Yıllardır, Selahattin Demirtaş' ın dile getirdiği demokrasi platformu yada demokrasi güçleri ne anlama geliyor.?
HDP, Türkiyelileşme ile bu işe bir nevi başlamış oldu.
HDP 7 Haziran seçimleri ile bir adım atmış oldu.
Sayın Demirtaş her seferinde dile getirdi.
Ama bir türlü kitlelere anlatamadı.
Daha doğrusu zamanı olmadı.
Sayın Demirtaş'ın bahsettiği demokrasi ittifakı;
Demokrasi güçlerini bir araya getirmek için, lüx Otel lobilerinde bir metin altına imza atmak değildir.
Bu günlerde, Ayhan Bilgenin dile getirmek istediği bu olmalıdır.
Demokrasi güçleri değimiz kesim sadece, Kürtler ve Solcular değildir.
Ülkenin gidişatından rahatsız olan tüm kesimlerdir.
Bugün gerçek anlamda dindar olan kesimler geleceğe dair endişeleri vardır.
Bugün gerçek anlamda çiftçiler gidişattan rahatsızlar.
Bugünlerde işçilerin endişelerini, maden işçileri en güzel şekilde dile getiriyorlar.
İktidara yakın işçi sendikalarının sesi az olsa da çıkıyor.
Esnafın durumu zaten iyi değildi. Bu salgın ile birlikte iyice kötüye gitti. Birçok fabrika, iş yeri kapandı.
Her ne kadar, Ekonomi Bakanımız dolar ile işimiz yok dese de, Ticarette mal alımı kur üzerinde işlem görüyor.
Hal vaziyet böyleyken, iktidarın ayakta kalması muhalefetin beceriksizliği den kaynaklanıyor.
İktidarın ayakta kalması ya da gitmesi HDP ile mümkündür.
HDP baraj altında kaldığı zaman ya da seçimlere girmediği takdirde AKP iktidardaki yerini korur.
Muhalefetin diğer hatası da, Erdoğan'ı yıkmaya yönelik politika yapmasıdır.
Erdoğan'ın çevresi ve yakın dostları dahi Erdoğan'ın gitmesi için çalışıyorlar.
Hataylarında hayal edemeyecekleri ekonomiye Erdoğan sayesinde sahip oldular.
Erdoğan yerine kendilerini sağlama alacak birilerini arıyorlar.
Erdoğan'ı değil sisteme karşı çıkmak lazım.
HDP nin Doğuda, Kürt Partiler ile yaptığı ittifakı, Batıda Demokrasi güçleri ile yaptığı takdirde başarılı olur.
Demokrasi bloğunun görevi halklar arasındaki kültürleri kaynaştırmak tır.
Trakyalı tarım işçisinin sorunu ile Doğulu tarım işçinin sorunu aynı şeydir.
Batılı fabrika işçisinin sorunu ile doğulu fabrika işçisinin sorunu aynıdır.
Kültürel haklarda aynı haklardır.
Kürtlerin kültürel sorunların ile Karadenizlinin ile egelinin kültürel hakları aynıdır.
Demokrasi güçleri bu hakların dile getirmesi, ülkeyi bölmeye değil birleştirmeye gittiğini iyi anlatmaları lazım.
HDP ile Demokrasi güçleri bir araya geldiğinde, ülkenin sorunlarını vatandaşın yanına giderek anlattıkları zaman güçlü olurlar.
Kitleler ile birlikte hareket etmiş olurlar.
Demokratik haklar o zaman kendiliğinden gelir.
Çünkü iktidar halkın bilinçlenmesini istemiyor.
Bugün Medyanın % 95 ile 98 ni kendi elinde bulunduran iktidar bunu az görüyor.
Medyayı kullanamıyorsan, Vatandaşın ayağına gideceksin usanmadan anlatacaksın.
İyi Parti bu günlerde az da olsa yapıyor.
O cafcaflı lüx lobileri bırakın, sesiniz kaç tane medya kanalında çıkıyor.