Dünyada diktatörlerin hiç birisi demokrasi ile gitmemişlerdir.
Çünkü demokrasinin tüm kanalları kapalıdır.
Saddam Hüseyin, dönemine baktığımızda, ABD en büyük mütefiğiydi.
Irak, İran savaşında, ABD, Irak Ordusunun tüm silahlarını karşılıyordu.
Saddam Hüseyin, ABD sömürgesi olan Kuveyt'i işgal etmesi ile kendi ipini kendisi çekti.
ABD, Irak ordusuna verdiği savaş yardımı, kendini içte çok zor duruma sokuyordu.
Her dönem büyük eleştiri aldı.
Kuveyt, Orta doğunun en büyük petrol rezervine sahip bir ülkedir.
Petrolden en büyük pay, ABD şirketleri alıyor.
ABD, petrol elde gitmesin diye, Saddam ın fişini çekti,
ABD, '' Irak işgalini, demokrasiyi bahane ederek işgal etti.)
O gündür, bu gündür!
Irak halkı, Saddam'a rağmen eski günlerini arar oldu.
Bu işgal başta, Saddam tarafında büyük katliamlara uğramış, Kürtlere yaramış oldu.
Bölgesel Kürt yönetimi, ABD'nin kendisine müsaade ettiği kadar konuşacaktı.
Nitekim bu '' referandumda '' çok net bir şekilde ortaya çıktı.
Barzani ailesi, Kürtlerin elinde olan bölgelerdeki tüm yer altı ve yer üstü gelirlerin hepsine tek başına sahiptir.
Bölgesel Kürt yönetimi, kendi emrinde olan ve bölgenin savunmasını yapan'' Peşmergelerin '' aylıklarını tam vermiyorlar.
Halk varlıkla yokluk arasında kıt bir şekilde yaşıyor.
ABD'nin kendine verdikleri kadar özgürler.
Barzani ailesinden artan pay kadarı ile geçiniyorlar.
Saddam Hüseyin döneminden tek farkı, Saddam rejininim katliamlarına maruz kalmıyorlar.
Türkmenlere ve Araplara gelince onların kaderlerde, Kürtlerden faklı değildir.
Saddam döneminde, Araplar biraz daha rahtlardı.
Bu günkü gibi ciddi ekonomik sıkıntıları yoktu.
Türkmenlere gelince, bana dokunmayan yılan 100 yıl yaşasın misalidir.
Tekmenler, Saddam döneminde de ekonomik sıkıntıları vardı.
Emperyalistler sömürecekleri ülkelere demokrasi vat ederek girerler.
Kendilerine lazım olan yeraltı ve yer üstü zenginlikleri alırlar.
işgal ettiklere ülkelere demokrasi, insan hakkı yerini kaos gelir.
Başkasının sana verdiği özgürlük, gönüllü köleliktir.