1980 li yılların ortaları,1990 yılların da başında; Kendi ifadesiyle Allahtan görevli, Atatürkçü düşünceli, 1933 Kayser doğumlu, Teknik İnşaat Ustası Selahattin Yüksel; "Özal modeli serbest pazar zulmünü yok edeceğim" iddiasıyla "Yeni Bereketizm Demokrasisi Hareketi"ni başlatmıştı.
Merkezi Ankara İzmir (1 -2) caddesi idi. O civarda yaşayanlar veya iş yeri sahipleri anımsayacaklar.
Her gün alkışlar eşliğinde İzmir caddesine gelir BEREKETİZM HAREKETİNİ anlatırdı. Alkışlayanı, tezahüratçısı, balkonlarda, pencerelerde selâmlayanları çoktu
Doğrusunu sorarsanız, Telepati Selahattin Yüksel ne söylediğini bilmiyor, tezahüratçılar da bir şey anlamıyordu,
Keyif alıyorlardı.
Mehdi Telepati Selahattin Yüksel "Bereketizm" Hareketinin programını bir kitapçıkta toplamıştı.
Aşk olsun okuyana, aşk olsun anlayana.
Kitapçığından alıyorum.
"Yeni Bereketizm Hareketimiz demokrasisi ile sevgili milletimi bu çıkmazdan kurtaracağım. Toplumun ümit kaynağı olmak mecburiyetindeyim.
Para sistemini değiştireceğim. Türk lirasını esir olmaktan devole sisteminden kurtaracağım. Bu bir akıl yeteneğidir.
Türk Milletinin sevgili milletimin para barajı aşılacaktır.
Savunma sistemlerinde son teknolojiye önem vereceğim. Telepati robot devrine geçeceğim"
"Bereketizm Hareketi”nin programı uzun.
"Bereketizm Hareketi"nden sonra birçok hareket daha oldu.
Mustafa Sarıgül'ün tamamen Şişli Belediyesi gücüne ve Mustafa Sarıgül'ün artistik duruşuna bağlı "Değişim Hareketi", karabatak gibi bir çıkıyor bir batıyor.
Bir de Konsolos Hareketi vardı. Yerini yurdunu bilen var mı? Bir bilgi notuna ihtiyacım var. Bilgi verilirse çok memnun olurum. Konsolos Yılmaz Öztürk'ü çok merak ediyorum Hareketli bir yaşamı oldu. Nasıl Konsolos oldu., Tutsaklığı, ille de Milletvekili oluşu beni çok düşündürüyor. İlminden, irfanından da yararlanmak istiyorum Çok yetenekli (!) bir zat.
En Önemlisi Muharrem İnce'nin "Memleket Hareketi".
Çocukluğunda Yalova'da kendilerine ait elma bahçesinde kuş kovalarken, Memleket sevdası başlamıştı. O sevda gün be gün büyüdü, Bir tür "kara sevda" oldu. Hep Memleketi nasıl kurtarırım diye hayal kurar dururmuş.
Kendini CHP Yalova örgütünde bulmuş, İl Başkanı olmuş. Milletvekili, Grup Başkan vekili derken, Genel başkanlık aklına takılmış. Genel Başkanlığa aday olmak için parti hukuku gereği belli sayıdaki delegenin öneride bulunması lazım. Bu lazımiyetten ötürü Aday olma işi zora giriyordu. . Galiba bir keresinde olması gereken imzayı bulabildi. Bir kere de uydurdu. Aday oldu fakat Başkan seçilemedi..
"Kuş taşa değer" gibi denk geldi Cumhurbaşkanı adayı oldu.
O da Mehdi Telepati Selahattin gibi çok nutuk attı. Dinlendi, alkışlandı. Oy da verildi. Ama kime? Herkes inandığı partiye,
Muharrem İnce'yi bencillik sarmış gözüküyor.
Cumhurbaşkanlığı seçiminde CHP ye verilen oyların kendisine ait olduğunu iddia ediyor.
Bu iddialar Telepati Selahattin Yüksel’i hatırlatıyor.
"Ben Millet ittifakına çok yakınım. Bir ittifak olursa Millet ittifakı ile yaparım" diyormuş İnce.
"Be kardeşim sen millet ittifakında olan bir partiden kopmadın mı? İnanmadığın için koptuğun partiyle nasıl bir ittifak içinde olursun" diyen biri olmayacak mı?
En vahimi: Sosyal medyada yazılıp çizilenlerdir.
Şayet doğru ise; Muharrem İnce "CHP benim oylarımı bölmese önümüzdeki seçimde iktidar olurum" diyormuş.
Tam Telepati Selahattinlik bir açıklama.
Bir televizyon programında Gazeteci Deniz Zeyrek'in sorularına verdiği yanıtları da bana , Telepati Selahattin Yüksel'i anımsatmıştı
Bu Hareketlerin kaynağının CHP olması düşündürücü.
Ne kadar hareket varsa;
Doğuranı,
Doğanı
Doğurtanı vardır.
Doğuranı, doğanı biliyoruz.
Doğurtan kimdir.?
Doğurtan, İnce’nin ağzından çıkan her kelimeyi değerlendiren, ekranlara yansıtan; İktidarın, Sarayın, yandaş medyası olabilir mi?
Olabilir.
Bilmem "ne Cengiz oyunu" olabilir mi?
Çok yüksek olasılıkla.
"Yandaş veya saray medyası" muhalifin, ölümünü yazmaz, parmağını ekrana yansıtmazken "Memleket Hareketi" ile olan muhabbetinin nedeni ne ola?
Teslim olma yamukluğu mu?
Muhalifine teslim olanın başarılı olabildiğini duydunuz mu?
Veya
Bileniniz var mıdır.?
