ALTIN
 3.022,60
DOLAR
 34,3205
STERLİN
44,5531
EURO
 37,4161

 

 

Başlık, Mahzuni Şerif’in, Aşık Veysel’in “ benim sadık yarim kara topraktır” türküsüne yanıttır!

               ”Tarihten sızarak boya giderim/ kafam kızar ise aya giderim/ neden sadık yarin kara topraktır” diye devam eder..!

Bizim de bu aralar kafamız çok bozuk!

Gitmediğimiz yer kalmadı ama olmadı!

Şimdi en müthiş yer ay!

Nerden akıllara geldiyse gerçekten şapka çıkarılacak bir fikir!

             Mesela yarın çıkıp “ biz iki bin yirmi üç dedik ama, hamdolsun ki daha erken gidip geldik ve tabi bu esnada Bay Kemal uyuyordu” deseler inanmayan olacak mı?

                  İnanmıyorum deseniz, “ o zaman git aya çık oraya basıp basmadığımızı gözünle gör de gel” derlerse ne yapacaksınız?

En iyisi inanmak ve hatta ateşlice savunmaktır!

Bence şu saatten sonra günü birlik aya gidip gelseniz hiç bir anlamı yoktur!

Atmosferi yok, suyu yok ve bildiğimiz bom boş bir taş, toprak!

Ruslarla, Amerikalılar başka amaçlar için yarışıp gittiler ve oraya zaten imzalarını attılar!

                Orada kuracakları bir uzay istasyonunun tek amacı var, düğmeye basıp dünyayı daha rahat yok etmektir!

Tabi bizim amacımız farklı!

Biz kadınları “ bile” götürmeyi düşünüyoruz!

Düşünün kadın konusunda nasıl bir devrim gerçekleştirmişiz?

                Onları “ saçı uzun aklı kısa, eksik etek, salladığı kuyruktan melek gibi erkekleri yoldan çıkarmaktan, bileye” taşıdık!

Müthiş bir taşıma!

Şimdi bu nankör kadınlar kalkar bu söze de bir bahane bulurlar! Yok, biz “ bile” değiliz diye!

Bence susun ve bu “ bile” ye dört elle sarılın!

Geldiğiniz nokta Şam’da tatlı, oturun keyfini çıkarın!

Düşünün Meclis’in altıda biri kadın!

Olacak iş mi?

Atatürk döneminde bile bu kadar yoktunuz!

Size o hakkı vermişti ama, size kıyıp Meclis’e taşımamıştı!

Çünkü o dönemler hala “ bile” keşfedilmemişti!

             Şimdi ulu orta günde üçünüz, beşiniz, boğazlanıp öldürülüyorsunuz ve bu konuda dünyada iyi bir sıralamanız varken daha ne istersiniz bilmem?

Bence, bu son “ bile” haklarınızın devrimidir!

Kıymetini bilin!

Yoksa “ bile, bile” güme gidersiniz benden söylemesi!

Zaten sokaklar nefes almıyor ve bu hastalık da cabası!

Erkekler dışarı, kadınlar içeri” demek iki dudağın arasındadır “ bile” siniz!

Dışarıya salınan bunca erkeği stres basar eve dönerlerse, sizi ben “ bile” kurtaramam haberiniz ola..!

***************

GİT MUHARREM

 

                Zaten “ gel buraya Muharrem” dediği anda, Muharrem’e yol görünmüştü ve biz o zaman bugünleri görmüş, “ bu Muharrem gider” diye de yazmıştık!

              Adamı Cumhurbaşkanı adayı yapmışsın ve kazanması yüksek bir ihtimal ama sen “ gel Muarrem” diyerek donsuz çocuk çağırıp eline kağıt şeker verecek gibi ayağa çağırıyorsun!

Bilmiyorsun ki bu çocuk mızıkçıdır ve hırsları vardır, rahat durmaz!

Seçimde neler oldu, neler döndü bilmem!

Bana göre mesele bir kaç kadeh viski değildi!

               Kim bilir belki fazla içiyorsun diye bir kulak büküldü ve bizimki çıkıp “ adam kazandı” diyerek zil takıp oynadı!

Kazanan adam bu işlerin piri!

Sen ise kalkmış subaylarla dans ediyorsun!

                “Adam kazandı” ama anlaşılan Muarrem mutlu değil, bir daha kazansın diye dönüp yuvasında ne kadar çer çöp varsa alıp kaçıyor!

                Bu durumda Reis tekrar kazanır ve muhtemelen Muharrem “ ne yapalım, devleti alıp gitti, şimdi elinden mi alalım” diyecektir!

Bu işler bu ülkede böyledir!

                Vekil olmak için hepsinin ağzında çıkan ilk sözcük “ vatan-millet için oraya gitmek istiyorum” benzeri sözlerdir!

                    Bakın, iddiaya giriyorum; eğer yüksek maaş ve ballı emeklilik olmazsa Meclis’e gidecek kimseyi bulamazsınız!

Sokakta insan kovala ki Meclis’e gönderesin!

Yani maaşları asgari ücret seviyesine çekin ve bu işte emeklilik yok deyin, görün bakalım kim Vekil oluyor!

               Şu an maaşlar ful, iki yıl Meclis’te uyudun mu yaşın ne olursa olsun ömür boyu da emeklisin, geriye ne kaldı?

              Geriye kalan ara sıra uyuduğun o koltukta karşılıklı bağırıp çağırmak ve ara sıra küfür edip hakaret etmektir!

            Tabi sonrasını biz taraftarlara bırakın “ ulan helal olsun, adam ağzının payını verdi, üstelik bir de alçaksın” dedi!

Gelsin çaylar, gitsin boşlar!

              Yalnız hakkını vermek lazım, bu kadar yüksek maaş ve ballı emekliliğe göre kavganın dozunu hep bir seviyede tutuyorlar ve beklenen taşkınlığı yapmıyorlar!

Hal böyle olunca işi dışarıda taşırmak gerekiyor ve Muharrem bu işe soyundu gibi görünüyor!

Gidişi Kemal Beyi son derece mutlu etmişe benziyor!

Zaten yüzde yirmi beşi garanti!

Gerisi teferruat!

Muharrem gelse ne olur, gitse ne olur?

****************

BU İŞ OLMADI

 

               Yani olacak iş mi, elin İnsanı bundan elli yıl önce aya gitsin, sen şimdi kalk “ bende üç yıl sonra gideceğim” de!

Vallahi de, billahi de hayal kırıklığına uğradım!

               Doğrusu Satürn’e gideceğiz diye beklemiştim ve ben bu heyecanla beklerken, bu ay’ da nerden çıktı?

Ben gelmiyorum, kim gidiyorsa gitsin!

Elin ayak bastığı yerde bizim ne işimiz olur?

                   Hem dünya lideri olacağız ve el alem bizi kıskanmaktan çatır çatır çatlayacak, “ ben aya gideceğim” de!

Gitmiyorum!

Gitmem!

Üstelik bu kadar müjde üst üste olur mu?

Nazar denilen bir şey var!

Göze gelirsek dünyanın kurşununu dökseniz, kem gözlere şiş işlemez!

              Yedi ceddimize yetecek gazı bulduk ve ilk arabanın icadından yüz bilmem kaç sene sonra kendi arabamızı yapacağımızı söylediniz, hani bu kadarı da yeter artık!

Varsa başka müjdeleriniz sakın ha!

Bu kadarı bize fazla!

               Yoksa hala atık su bedeli ödedikleri halde kanalizasyonu olmayan Eski köylülere bunları izah edemezsiniz!

Anlamazlar ki kanalizasyonla aya gitmenin farklı şeyler olduğunu!

Gelde anlat!

                 “ Buradakini yüz metre öteye taşımıyorlar, birde aya çıkıp oradan üstümüze edecekler” diye kafamızı şişirecekler!

Gerçi onları susturmanın yolunu aya gitmek üzere olan bir ülkenin rektöründen bu gün öğrendik!

“ Gece görevimizi yapar, sabah işimize gideriz” dedi!

Bence yüz yılın en büyük sözüdür!

Üniversitelerinde icad, mucit yok, bari okkalı sözlerin olsun!

Bu söz üzerine gece işlerinde mutlaka patlama olur!

                Mesela kıçını devirip yan yatan öküzlere dürtebilirler, “ kalk şu tarlayı sür, yarın hangi cehennemde işin varsa git gör” diye!

Öküz bu, ne kadar anlar ben bilmem!

Bir de başarılı insanlar için söylenirdi “ gece, gündüz çalışıyor” diye!

Rektörün bize salık verdiği de bu!

Bay Kemal ne anlasın?

Hemen “ dava açın” diye milleti olası iş güçten edecek!

Hiç bir zaman memlekete hayrı olmadı ki!

İki bin yirmi üçe kadar kim bilir daha ne müjdeler saklıdır?

Benim için en sürprizi nedir biliyor musunuz?

             Tüm günahlarımızın af edildiği ve cennetle müjdelenmemiz gibi bir şey olursa Vallahi balıklama atlarım!

Yoksa bu kadar günahı öyle aya giderek bırakıp kurtulma şansım yok!

Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.