Selahattin Demirtaş 26 Kasımda ciddi bir rahatsızlık geçiriyor; bilinç kaybı yaşıyor.
Tıbbi müdahale engelleniyor...
Ancak olay bir hafta sonra duyulup sosyal medyada büyük tepki oluştuktan sonra hasta haneye kaldırılıyor!
Hayatı devletin emanetinde olan birinin yaşam hakkı kasten ihmal ediliyor...
Bu pervasızlık, bu ülkenin önemli siyasi şahsiyetlerinden birine yapılıyor. Kimsenin siyasi rehine olduğundan kuşku duymadığı birine...
Sahi Demirtaş niye içerde?
Tabiî ki, “seni Başkan yaptırmayacağız” dediği için. Ve hala siyasi iradeye boyun eğmekte direndiği için.
Ahmet Altan niye içerde?
Çıktıktan sonra hala konuşma ve direnme iradesini ortaya koyduğu için.
Alpaslan Kuytul niye içerde?
O da yine Ahmet Altan gibi serbest bırakıldıktan sonra hala direnmeye ve konuşmaya azimli olduğunu gösterdiği için.
Ve daha birçoğu...
Eski AYM Başkanı Haşim Kılıç’ın da dediği gibi, hukuk açıkça siyasi öfkenin kılıcı haline getirildiği için..!
Ceza ve Islah Evleri, dünyanın her yerinde toplum için zararlı olan suçluların, toplumun güvenliği için toplumdan uzak tutulmaları ve ıslah edilip tekrar topluma kazandırılmaları için vardır.
Türkiye ise, istisnaları saymazsak, cezaevinde olanların dışarda olanlardan çok daha onurlu olduğu bir ülke.
Bugün bu ülke, en onurlu insanlarını maalesef cezaevi parmaklıklarının arkasında tutmaktadır.