Mustafa Kemal Atatürk'ün "Kemalist İlkeler "i içerisinde kuşkusuz ki, en önem verdiği ilkelerin başında "laiklik" geliyordu.
Ülkenin koşullarının henüz hazır olmadığı bir aşamada dahi., çok partili düzene geçiş için sakınca görmezken, titizlikle ileri sürdüğü bir şartı vardı.
"LAİKLİK"
"Laiklikten asla ödün verilmemelidir."
Çok Partili Döneme geçilirken, Serbest Fırkanın önderliğini yüklenen Fethi Okyar Mustafa Kemal'in "Laiklik" hususunda taşıdığı hassasiyeti kavramış olacak ki, Kurduğu "Serbest Fırka" da laiklik ilkesini esas almıştır.
O nedenle Mustafa Kemal, Fethi Okyar’a yazdığı mektubunda şunları yazıyordu.
"Memnuniyetle tekrar görüyorum ki, laiklik esasında beraberiz. Zaten benim siyasi hayatta bir taraflı olarak daima aradığım ve arayacağım temel ilke "laikliktir"
Son yıllarda bu çağdaşlaşma ideolojisi adeta bir tarafa itilerek, toplumsal yaşamda, eğitimde, sağlıkta, adalette, güvenlikte tarikatlar, cemaatler, tekkeler, medreseler öne alınmıştır.
Yıllardır cemaat vakıflarında, açılan kuran kurslarında, dini vakıf ve derneklerin açtıkları yurtlarda kız, erkek ayrımı olmaksızın küçük çocuklara tecavüz edildiğini duyuyoruz, okuyoruz.
Bu olayların neredeyse tamamı yargıya intikal etmiş, birçok idareci, öğretmen, kurs hocası tutuklanmış. Bir kısmı ceza almış, bir kısmının da yargılanma süreci sürmektedir.
Son olarak Sakarya' da Uşşaki Tarikatının sübyancı sapık şeyhi Eyüp Fatih Şağban 12 yaşındaki kız çocuğuna tasallutta bulundu.
Bu sapıkları izlemekten toplum, bıktı, usandı, utandı ama sapıklar ne usandı ne utandı.
Bir Kuşkum var; Acaba bu sapıkların yaptıkları kepazelik dini ritüel olarak mı değerlendiriliyor?
Öyle ise facia.
Cübbeli Hoca diye ortalıkta şaklabanlık yapan Molla, "İslam’da Küçük çocuklarla cinsel ilişkide bulunmaya "Bademleşme" denir. Ama Laikler ve ateistler buna taciz hatta tecavüz der. Hâlbuki İslam da yer vardır. " demektedir.
Bursa'da suçüstü yakalanan ve yargılanıp ceza alan bir tarikat şeyhi "müridim zikir halindeyken ben onunla cinsel ilişkide bulunmazsam, tutuşur yanar" diyordu.
12 yaşındaki kız çocuğuna cinsel tasallutta bulunan Uşşaki
Tarikatının Şeyhi Fatih Sağben de Allah’ı suçluyor.
Diyor ki;
"Allah beni sınamak için 12 yaşındaki kız çocuğuna fiziksel yakınlaşmamın olup olamadığını görmek istedi.
Ben de nefsimi yenemedim. Kısa süreli bir temasım oldu. Bu olayın duyulmasına izin vermeyin. Dinsizlere fırsat vermeyin, beni ifşa etmeyin"
Yobazın ahlaksızlığına, şerefsizliğine bakın.
Halen "Beni ifşa etmeyin, dinsizlere fırsat vermeyin." diyebiliyor.
Bu yapılanları, yobazların dinsiz, Allahsız, imansız dedikleri
Bir Alevinin,
Bir solcunun
Bir sosyalistin,
Bir komünistin,
Bir ateistin yaptığını duydunuz mu?
Duyamazsınız.
Çünkü Onlar haysiyet ve şeref sahibidirler.
Yobazlar, sıkıştıkları yerde ya "Allah şahidimdir yapmadım
Ya da Allah beni sınadı, Allah beni şaşırttı" derler
Be yobazlar Tanrı sizin yalancı şahidiniz mi?