Son günlerde ülkemizi ateşe saran bir provokasyonla karşı karşıyayız. Nedir bu ateşten gömlek sorunu Licede bir vatandaş askeri birliğin içerisine kadar girerek oradaki direğe tırmanarak Türkiye Cumhuriyetinin bayrağını indiriyor.
Öncelikle bilinçli planlı programlı bir şekilde yapılan yaptırılan Bayrak provokasyonunu şiddetle ve nefretle kınıyorum.
AKP hükümeti de bu provokasyonun zanlılarından biridir. İzmir’de egede Marmara da iç Anadolu da neden kale kol ya da karakol yapılmazda ilahi doğu ve güney doğuda yapılır ya yapılmak istenir bunu anlamak zor zaten bunu anlayan olayı çözmüş demektir. Bayrak olayı da bağlantılı bir olaydır.
Şimdi her şeyi bir yana bırakarak düşünün düşünelim.
Nefret ve kin söylemlerini artık bırakalım sakin ve mantıklı birleştirici olalım ayrıştırıcı olmak kolay ancak birleştirici olmak zordur ancak önemli olan zoru başarmaktır.
Duygularınızı yatıştırın, sadece mantık yürütelim derim.
Bir ülkede, yıllarca savaşın sürdüğü topraklarda, sıradan bir sivil, askeri bir garnizona girebilir mi?. Herkesin gözleri önünde bayrak direğine tırmanabilir mi?
Bu ülkede hemen herkesin dokunulmazlığı üzerine birlik sağladığı kutsal saydığımız kutsalımız bayrağımızı oradan indirebilir mi?
Haydi, birileri aklı evvellerden biri buna cüret etti diyelim ki elbette vardır bunu yapmak isteyenler, peki buna izin verirler mi? Kim izin verir ki?
Geçmişten bu güne linç kampanyalarının bir benzeri yine yaratılmıştır. Bu Kürt düşmanlığı ve linç girişimleri Türkiye toplumunun kendiliğinden hareketleri olarak ortaya çıkmamıştır. AKP dahil Türkiye’deki siyasi güçler tarafından bilinçli olarak tahrik edilmektedirler. AKP ve MHP milliyetçi söylemlerle toplumda bir şovenizm dalgası yaratıp bunu oya ve siyasi ranta çevirmeyi amaçlamaktadırlar.
Durun, bayrak indirildi diye tepki göstermeden önce bir düşünün bir düşünelim!
Bu kaçıncı provokasyon?
Bu ülkede din kavgası, mezhep kavgası, dil kavgası, bayrak kavgası kışkırtılarak insanlar birbirine kırdırıldı.
1970 yıllarında arkasında 1990 dan sonra bu ülkede neler yaşanmadı ki? 70 li yıllarda siyasi ve mezhep kavgalarda 6 – 7 bin kişi öldü arkasında 12 Eylülden sonra 30 yıl kirli bir savaş yaşandı 50 bin insanımız öldü öldürüldü17 binden fazla faili meçhul cinayetler halen açıklanmadı.
Malatya’nın belediye başkanı iki torunu ve gelini hunharca birileri tarafında gönderilen bombala ile param parça edilerek katledildi Malatya iki gün alevi Sünni çatışması yaşadı yağmalamalar yakmalar yıkılmalar oldu ancak o katliamın faili halen yakalanmadı yakalanmazda onu da yapanlar bu gün bayrak indiren de aynı yapı aynı anlayışın adamları yani provokatörler…
Kahraman Maraş katliamı, Gazi Olayları, çorum Sivas katliamları robos ki katliamları son olarak gezi olaylarında canlarını kaybeden gençler… Bunların hepsinin altında bir oyun var ve burada hedeflenen bu halkı birbirine düşürerek provokasyonlarla ortayı karıştırarak kurt dumanlı havayı sever örneğinde olduğu gibi dumanlı hava da avlanmak isterler istiyorlar.
Sırf, birilerinin lanet olası kasaları dolsun diye sırf birileri bir yerlere gelsin diye!
Sırf birileri yatak odalarında para sayma cihazlarıyla milyon dolarlarını istifleyebilsin diye!
Kedinin fareyle oynaması gibi, en kutsal değerlerinizle oynamalarına fırsat vermeyin! Vermeyelim
Kameraların, objektiflerin önünde büyük bir olgunlukla ve o an gerek bayrağın asılı yer olan askeri bölgede gerekse diğer güvenlik güçlerinin hiç birinden hiçbir tepki görmeden indirilen bayrak bu ülkeyi kardeşkanına boğmak isteyenlerin son oyunundan başka bir şey değil!
Gezi parkından, Lice’ye, ülkenin dört bir yanında aylardır atılan gaz fişekleri anlaşılan işe yaramıyor. Şimdi insanların üzerine gaz atılmıyor, insanlar gaza getirilmek isteniyor.
Değerlerinize sahip çıkın değerlerimize sahip çıkalım ancak hepim sizin değerleri üzerinden birileri sosyal, ekonomik, kariyer ve siyasi rantını kurtarmak istiyorsa lütfen buna da müsaade etmeyelim onun ortaya attığı oyuna da figüran olmayalım. Ve onlar için hiçbir değerin kutsal olmadığını da unutmayın.
Onların Tek korkuları sizsiniz! Vatandaşlardır onu bildikleri için de vatandaşı halkımızı başka yönlere yönlendirerek bu oyunda da görüldüğü gibi kardeşi kardeşe kırdırarak aradan sıyrılmaya çalışmaktadırlar uyanık olalım uyanık olalım bir kez daha da uyanık olalım provokasyona gelemeyelim tam tersine çevirerek bunu tezgâhlayanları teşhir edelim.
Bütün bu düşüncelerimle birlikte ben inanıyor ve tekrar ediyorum bu gün için ülkemizin üzerinde içerde ve dışarıda oyunlar oynanıyor.
Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları iki değerinin üzerinde hiç tartışma yapmaz yaptırmaz.
Bunlar 1- dini inançları 2- Milli değerleridir
Bu ülkenin insanları herhangi bir yerde Kuran ya da ayet okunduğu sırada orada o anda ne kadar insan varsa otomatikman hiç kimse susun susalım demeden dinine inancına olan saygıdan dolayı susar dinler, bir de istiklal marşı okunduğu zaman bütün Türkiye halkları o an oturuyorsa bile ayağa kalkar ve saygı duruşunda sonuna kadar bekler. O nedenle dini ve milli değerlerimiz ortaktır tartışılamaz dokunulamaz.
Bu gün konu milli bir konudur.
Bayrak bir ülkenin, vatanın sembolüdür bu nedenle de o ülkenin namusudur haysiyetidir.
Bu nedenle bayrağına saygılı olmayan kendisine de namusuna da haysiyetine de saygılı olmadığı olamadığı için sahip de olamaz. Yani bayrak tartışılmaz bayrak bütün vatandaşlar tarafında ortak paydadır ortak semboldür ortak namustur.
Türkiye Cumhuriyeti al yıldızlı bayrağında ki o allıkta benim senin onun herkesin atasının dedesinin kanının rengi vardır ve o kan üzerine düşen ay ve yıldız vardır.
Hiç kimse kimseden fazla o bayrağı sevemez çünkü o sevgi ortak sevgidir. O nedenle hiç gaza gelmeyelim hiç düşünmeden hareket etmeyelim hiç ülkede kaos yaratmayalım kardeşi kardeşe düşürecek provokasyonlara gelmeyelim.
Bir zamanlar bu ülkede Cumhuriyet yürüyüşleri bayraklarla yapıldı bu iktidar o zaman bayrak mayrak dinlemeden yürüyenleri tomalarla gaz yağmuruna tuttu. Bir zamanlar bu ülkede işçiler bayraklarla haklarını aramak adına yollara düştü yine bu iktidar bu işçileri biber gazı ile bayraklarını da tepeleyerek o grevleri durdurdu daha nice nice olaylar olurken bu bayrak sevgimiz bu hırçınlığımız bu kaos yaratan zihniyetler O zaman nerde idi gerçekten merak ediyorum.
Tekrarlamak gerekirse bizim bayrağımız bizim sembolümüz ve namusumuzdur.
Hiçbir güç bu ülkenin sembolü ile oynayamaz arada bu tür provokatörler çıksa da bunu akılcı mantıklı bir anlayışla çözeriz kimseye alet olmadan kendimizi hiç kimseye kullandırtmadan bu işi biz çözeriz yeter ki kimse arada şerefsizce hareketlerle kardeşi kardeşe düşürecek oyunlar içerinde olmasın ve bizimde halkımız vatandaşlarımız bu kirli oyuna gelmesin metanetle sabırla olaylara bakarak değerlendirme yapsın derim.