olaraktan siyaset konuştu.
O da Erdoğan’a sadakatini belirterek onunla her türlü zorlukları aşacaklarını belirtirken onun bu ülkeyi en zor durumu şu günlerde iyice batar duruma getirdiğini hiç düşünmedi düşünmek istemedi. Y ada her zamanki gibi inkârcı politikalarını orada da sürdürdü.
Gönül isterdi ki çözüm süreci ile bazı açıklamalar yapsın ancak reis masayı yıktığı için o konuları unutmuş gibi hiç girmedi giremedi.
Son olarak Malatyalı Ahmet kekeç sazı aldı Malatya önemli bir şehir dedi ve bir takım işleri anlayışları anlatırken kendisi de içinden çıkamadı ki modaretör Fadime Özkan hanıma “ sorunuzu kaçırdım tekrarlarımsın “ diyerek zor durumda olduğunu itiraf etti. Neticede o da reisi kast ederek son üç yüz yılda böyle bir lider gelmedi görülmedi diyerek sözlerini bitirdi.
Her üçü de her cümlede Büyük şehir belediye başkana sevgi ve saygılarını belirtirken gerçekten AKP adına çok yağlı börekli kendi kendilerini ağırlayan bir toplantı ya da panel oldu.
HALK TV VE HALK ARENASI
Malatya da ikinci bir program da CHP tarafında organize edildi. Bilindiği gibi HALK tv CHP ne daha yakın bir medya kuruluşu ve onun başında da şu an en yetkili durumda yılların gazetecisi Uğur Dündar bulunmakta Uğur Dündar bu görevi ile birlikte ayrıca bu televizyonda HALK ARENASI diye de haftada bir gün program yapmaktadır.
Halk arena programı daha öncede Malatya da yapıldı ancak o zaman Uğur Dündar çok hasta olması nedeni ile katılamamıştı.
Neyse Cuma günü tam da Fenerbahçe – Galatasaray maçının oynanacağı saat olan 21 de Halk arenası az gecikme ile başlatıldı.
Halk arenasının konukları CHP genel başkan yardımcısı İstanbul milletvekili Aykut Erdoğdu, Tarihçi Yazar Sinan Meydan ve Malatya milletvekili Veli ağbaba.
Belediyeye ait bir salonda yapılan program gündüzden anonslarla duyurularda yapılmasına rağmen 700 – 750 kişilik salon tam dolmamış HER NE KADAR Uğur Dündar ve Aykut Erdoğdu safları sıklaştırmak dolu gibi göstermek iseler de arka taraflarda boşluklar var idi.
İkinci bir olumsuzlukta böyle bir organizasyonda CHP de 15 – 20 kişilik çocuk denilen yaştaki ve hiçbir siyasi bilgi birikimi olmayan sadece arkadaşlıklar kurmak adına bir araya gelen bir avuç çocuk yaştaki gençten başka gencin o salonda olmaması düşündürücü.
Salonun salonda bulunanların yaş ortalamasının 50 ile altmış ve üzeri olması CHP adına gerçekten çok üzücü ve de düşündürücü idi.
Sol ve sosyal demokrat olduğunu iddia eden CHP slogan olarak “ Mustafa Kemalin askerleriyiz “ den başka slogan yaratmamışlar ki içeri girdik o slogan program bitti o slogan.
Hâlbuki kendilerine yakışan biz demokrasinin özgürlüğün barışın askerleriyiz emekten ve insan haklarından yanayız demek çok da zor değil ama tabi özümsemediğin sözü söylemek sloganı atmak biraz zor.
Yine CHP 95 yıllık Cumhuriyetin sadece 10. Yılında bir marş yazmış birde İzmir marşı başka bir marşlarda yok olmamış ki hep bu iki marş söylenip temcit pilavı gibi dön derilip duruluyor
Uğur Dündar ın tecrübe ve kariyeri ile ve genç denilen çocukların “ Mustafa Kemalin askerleriyiz “ sloganı ile başlatılan konuşmalara önce Aykut Erdoğdu başladı ve bütün konuşması içerisinde iktidardan dert yandı.
Burada sormak lazım siz CHP olarak 11 – 12 milyon oy alan bir partinin genel başkan yardımcısı dert yanarsa sıradan vatandaş ne yapar.
Siz dert yanacak yerde değil dertlere çare bulacak yerdesiniz gücünüz yetmiyorsa karınca misali yok edilen sizinde çok savunduğunuz Atatürk ve Cumhuriyet için yola çıkardınız
Meclisi dokunulmazlıkları kaldırarak işlevsizleştirmişsiniz şimdi dert yanıyor ATATÜRK diyorsunuz. Atatürk e de Cumhuriyete de en çok zararı da siz veriyorsunuz farkında değilsiniz.
İkinci bölümde sazı Veli ağbaba aldı o da Atatürk dedi Cumhuriyet dedi başka demedi diyecektim ancak sonra işi genel başkanı Kemal kılıçdaroğluna ve onun askere giden oğluna getirdi yağlı güreş burada başladı.
Neymiş Kılıçdaroğlu bir çok tazminat ödeme mahkum olmuş bu nedenle aralarında para toplayacaklarmış kabul etmemiş bilmem nerede villası varmış satmış da borcunu ödemiş tüm bunlar olurken Velinin gözleri yaşarmışta falan da filan dan sonra sıra kılıçdaroğlunun oğluna geldi.
Bu zat gitmiş Sivas ta askerlik yapmış eli ayağı yanmış o arada Aykut devreye giriyor elleri hep çatlamıştı diyor bu durumları gören ağbabanın gözü yine çok yaşarmış vah vah vah falan filan
Hâlbuki daha dün iki askerimiz canımız soğuktan donarak can verdiler onlar ana baba kuzusu değil mi? Onlara hanginizin gözü yaşardı merak ediyorum.
Şimdi her iki organizasyonu karşılaştırdığımızda ikisin inde benzer tarafları çoook.
AKP hep Recep Tayyip Erdoğana biat ederek siyaset yaptığını beyan ediyor
CHP de Atatürk üzerinden Cumhuriyet vurgusu yaparak ancak Kemal kılıçdaroğlunu da unutmadan siyaset yapıyor. İkisinin de siyaset üretimden yana hiçbir düşüncesi yok
Peki, vatandaş bunlara göre siyasetin neresinde? Ne zaman vatandaşı siyasetin içine alacak onun sosyal siyasal ekonomik sorunlarını çözecekler o hiç bellide değil umurlarında da değil.
Ülke orta doğu batağına girmiş batmak üzere kimsenin derdi değil,
İşçi köylü memur emekli inim inliyor KHK ile haksız ihraç olanlar perme perişan Kürt sorunu ve aleviler inanç özgürlüğü eşit yurttaşlık temelin çözüm bekliyor vs vs vs
Bunların hiç birisi umurlarında değil
Ancak önümüzde 31 Martta yerel seçimler var kim kimin umurunda bakacağız göreceğiz ..