Terörist, cenazesine katılmışlar.
Terörist, ailelerine yardım etmişler.
Terörist, aileleri ziyaret etmişler.
Teröristlerin, ailelerine ''değer aileleri'' demişler.
Yazdığım bu nedenler, Diyarbakır, Van, Mardin Belediye Eş başkanlarının görevden alınmasına nedenleri arasında yer alıyor.
Diyarbakır, HDP il binasının önünde çocukları, dağda ya da kayıp olmuş ailelerin eylem yeri haline geldi.
Bu ailelerin feryadına duyarlı olmak her yetkilinin görevidir.
Hiç haklı bir gerekçe, bir anayı çocuğundan zorla ayırmanın haklı gerekçesi olamaz.
Bir ananın feryadı, siyasi bir partinin propagandası olmayacak kadar kutsaldır.
Türkiye Cumhuriyetinin anaları kadar gözyaşı döken başka bir ülke yoktur.
Ülkemizde öyle analar var ki; bir çocuğunu askerde yitirmiş, bir çocuğunda dağda yetirmiştir.
Hiç kimse bu ananın yaşadığı acıları yüreğinde hissedemez.
Bu gün iktidar partisi, suç saydıkları gerekçeleri kendisi için kullanıyor.
Kayıp yakınlarını, polis eşliğinde sabahları getiriyor,
Akşamları polis eşliğinde götürüyor.
HDP, Türkiye Cumhuriyetin yasalarına göre kurulmuş 6 milyon oy almış '' legal '' bir partidir.
HDP' nin her yöneticisi, kayıp çocuklarını arayan ailelerin yaşadıkları acıları yaşamış kişilerdir.
HDP, bir komisyon kurarak, STK ları da yanına alarak gerekli adımları atmalıdır.
Bakalım iktidar, HDP kadar samimi?
Ahmet Türk ömrünün yarısını, bu topraklara '' barış '' gelsin diye adamıştır.
12 Eylül 1980 cezaevinde insanlık dışı uygulamalara rağmen barışı savunmaktan başka bir şey yapmamıştır.
Oturdukları yerde hiç kimse, ''HDP çocuklarınızı dağa gönderdi.'' diyemez.
Çocuğunuzu zorla ekmek almaya gönderemiyorsunuz.
Kayyumların üstünü kapatmak için insani değerleri kullanamazsınız.
Bu günlerde, TV açık oturumlarında HDP’yi nasıl kapatırız, tartışmaları yapılıyor.
Yapılmak istenen, HDP' yi nasıl siyaset dışı ederiz.
HDP, CHP ilk kezdir aynı çizgide olmalarında çok rahatsızlar.
Türk Annesinin, Kürt Annesinin gözyaşlarının rengi aynıdır.
Ateş düştüğü yeri yakar.
Hiç kimse o ateşi yüreğinde hissedemez.
Anaların gözyaşlarına boğulan bu topraklara, '' barışı '' nasıl getirmeliyiz.
Şunuda unutmamak lazımdır!
Siyasi partiler ve yöneticileri gelip geçicidir.
Bu ülkede, Kürtler ile Türkler hiç bir koşulda ayrılmazlar.
Hiç kimsenin siyasi emellerinin gücü yetmez.