Başlıktaki tespit Hermes’e aittir! Bana göre doğru olandır ve bu nedenle İbni Haldun’un “ coğrafya kaderdir” sözüne hiç katılmam! Çünkü sana bir kader biçilmişse, bu kaderi doğrularla örtüştürmek, karaktere ve cesarete düşer!
Geçmişte orta doğululukla ilgili makalelerimiz oldu! Dün bir arkadaş bu konu ile ilgili güzel tespitler göndermişti!
Bugün yazımın konusu da bu olacaktı!
Son günlerde ve daha önceleri ülkemizdeki sahtecilik, yolsuzluk ve benzeri bir sürü çürümüşlüğü günü birlik duymak artık sıradan bir hal aldı!
Ben şahsen bu konuları abartıldığı kadar olağan dışı bulmuyorum!
Eşyanın tabiatı budur ve bu tabiattan da çıkacak en doğru sonuçtur!
Çünkü biz bir orta doğu gerçeğiyiz ve bu gerçeği değiştirmek için çabadan çok, sahasıyla oraya benzemek adına var olan eksiklerimizi tamamlıyoruz!
Çünkü:
Ortadoğululuk, beynin yüzde sekseninin dinle örtülmesi demektir!
Geriye kalan yüzde yirmi, hükümsüzdür ve sadece bu yüzde yetmişin şamar alanıdır!
Döverler, söverler, öldürürler ve burdan kendi karanlıklarını yüceltirler!
Ortadoğululuk, yolsuzluk demektir ve bu yolsuzluk ikliminin baş mimarı despot yönetimlerdir!
Çünkü orta doğululukta hesap sormak yoktur!
Sormaya kalktığınızda hesap değişir ve siz hırsız damgası yemekle kalmaz, kimi zaman bedelini canınızla ödersiniz!
Cemal Kaşıkçı cinayeti bunun en bariz örneğidir!
Orta doğululuk bir kaba erkek zihniyetidir!
Bu zihniyette ev kadınlığı savunulur ve kadın doğal ev mahkûmudur!
Hal böyle olunca kadın sadece doğar ve ölür!
Yani yaşamak gibi bir şansı yoktur!
Bu kültürün en büyük ikiyüzlülüğü çok yalan söylemelerine karşın, sorsan hepsi “ yalandan nefret ettiğini söyler!”
Kendi mahallesinde namuslu gezme görüntüleri verirken, diğer mahallenin en büyük namussuzlarıdır!
Yurt dışına gittiğinizde açık ve aleni görürsünüz, Orata Doğu zenginlerinin yabancı kadınlarla yat ve lüks otel sefalarını!
Tabi Orta doğululukta bunun da kolay yolu vardır ve “ tövbe” edersiniz!
Tabi bu tövbe kaç kez bozulur, onu da yapanlara sormak lazım!
Orta doğulu yaşadığı karanlıkta kendisinin en en büyük ve en yüce ırk olduğuna inanır!
Çünkü karanlıkta kim büyük, kim küçük görmek gibi bir şansı yoktur!
Küfür ve şakaları belden aşağıdır!
Çünkü onlar insanın hala üst tarafını keşfetmemişlerdir!
İşte bu nedenledir ki başlar hep eşiktir ve sadece sırtları güneş görür!
****************
NE OLURSUN SUS
Bak Kemal!.
Senin bir proje olduğunu söylediğimde herkes bana “Bu adam sıyırmış” diyordu!.Hatta bir gazetede yazmak gibi bir durum hasıl olmuştu, sana olan eleştirilerimden dolayı “ Bu adam sivri dilli, olmaz” diyerek iş falan vermemişlerdi!.
Durduk yere ortaya bir kaset çıkardılar ve o güzelim Baykal’ı uçkurdan bir köşeye bırakıp, alel acele seni getirip CHP’nin başına koydular!.
Bu o kadar kolay değildi ama, proje sahipleri için peynir ekmekti!.
Gelir gelmez “ Ben Kürd değilim, öz be öz Türk’üm” dedin, olsun!.Kendini nasıl görüyorsan öyle ol, buna itirazım yok!.
Reis sana “Cibilliyetsiz” falan dedi, sen çıkıp “Evet kardeşim, ben Aleviyim, ne olmuş” diyemedin!.Bilmem Horasan’dan falan gelip, nereye gidip Anadolu’yu Türkleştirdik gibi hikayeler anlattın ama kimse yutmadı!.
Girdiğin her seçimi kaybettin ve orayı bırakıp gitmen gerekirken, bırak bunu aklının ucundan geçirmeyi, bir sonraki seçimi nasıl kaybederim diye akla hayale gelmeyen abuk subukluklarla insanların karşısına çıkıp “Kurt” işareti yaptın buna Bahçeli’nin cevabı “O işaret öyle değil, böyle yapılır” diyerek iyi bir uyarıydı ama, anlamadın!.Kısacası sana. Buradan ekmek yok
dedi anlamadın!.
Bak Kemal Bey!.
Seçimler var!.
Zaten ittifak yaptığın ülkücüler!.
Peki, “Demokrasi ülkücülerin olmazsa olmazıdır” demekte ne?
Bunu ülkücüler duysa vallahi seninle ittifakı keserler!.
Artık yüzün netleşti ve benim anlamadığım Reis neden sana habire dava açıp para alıyor!.
Ben olsam bırak dava açmayı Vallahi seni kesemden hatırı sayılır bir maaşa bağlarım!.
Çünkü sen gittiğin anda Reis bir daha iktidar yüzü göremez!.
Kendi partinde dahi demokratları tükettiğin için, gidip sağ adaylara sarılmışsın!.
Şimdi Ankara’da Mansura mecbur olmakla, Melih Gökçeke Mecbur olmak arasında ne fark var?.Bu adam kazandığında ilk işi nedir biliyor musun?.
İstifa edip, İyi Partiye gitmek!.
Sus artık!.
HDP’ nin ismini bile ağzına almıyorsun!.Koyduğun imza ile Vekilleri cezaevlerinde!.
Umarım HDP senin bu korkaklığına ve sinsiliğine alet olmaz ve kim kazanırsa kazansın, bana ne diyebilmeli, çünkü senin diğerlerinden hiç ama hiç farkın yok, hata fazlan var!.
Bu halk bu ülkede projeleri bir türlü sezemedi ve anlayamadı!.
Mesela Ecevit!.
Hani gençken gidip dağa taşa “Halkçı Ecevit” diye yazdık ya !.
İşte o Ecevit iktidardayken “Hayata dönüş operasyonunun” emrini bizzat vermiş ve katliamın durdurulması için her türlü girişimi red etmişti!.Erbakan bile diretmiş, söz geçirememişti!.Üstelik Erbakan Başbakan yardımcısı idi!.
Kısacası her zaman pirincin içindeki beyaz taş oldunuz ve dişimizi kırdıktan sonra ortaya çıkmanızın hiç bir zaman anlamı da kalmadı!.Çünkü ondan bile ders çıkaramadık!.
“Ülkücüler demokratmış!”
Aradım hatırı sayılır bir ülkücüyü!.
Gülmekten telefona cevap veremedi!.
Zar zor “ Yahu, boşver ne dediğini bilmiyor!”
Bence de!..
***************
DİPLOMA
-Diploması sahteymiş!
-Ortaokul mezunuymuş!
Daha neler, neler!
Adam işi biliyormuş ki gerçek diplomadan kaçmış!
Bu ülkede beş diploması olup, beş dil bilen onlarca insan tanırım!
Peki, nerede bunlar?
Söyleyeyim!
En iyisi tavuk döner satıyor. Diğerleri kafayı yememek için gazetelerin bulmaca köşelerini iki dakikada çözüp bir diğerine geçiyor!
Biraz eskiye gittiğinizde ve diplomanın itibar gördüğü yıllarda okuyarak hak edenler, şimdi belli bir yaşa geldiler ve kötüye giden bir gidişata “ bu böyle gitmez” dedikleri için, en büyük Devlet tarafından “ böcek, haşare...” ve bilmem daha hangi aşağılayıcı dille hakarete uğradılar!
Alın size diploma işte!
Aslında bir gerçek diplomalı avına çıktılar da sizin haberiniz yok!
Kafası çalışan bir çok diplomalı can havliyle yurt dışına kaçtı, kaçıyor!
Hamza gibi sahte diploma sahibi olanlar da içeri de kalıyor!
Çünkü bize bunlar lazım!
Diğerleri “ haşare, böcek!”
Gitmiş zavallı Hamza ile uğraşıyorsunuz!
Yani Hamza Baş danışman olmasa, siz mi olacaktınız?
Uğraştığınız şeye bakın!
Memleket tümden diplomasın kaybetmiş!
Dokunmayın adama, sahte de olsa adam da bir diploma var!
Üstelik ortaokul okuduğu da kesin!
Demek ki okuması yazması var!
Bu bize yeter!
Fazlası bizi bozar!
