Ben çok yerde konuşurken söylemiştim, bir çok defa da CHP nin kimliksiz olduğunu yazmıştım..
Ne kadar doğru söylemiş ve yazmışım.
Ezanın "Türkçe" okunmasını Mustafa Kemal buyurmuştu.
Nedeni, herkesin bildiği dille ibadet etmesini sağlamaktı.
Son derece doğru bir yaklaşım.
Bilinmeyen bir dille yapılan çağrıyı nasıl anlasınlar, nasıl gereğini yerine getirsinler insanlar?
Nitekim Kur' an da Türkçeleştirildi. Çok da iyi oldu. Müslüman Türkler, dillerine çevrilen Kur'anı okuyorlar, anlıyorlar. Geregini yapan yapıyor yapmayan da yapmıyor. İşin günahı/ sevabı kişiye aittir.
Ben Ardahan Milletvekili Yılmaz Öztürk' ü tanımam. Hiç karşılaşmadım da.
Bir TV programında "Ezan kendi dilimize, kendi kültürümüze uygun olarak okunmalı" demiş
Kızılca kıyamet koptu.
"Vay sen nasıl Ezan Türkçe okunsun " diyorsun.
En çok da CHP'liler.
Popülist siyaset yapıyorlar.
Milletvekilini ihraç istemiyle "Disiplin"e yollamışlar.
Pekiii,
Mustafa Kemal Ezanı Türkçe okuttu.
Ona ne demeli?
Kur'anı Türkçeleştirenlere ne ceza verilmeli?
Ayrıca, Ezan kuranda yazılı bir dua veya metin değil. Birinin rüyasında öğrendiği bir ezberdir.
Ezanın sözlük anlamı; İlan yanı duyuru demektir.
Ezan namaza çağrıdır.
Namaz vaktinin geldiğini duyurur.
Muhammet;
Namaza çağrı olarak; Çan, boru çalmayı kabul etmemiş.
Ateş yakılmasını uygun görmemiş.
Bayrak dikme önerisini de sevmemiş.
Bir Arap'ın rüyasında ezberlediğini onaylamış.
Sesi gür olan Bilal-i Habeş'e okutmuş.
Ezanı ilk defa Bilal-i Habeş, Medine'nin en yüksek yerine çıkarak okumuş.
Ezan yüksek yerde okunur.
Yüksek yer denilince ses yükseltici " Gâvur İcadı aletler" akla gelmemeli.
Ezan daha iyi duyulsun diye Müslümanlar tarafından kabul edilen yüksek yer minaredir.
Şimdi amphlikatör denilen "gavur icadı ses yükseltici "ler "minarenin pabucunu dama attı"
"gâvur icadı ses yükselticilerinin kullanılmasına izin veren Diyaneti cezalandıralım mı?
Düşünüyorum;
Mustafa Kemal Ezanın Türkçe okunmasını buyurduğu zaman bugünkü CHP yöneticileri yönetimde olsalardı, Mustafa Kemal'i de partiden ihraca kalkışırlar mıydı?