Herkes Demokratik ya da Demokratik olmayan yöntemlerle bir
yerlere gelebilir veya seçilebilir. O yerin yasal yöneticisi, başkanı da olabilir.
Fakat önder olabilmesi için bazı özellikleri mutlaka taşıması gerekir.
Kimi Siyasi Partilerin, Sendikaların, Birliklerin, Derneklerin, Vakıfların,
Spor Kulüplerinin başkanlarını izliyorum, dinliyorum.
Başkan olmuşlar.
Tamam.
Lakin önder olamamışlar. Çünkü sadece günü kurtarıyorlar. Temsil etmekte oldukları kitleyi amaçlanan yere taşımak için gerekli olan;
Bilgi,
Donanım,
Tutarlılık,
Doğrultu,
Vizyon sahibi değiller.
Aklıma SUN USTA geliyor.
SUN USTA da kim?
Sun Usta, bir Çinlidir. Önemli savaş ustasıdır.
Derki; “Önderlik,
Zeka,
Güvenirlik,
İnsancıllık,
Cesaret ve
Kararlılık" ister.
Eski krallar insancıllığı ön plana çıkartırlardı.
Savaş sanatçıları, zekaya önem verirler. Çünkü zeka, planlama ve gerektiğinde değiştirme yeteneği demektir.
GÜVENİRLİK: İnsanlarda ceza veya ödül konusunda hiç kuşkuya yer bırakmamaktır.
Önder; Hak etmişse, en yakınını cezalandırmalı, sevmediğini de ödüllendirebilmelidir.
İNSANCILLIK: İnsanlara sevgi ve sevecenlik beslemek, sırtındaki yükün bilincinde olmak demektir.
CESARET: Duraksamaksızın zafere giden fırsatları ele geçirmektir.
KARARLILIK: Gerektiğinde sert cezalarla emrindekilerin arasında disiplin kurmaktır.
Salt zekaya güvenmek isyankarlığı
İnsancıllığa bel bağlamak zayıflığı doğurur.
Güvene saplanıp kalmak aptallığı,
Cesaretin gücüne dayanmak ise şiddete yol açar.
Her temsil yetkisine sahip olan, bu beş şeyi bilebilir fakat
uygulayan, kazanır,
ÖNDER olur.
Herkes bu beş koşulu bilebilir ama zorluğun ve uyarlamanın
ilkelerini derinden kavrayanlar,
ÖNDER olur.
Gerisi fasa fiso.