ALTIN
 3.022,60
DOLAR
 34,3205
STERLİN
44,5531
EURO
 37,4161

 

Malatya da Alevi örgütlenmelerinin en önemli kollarından birisi olan “ ALİ KAPSI “ Derneği Çavuş oğlu mahallesinde çok yakın bir zamanda kurulmuş ve örgütlenmeye başlamış çok önemli alevi derneklerimizden bir tanesi.

Muhsin Topal Cengiz dedemizin başkanlığında kurulan ve bünyesinde yönetiminde çok önemli dedeleri alevi akil adamlarını aydın ve aydınlık saçan kişileri barındıran Ali kapısı derneği çok kısa sürede yaptığı çok önemli çalışmalarla çok önemli yol kat etmiş durumda.

Mahallede birlik beraberlik oluşturan bu tür demokratik inançsal derneklerin kurulmasına ve yaşatılmasına yardımcı olan bir Muhtarları var. Muhtar İsmail kurt oğlu hayatı demokrasi mücadelesi ile geçmiş bu uğurda bedeller ödemiş bir alevi dostu adam gibi adam. Çavuş oğlu mahallesi yüz yıllardır birçok inanca ve bir çok kültüre ev sahipliği yapmış demokrasinin laik demokratik hukuk devletinin olması oluşması için bağrında çok şehitler vermiş müstesna bir mahallemiz.

Bu günde Alevi kültürüne inancına hizmet etmek için bütün halkı ile muhtarı ile yola çıkmışlar. Başta gençlere Aleviliği tanıtmak olmak üzere Bu güne kadar asimilasyon ve yok etme politikaları yüzünde unutulan unutulmaya başlanılan Alevilerin dini ibadetlerini yaptıkları yer ve mekan olan Cem evleri ve CEM leri gündemde tutarak zaman zaman ibadet ederek ibadet şeklini ve ahlakını tüm alevi vatandaşlara çok önemli alevi dedeleri ile öğreterek başta mahalle halkı olmak üzere bütün Alevi vatandaşlarımızın takdirini kazanmış bir derneğimiz.

Başta da söylediğim gibi Muhsin Topal Cengiz dede saygın sevilen ve ocak sahibi bir dede.

Bu derneği kurarken ben iyi tahmin ediyorum ki hiçbir art niyet gütmeden düşünmeden sadece ve sadece önce Alevilere inançsal anlamda mezheplerini tanıtmak sonrada inançlarına sahip çıkmayı öğretmek onlara bu güzel çalışmada yardımcı olmak adına yola çıkmıştır.

Ticari olmayan özellikle Hak için yola çıkan örgütlenen dernekler halkın ve dernek üyelerinin aidatları ve bağışlarla ayakta durur.

Tabii özellikle “ALİ KAPISI “ gibi Alevi dernekleri kendi inanç ve ibadet anlayışından taviz vermeden onun dışına çıkmadan hazırlamış oldukları tüzük ve program dâhilinde gelir ve giderlerini dengeler öyle ayakta dururlar.

Aleviler taaa Kerbela dan bu yana bırakın örgütlenmeyi bir araya gelmekten bile sakınmışlar hep ikinci sınıf insan muamelesi görmüş hep ezilmiş hep asılmış kesilmiş aç susuz kalmış ezilmişler ancak hiçbir zaman ilkelerinde inançlarında düşüncelerinde taviz vermemiş hep dik durmuş bütün baskılara zulümlere rağmen dağda taşta en sarp yerlerde de olsa yaşamlarına bu güne kadar devam etmişler etmeye de devam ediyorlar.

Aleviler gördüğü baskı zulüm ve işkencelerden katliamlardan kurtulmak için çok ciddi anlamda mücadeleler vererek bu günlere gelmişler. Yukarda da söylediğim gibi Kerbeladan itibaren kesmeye başlamışlar katletmeye başlamışlar taaa Dersime kadar. Çok partili döneme geçişte Dersimde katledilişlerinin acısıyla o korkuyla o dönem Demokrat partiye oy vermişler işte Doğan Doğan dedeler o dönem Alevilerin oyu ile meclise gitmişler.

1960 darbesinden sonra ki anayasa da özellikle LAİKLİK ilkesinin öne çıkması ve 60 lı yılların sonlarına doğru SOL hareketlerin çok hızlı bir şekilde örgütlenmesi ile kendilerine sığınacak bir liman arayan Aleviler o günden sonra demokrasi ve laiklik ilkelerini hayata geçirecek ve artık katliamlarda kurtulacağına inanarak CHP nin tüzüğünde ve altı okunda olduğunu görerek Alevi orta yaş ve üstü o günün önce İsmet İnönü lü sonra da Bülent Ecevitli CHP nin laiklik ilkesine inanarak CHP de birleştiler. Gençlerde sol örgütlerde birleşti.

Daha sonra inandıkları CHP iktidarları ya da ortaklık dönemlerinde 70 li yıllarda önce Maraş katliamı, Malatya olayları, Gazi ve çorum olayları oldu. 80 li yıllarda zaten faşist 12 eylül darbesi solun ve Alevilerin üzerinde silindir gibi geçti nihayet 1993 yılında da çok büyük çoğunluğu alevi olan ozan, yazar, aydın, halk aşığı 35 canımızı SHP – DYP iktidarında yaktılar.

Bütün bunları ne için yazıyorum?

Aleviler için demokrasi ile birlikte olmazsa olmaz olan laikliktir. Peki, laiklik nedir?

LAİKLİK:, devletin, vatandaşlarıyla olan ilişkilerinde inançlara göre ayrım yapmaması ve ayrıca, herhangi bir inancın, özellikle de bir toplumda egemen olan inancın, aynı toplumda azınlıkların benimsediği inançlara baskı yapmasını önlemesi demektir.

Laiklik, din ve devlet işlerinin dolayısıyla siyasetin birbirinden ayrılması demektir. 

Peki, şimdi bu makaleyi yazmama neden olan konuya gelecek olursak…

Pazar günü saygı değer Muhsin topal dedemizin telefonda ısrarlı talepleri sonunda saygı değer dedemizin yapmış olduğu Çadır CEM evinin açılışına davet edilmiştik.

Dikkat ederseniz CEM evi açılışı olduğunu özenle ve altını çizerek belirtiyorum.

Tabii Muhsin topal dede bizimle birlikte bazı siyasiler dedeler ve mahalle halkını da doğal olarak bu açılışa davet etmişti. Buraya kadar hiçbir sorun yok.

Ancak ne zaman ki CEM evinin açılışı için açılış konuşmasından sonra orada bulunan bulunmayan ve sözüm ona laikliği savunan siyasilere söz verilince işin şekli de durumu da değişti.

Değerli Muhsin dede CEM evi Alevilerin ibadethanesidir diye sen de bizde bütün dedelerde duyarlı insanlarda yıllardır söyleyip duruyoruz hatta kendimizi yırtıyoruz.

Peki o zaman CEM evi açılışında neden niçin siyasilere siyasi konuşma hakkını neden niçin veriyorsunuz. Hani bizler laikliği savunuyorduk Camiye ve cem evine siyaset girmez girmemeli diyorduk hani bizim demokrasi anlayışımızda olmazsa olmaz olan laiklik en önde idi.

Olmadı sayın dedem. Ha bunu ilk olarak sizde yapmıyorsunuz. Daha öncede birkaç CEM evinde aynı filimi gördük. Oralarda da bazı siyasi zübükler laikliği savunduğunu söyleyen siyaset tellalları ha keza kalktılar konuştular.

Sayın ve çok kıymetli dedeler Alevilerin akil adamları bizler her zaman her yerde evrensel anlamda ki laikliği sonuna kadar savunmalı arkasında durmalıyız. Bizler bunu ihlal eder CEM evlerine siyaset sokarsak yarin birileri de Camilerde siyaset yaparsa hiç kimseye laf söyleme hakkımız kalmaz.

Bu gün CEM evlerinde siyasi konuşma yapanlar sadece o an orayı kullanarak orada siyaset yapmak için zaten oraya geliyorlar konuştuktan sonra da bir anda kayboluyorlar. O nedenle bu tür provokasyonlara gelmeyelim provokatörlere alet olmayalım.

Ali kapısı Alevilerin en kutsal kapısıdır. Bu kapıyı siyaset denilen çirkefe açmayalım o çirkefin içine düşürmeyelim hiç kimsenin hiçbir siyasetin adamı olmadan dedelerle cemlerle Aleviliği öğreterek yaşatacak her türlü çalışma ile bu kapıyı değerlendirelim.

Cem evine siyaset sokmayalım girmesine müsaade etmeyelim. Ali kapısını siyasetin kokuşmuş çürümüş kurumuş don vurmuş arka bahçesine açmayalım ve bu kutsal kapıyı kirletmeyelim

Dernek olarak kendi derneğinizin içerisinde siyasilerle görüşüp konuşabilir destek verir ya da vermeyebilir siyaset konuşabilirsiniz ancak CEM evinde asla ve kata siyaset yapmayınız yaptırmayınız yaptırmayalım

Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.