Bugün okurlarımı yoracak uzun bir yazı yazmayacağım.
Tasavvufa göre;
Tanrı önce evreni oluşturdu.
Ardında ağaçları, çiçekleri, böcekleri, her türlü mahlûkatı yarattı.
Bir türlü tatmin olamadı.
Kendisine benzeyen bir şey yaratması gerekirdi.
Düşündü, düşündü kendine benzeyen insanı yarattı.
Bu felsefeye inanan olur, inanmayan olur. O ayrı.
Ben başka bir şeyi buna bağlamak istiyorum.
31 Mart 2019 pazar günü, yani 74 gün sonra Türkiye'de "Yerel Yönetimler seçimi" yapılacak.
Her ülkede olduğu gibi bizde de seçimlerin "adil" yapılmasını sağlayacak kurumlar var.
Türkiye'de o kuruma "Yüksek Seçim Kurulu" kısaca YSK denilir.
Son 15 yıl içinde yapılan seçimlerde adaletle bağdaşmayan seçimler yapıldı.
Adeta "Seçim güvenliği " yok edildi. Olup bitenlerin tümü YSK nın bilgisi , buyruğu ya da kararlarıyla oldu..
"Ana Muhalefet Partisi" CHP'nin yetkilileri;
"Seçmen kütükleri üzerinde oynanıyor, Oraya buraya seçmen kaydırılıyor. Bir apartman dairesinde yüzlerce seçmenin yazılı olduğu saptanıyor. Fakat YSK dan "çıt" yok" diye YSK kararlarına güvenmediklerini, tanımadıklarını açıklamışlardır.
MHP'nin "poker surat" genel başkanı;
"CHP YSK nın kararlarını tanımıyorsa seçime de girmesin" buyurmuşlar.
Emrin olur.
Bir buyruğu daha var "poker surat"ın.
Diyor ki :"Bin Ali Yıldırım İstifa etmesin yerine vekil bıraksın: Yani Seçime girecek Adliye mübaşiri veya Uzman onbaşı istifa etsin ama TBMM Başkanı istifa etmesin.
Düşünüyorum.
Tanrı kediyi fare yakalasın diye yarattı.
Ya şu "Poker surat" Bahçeli'yi ne iş yapsın diye yarattı,
Koca karılar gibi "laf ebeliği" yapsın diye mi?