Bu söz üstat Şair Hasan Hüseyin Korkmaz’gil’ e ait. Hasan Hüseyin 12 Eylül öncesi dökülen kanlar için bu dizeleri yazmıştı.
Kan kokusu insanı insan olmaktan çıkarır. Kan kokusu aklı değil, öfkeyi ön plana çıkarır. Kan kokusu fakir fukaranın çocuklarını ölüm tuzaklarına düşürür. İnsan olmanın gereği kanı kanla yıkamak değil, kanın üzerine bir avuç toprak atıp o kanın akışını durdurmak.
7 Haziran seçimleri yaklaştıkça toplumda bir kan tedirginliği zaten vardı. Herkes bir provokasyonun olacağını bekliyordu. HDP nin barajı aşması ile AKP nin 12 yıllık iktidarının arasında bir orantı olduğunu herkes biliyordu. AKP nin kolay kolay gitmeyeceğin de herkes biliyordu. AKP artık çıkar guruplarının arasında bir saadet zincirine dönüştüğünü ve iktidarda düşerse bu saadet zincirinin dağılacağını da herkes biliyordu.
HDP eş genel başkanı bir provokasyonun olacağını gittiği her yerde söylüyordu. Selahattin Demirtaş ,il başkanları toplantısında diyordu ki:”Bana bir şey olursa bu gemi limana varacak.” .Burada üstü kapalı bir suikasttan bahsediyordu. Bana bir şey olursa yola devam edin mesajını veriyordu.
11 Nisan günü beklenen felaketin haberi geldi. İki buçuk yıllık huzur ve güven ortamı bozulmuştu. Ağrı Diyadin’de, Tendürük Dağında çatışma ve 6 ölü. Altı tane gencecik can yok olmuştu. Altı eve figan düşmüştü. Hani barışmıştık. Hani analar ağlamayacaktı. Hani sözüm ona bir barış süreci vardı ve işliyordu. İnşallah kimse bu ateşi körüklemez de bu ateş burada söner.
Bundan sonra bu tür olaylar olur mu bilmiyorum. Ama toplumda AKP nin bir daha gitmeyeceği üzere kendini formatladığı inancı var. AKP gitmemek için her şeyi göze alacağını CHP yetkilileri AB yetkililerine de söylemişler. Bunlar seçimi kaybetmemek için her şeyi göze almışlar diyorlar.
Yapılan kamuoyu yoklamalarına göre AKP nin iktidarda kalması için HDP nin barajın altında kalması gerekiyor. Eğer HDP barajı aşarsa, AKP iktidar kalma çoğunluğuna bile kavuşamıyor. İşte bu tablo AKP yöneticilerini korkutuyor.
Peki, AKP neden korkuyor?
1-Trafoya giren kediden korkuyor.
2-17-25 Aralık yargılamalarından korkuyorlar.
3-Yaratılan Havuz medyasına akıtılan paranın kaynağının sorulmasından korkuyor.
4-Milletin anasına diyip de milletin sırtında trilyonların hesabının görülmesinden korkuyor.
5-Adamına göre çıkarılan ihale kanunlarında korkuyor.
6-Atamalardaki usulsüzlük ve adam kayırmacılığında korkuyor.
7-Gezide öldürülen çocukların hesabında korkuyor.
8-Suriye’deki iç savaştan taraf olmaktan korkuyor.
9-Anayasa tanımam diyen bakan ve bürokratlarından korkuyor.
10-İşinde edilen gazetecilerden korkuyor.
11-Suriye’deki mezhepçi politikalardan korkuyor.
12-Ergenekon ve Balyoz davasında üretilen sahte belgelerden korkuyor.
13-Milli Eğitim politikası ile kaybedilen kuşaklardan korkuyor.
14-Bir valiye git o gazeteciyi tutukla,vali efendim savcı deyince ,o savcıyı da tutukla,gerekirse kanun çıkarırız şımarıklığında korkuyor.
15-Uzun sözün kısası 13 yıllık keyfilikten,hukuksuzluktan,kanun tanımazlıktan korkuyorlar.
AKP nin korkuları HDP yi hep endişelendiriyor.Çünkü bunca korkuyla her türlü çılgınlık yaptırabilir.AKP lilere göre HDP mutlaka çatışma ortamına çekilmeli.Mutlaka marjinal gösterilmeli.Mutlaka barajın altında kalmalı.
Peki bu kör düğüm nasıl çözülecek? Bu kördüğümü başta Kürt seçmen,olmak üzere ötekileştirilen halklar çözecek.Çünkü Kürtler son Kobani olaylarından sonra rencide oldular.Çünkü Aleviler tamamen devletten dışlandılar.
Nasıl mı?
1-AKP li Kürtler Kobani’de AKP nin IŞID ın yanında yer Almasını içine sindiremediler.
2-Kobani’de ,Rojova’da IŞID ın eline geçen ,Kürt kadın ve kızların IŞID tarafında satılması onları rencide etti.
3-Kürtler, kişi başına düşen milli gelirin Marmara Bölgesi ile Güneydoğu Anadolu bölgesi arasındaki uçurumu artık sorgulayabiliyorlar.
4-Kürtler de artık dışlandıklarını ve ötekileştirildiklerinin farkına vardılar.
5-Diğer yandan Aleviler ve solcular bir an önce bu hükümette kurtulmak istiyorlar.
Aleviler de çok iyi biliyorlar ki AKP den kurtulmanın yolunun HDP nin barajı aşamasında geçer. HDP barajı aşarsa hem Kürtler, hem de Aleviler AKP nin zulmünde kurtulacaklar.
Yandaş basın çok tedirgin olmuş. TRT, CHP nin reklam filmini yasaklamış. Demiş ki hükümeti düşürmeye yönelik olduğu için biz bu filmi yayınlayamayız. Peki, bir ana muhalefet partisi seçime giderken mevcut hükümeti düşürmeyi savunmaktan daha doğal olan ne olabilir ki. Mevcut hükümeti düşürmeden nasıl iktidar olunabilinir ki. TRT bunu açıklarsa hepimiz de memnun olacağız.
