Öncelikle tüm okuyucularımıza tüm Türkiye halklarına bu virüs illettin den dolayı geçmiş olsun diyor herkese tüm Dünya halklarına geçmiş olsun diyor en az hasarla atlatmamız temennimi yineliyorum.
Mart 11 den itibaren ülkemizde görülmeye başlanan bu illet çok kısa bir zaman da tüm ülkemize yayılarak büyük hasarlar yapmaya başladı.
Bu bir doğal felaket mi yoksa emperyal güçlerin kimyasal savaşı mı artık onu zaman içerisinde görecek ve anlayacağız. Ancaak ne olursa olsun tam bir felaket ve faciayı tüm Dünyada 184 ülkede yaşadık yaşıyoruz.
Bütün bunlar en acı şekilde yaşanılır yaşatılırken 2002 den bu yana bütün yaşamını özellikle seçim zamanlarında oy avcılığını mağduriyet üzerine kuran ve her dönemde kendisini mağdur gösteren bir olay yaratan AKP iktidarı bu kez de kendisine Kriz mağduriyeti yaşatmaya ve ondan oy adına mağduriyetler üretmekte olduğunu görüyoruz.
Her seçim döneminde yarattığı mağduriyetler serisini krizle devam ettirmeye çalışan iktidar ne yazık ki şimdi de insanların canı üzerinde ölüm ya da ölümler üzerinde Oytun oynamakta bütün hesaplarını bunun üzerine kurmakta.
Örneğin bu iktidar yine her zaman olduğu gibi ayrıştırmaya ötekileştirmeye insan canını ilgilendiren bir zamanda bile devam etmekte.
Herkesin her şekilde kriz döneminde halklara yardımcı olması gereken yer ve zaman da iktidar oy uğruna muhalefet olan bütün herkesin önünü kesmekte onların sağlık için halk için halkın içinde çalışmasına engel olmaktadır.
CHP bu ülkede geçen mart 31 ve haziran 23 seçimleri ile 11 i büyük şehir olmak üzere yerel seçimlerde %65 iktidar olmuş belediyeleri kazanmıştır.
Bu belediyeler kendisini seçen seçmeyen yöresinde halka hizmet için seçilmiş ve o makamlara gelmişler.
Özellikle bu can alıcı ve çok hızlı bir şekilde yayılan illet için daha çok halka hizmet etmek onlara sağlık hizmetleri başta olmak üzere her türlü hizmeti götürmek için kendi kendilerini parçalarken ne yazık ki önce mağduriyetlerden şimdi de kanlı krizden faydalanmak isteyen halkın sağlığını o anlamda pek de gala almayan iktidar bu belediyelerin önünü kesmiş her türlü zorluğu göstermiş göstermeye de devam etmektedir.
Başta İstanbul, Ankara, Adana, mersin, Antalya, İzmir, büyük şehir belediyeleri olmak üzere tüm belediyelerin çalışmaları engellenmiş yârdim la toplanan bankalarda ki paraları bloke edilmiştir.
Ben buradan açıkça söylemek isterim ki bütün bunlar CHP ne ya da o belediye başkanlarına yapılan bir eylem değil bunlar doğrudan halkın sağlığına yapılan vurulan darbelerdir.
Örneğin yukarda saydığım saymadığım belediyeler milyonlarca maske üreterek dağıtmak istemişler anında buna yasak getirdiler ancak kendileri maske dağıtacağız dediler ancak bunu yüzüne gözüne bulaştırdılar şimdide satılabilinir diyerek içinde çıkmak istiyorlar.
CB Ulusa sesleniş diyor ancak bakıyoruz sesleniş muhalefete oluyor. Muhalefet demokratik haklarını kullanarak kendilerine cevap vermeye çalışıyor bu kez de cevap vermeye çalışan siyasetçiler gurup başkan vekilleri hakkında tahkikat fezleke hazırlatıyorlar.
İktidar yanlısı yazarlar yandaş medya çıkıyor açık aleni bir şekilde muhalifleri hatta oy verenleri de dâhil ederek tehdit ediyor 50 kişiyi öldürecek mühimmat hazırladım hazırlıyorum meczup bir kişiyi görmüyor.
Bu iktidar demokrasi içerisinde oyla sandık marifeti ile gidecek diyen CHP İstanbul il başkanı hakkında hemen soruşturma başlatılıyor ve ifade vermeye çağrılıyor.
Haksız ve hukuksuz bir şekilde sadece şarkı türkü söyledikleri için ceza evine tıkılan ve bu nedenle Üç yüz küsur gün demokratik yargılanmak adına bedenini ölüme yatıran ve çıktıktan iki gün sonra demokrasi şehidi olan İbrahim Gökçek İn cenazesi Gazi Mahallesi cem evine getirilerek son uğurlama merasimi yapılmak istenirken başta bazı polisler olmak üzere dışarıda konumlanan faşist güruh tarafında Alevilerin kutsal mekânı olan cem evi basılarak taşlanıyor biber gazı ile dolduruluyor ancak bütün bunlar olup bittikten sonra bu faşist eylemi yapanlar yaptıranlar yine elini kolunu sallayarak aramızda dolaşıyor.
Düşünün ki bir vatandaş hâşâ haşa bir camiye taş atsa ya da cenaze merasimi sırasında biber gazı içeriye sıksa sonuç iktidar mensuplarınca nasıl karşılanır Allah göstermesin ne ya da neler olur? Düşünmek bile istemiyorum.
Sonuç olarak AKP iktidarı 2002 seçimlerinden bu yana mağduriyetlerle beslenerek bu güne kadar iktidar oldu hatta geçen yıllarda parlamenter sistemi değiştirerek partili cumhurbaşkanlık sistemini getirdi yani tek adam sistemi yerleştirilmeye çalışılıyor.
Şu zor günlerde hızla yayılan bir virüs zamanında da ortaya çıkan krizi kullanmak ve burada beslenerek 2023 seçimlerine taban hazırlanmaktadır.
Bu nedenle ülkemizin tüm halkı uyanık olmalı ve bu oyuna gelmemelidir.
Ne yapılmalı*
Şimdiden iyiden güzelden doğrudan yana çağdaş demokratik hukuk devletine özgürlükler ve barış için atak yapmak adına birleşmeli bütünleşmeli demokrasiden yana Cumhuriyet ilkeleri doğrultusunda Alevi Sünni Kürt Türk ermeni yezidi Arnavut Çerkez demeden birleşerek faşizmi yıkmak yok etmek için birleşmeli bütünleşmeli ittifakları genişletmeliyiz bunu da sandıkta göstermeliyiz.Başkada çaremiz yok zannediyorum
