Her gün küfrediyorlar hem de ağız dolusu!
Üstelik açık, aleni ve de televizyon kanallarında!
Bunların toplamında sokaktaki çomara gün doğuyor ve buradan aldığı cesaretle işi ahlaksızlığın ötesine taşıyor!
Bir kadını ve üstelik bu ülkede Cumhurbaşkanı adayı olmuş bir insanın eşine iğrenç ötesi tehdit ve küfürler savuruyor!
Peki, ne olacak şimdi?
Güya bunu yapan sapığa göz altı kararı çıkmış!!
Umarım Hrant Dink cinayetinde olduğu gibi faille bayraklı pozlar falan çekilmez!
Çünkü bu hale getirdiniz ve gün boyu küfrederken birileri alçaklığın sınırlarını genişletti ve unutuldu gitti!
Onurlu bir kadına hiç bir karanız tutmayacaktır!
Sevgili Başak, bil ki hiç bir taş yıldızlara ulaşmaz ve senin o parlayan yüzün tüm kadınlar şahsında hepimizin onurudur!
********************
BİR TÜRK BİR KÜRT
Öncelikle bunları izliyorum diye tüm arkadaş ve okurlarımdan özür diliyorum!
Parsellenen bir medya bloğu var ve orada ki tek gündem HDP dir!
Orada bir yarış başlar ve en iyi kim küfür ediyor yarışıdır bu!
İşsizlik mi varmış, cari açık mı varmış, vatandaş geçim sıkıntısından intihar mı etmiş bunların hiç birinin önemi yoktur ve konu ile alakası olmadığı halde dümen HDP ye doğru kırılır ve bunların hepsi unutulur!
Çünkü oraya çıkarılanların zerre kadar bir gövdeyi idare edecek akılları yoktur! Mesela o canlı yayında birileri bunlara Türkiye’nin coğrafi konumunu sorsun, bilirlerse namerdim!
Ama bunlar milliyetçi ve vatansever! Coğrafi konumunu bilmedikleri bir ülkenin “ bir çakıl taşı dahi vermeyiz” gibi bir ezberletilmişlikle sadece ses tonlarını yükseltirler, gerisi keseye ne kadar para girdiğidir, ötesi zaten teferruattır!
Selahattin Demirtaş’ın bir siyasetçinin nasıl sorumluluklarının olduğunu ve bunu ince bir zekâyla nasıl örtüştüreceğini dünkü mesajında gördük!
Okuyanlarınız hatırlar, Pervin Buldan ittifaklarla ilgili bir açıklama yapmış ve bunun kimseye yararının olmadığı bir açıklama olduğunu burada yazmış ve eleştirmiştim!
Bu yanlış açıklamanın düzeltilmiş doğrusu Selahattin Demirtaş’ın yaptığı açıklamadır!
Ülkeyi rahatlatacak ve sorunların nasıl çözüleceğine dair kısa ve öz bir açıklamadır ki,bana göre ders niteliğindedir!
İşte dün bir televizyon kanalındaki konu bu dersti!
Metiner “ Kürdüm” diyordu ve Demirtaş’ı her sözcük ve harfte aşağılamaya çalışıyordu!
Bunu yaparken vücut dilinin devinimlerini anlatmaya gerek yok!
Bir diğeri “ Türküm” diyen Hakan Bayraktar!
Son derece nezaketli ve bu mesajın değeri üzerinde duruyordu!
Hata diğer bir Türk Öztürk Yılmaz, eleştirse de Demirtaş’a “ Sayın” diye hitap ediyordu!
Şimdi anladınız mı?
Bu sorunu Kürt’lerin kendi içindeki taşlar değil,
Aklıselim ve insani yaklaşıma yüzünü dönen Türkler çözer!
Mesele bu kadar!
Dün izlediğim bir Türk ve bir Kürt ten çıkardığım sonuç buydu!
KİMSE FARKINDA DEĞİL
Bazen mimikleriniz, vücut hareketleriniz, bakışlarınız sizi rahatlıkla ele verir ve bu işin uzmanları buradan kişilik analizleri yaparak insanları çözerler ve kısacası bu sessiz davranış biçimine “ vücut dili” denir!
Bir diğeri de konuşma dilidir ve buradan bir konuya dalanlar gerçek niyetlerini sözcük aralarında belli eder ya da ağzından kaçırırlar!
Bu işte de uzmanlar konuşulanın tümünden çok, satır aralarına odaklanırlar ve oradan işin aslına varırlar!
İşte bunların en iyi örneği Doğu Perinçektir!
Gençlik yıllarımızda bunun bir gazetesi vardı ve sürekli kimsenin rahat elde edemeyeceği ve devletin derin yapılarına ait belgeler yayınlardı!
En çokta MHP ile ilgili yasadışı faaliyetlerin olduğuna dair iddiaları vardı ve bunu ateşlice savunurdu ama ilginçtir MHP den hiç bir tepki gelmezdi!
İşte bu adam bir aralar “ 2000’ e doğru” diye bir dergi çıkarıyordu ve orada orduyu ağır eleştirerek “ benim Kürdüme kurşun sıkamazsın” diyordu!!
Şimdilerde devletin baş tacı olan bu adamın nasıl bir tehlike olduğunun kimse farkında değil!
Binde sıfır bilmem kaç karşılığı bile olmayan bir oyu var ve şu an devlet bunun ağzına bakarak kanal, kanal konuşturuyor!
Siz boşa konuşturulduğunu mu sanıyorsunuz!
Hayır!
Ruhuna Fatiha okutulan bu ülkenin olmayan bir demokrasisi vardı ve şimdi hiç bir iz kalmasın ve ülke bir teokratik yapıya dönüşsün diye çabalıyor! Belli ki şu an ki görevi bu ülkenin daha beterine yuvarlanması ve güçsüz duruma düşürülmesidir! Çünkü emperyalistler hiç bir zaman sömürü alanlarının gelişmesini ve canlanmasını istemezler!
Çünkü bu ağız dün akşam öyle şeyler söyledi ki anlayanların kanı donar! Anlamayanların ise,
ya işlerine geliyor, ya da bunun ne demek istediğini çözemiyor!!
Çünkü adam dedi ki “ ne millet iradesi, oy verenleri o kadar dikkate almamak lazım ve Hitlerde tüm Almanların oyunu almıştı ve ben Alman halkını, İtalyan halkını, bilmem kimlere saygı duymuyorum!”
Yani kısacası “ Yaşasın diktatörlük!” dedi!
Dedi!
Çünkü bu ülkede bir şeylerin alt yapısı örülüyor ve beyefendi kendisine verilen görevin son halkasını kapatmaya çalışıyor!
Yangın çıkınca bu tiplerin yanacak bir tek yorganı yok ve kendilerine yeni bir yol bulur, ateşte ellerini ovuşturup keyfini çıkarmaya çalışırlar!