Hatırlarsınız HDP heyeti bir iktidar partisini ziyaret etmişti.'
Görüşme sonrası, HDP eski milletvekili, Sırrı Süreyya Önder tepkisini şu sözler ile dile getirmişti.;
''Bize dediler ki,Sizinle yan yana görünmemiz,Bize zarar verir.”
Bende onlara dedim ki!
Eş Başkanlarımız,
Ve vekillerimizle beraber,
Biz buradaki temsilciler,
Ve burada olmayan,
Yoldaşlarımız.
Bu ülkenin,
Bu toprakların.
En şerefli insanlarıyız.
Tarihin en aydınlık insanlarıyız.
Ömrümüz.
Faşizmle,
Zulümle,
Mücadeleyle geçmiş.
Mazlumun yanında,
Bir an olsun, ayrılmamışız.
Bizim yanımızda durmak, Kendini bilene, İnsan olana, Sadece şeref verir.''
HDP ile yol yürümekten korkanlar, yan yana görünmekten kendi kendilerini kandırıyorlar.
Korkuyorlar.
Maraş olaylarını yapanlarla kol kola giriyorlar.
Ülkücü işareti yapıyorlar.
Kanlı ellerine, kına yakanlar ile yan yana yürüyorlar.
Sivas olaylarına seyirci olanlar ile kol kola giriyorlar.
Roboski katliamına seyirci olanlar ile birlikte kol kola giriyorlar.
İttifaklar koruyorlar.
Seçimlerde % 1- 2 oy alanlar ile temasa geçiyorlar.
Seçimlerde % 12 oy almış, Türkiye’nin 3. partisi olan HDP görünmekten korkuyorlar.
Türkiye demokrasinin tek anahtarı olan, HDP ile yan yana görünmekten korkuyorlar.
HDP ile yan yana olmaktan rahatsız olacaksın!
Sonrada HDP, ''Cumhurbaşkanı seçiminde bize destek versin'' diyeceksin.
Bize destek verdiğini kimse bilmesin.
Bu nasıl bir siyaset ahlakı!
HDP' nin önünü barajlar ile kesilmesine seyirci olacaksın.
HDP nin belediyelerine kayyum atanmasına seyirci olacaksın.
10 binlerce seçilmiş, halkın iradesi olmuş yöneticilerinin siyasi rehine tutulmasına seyirci oluyorsun.
Eş başkanlarının ve milletvekillerinin içeri atılmasına yol açıyorsun.
Türkiye'yi açık bir cezaevine dönmesine neden olacaksınız.
Türkiye de rejimin değişmesinin en büyük sebebi oluyorsun
HDP, Türkiye de dilleri yüzünde, inançları yüzünde, kültürleri yüzünde zulme uğrayanların evidir.
Tabii ki zulüm edenler, zulme uğrayanlar ile yan yana gelemezler.
HDP nin çantasında haram olmadığı için yan yana gelemezsiniz.
HDP pudra şekeri kullananların partisi olmadığı için yan yana gelemezsiniz.
HDP mafya ile yan yana gelmediği için, siz HDP ile bir araya gelemezsiniz.
HDP nin 5 li ihale çetesi olmadığı için yan yana gelemezsiniz.
Özellikle Muhalefetin en büyük partisi olanı aklını başına almalıdır.
Duyguları ile değil, siyaset mantığı ile düşünmelidir.
Başını iki eli arasına alma ne yapacağına karar vermeli.
HDP olmasa bir hiç olduklarını bilmeleri lazım.
Bunun en büyük örneğini 31 Mart yerel seçimlerinde gördüler.
Türkiye halklarının 7 milyon oyunu almış bir siyasi iradeyi görmemezlikten gelemezler.
HDP çıksa cumhurbaşkanı seçimlerinde çekimser kalırsa ne olur?
Tepetaklak giderler.
HDP ye bunca haksızlığı yapacaksın!
Buna rağmen;
Türkiye’nin rahat bir nefes alması için,
Türkiye'nin üzerindeki korku bulutlarının dağılması için,
Türkiye’nin açık cezaevinden çıkması için,
Türkiye'nin beklediği demokrasiye, insan haklarına kavuşması için,
Türkiye'nin aydınlık yarınlara girmesi için.
Hepimizin gelecek nesillerin kaçmadığı, ülkesini terk etmediği bir ülke bırakmak için.
Ekonomik gelirin, 5 li çeteye akmadığı, eşit dağıldığı bir ülke için,
Umutsuz günlerin arkada kaldığı bir, Türkiye için
HDP, bu değerleri savunan herkes ile kol kola vermekten kaçınmaz.
Maalesef be değerleri savunan partiye her gün terör muamelesi yapılıyor.
Halkların kardeşliğini savunan yöneticilerini terörist inan ediyorsunuz.
El Nusra, Müslüman kardeşler, İŞİT gibi dünyanın tüm ülkelerinde terör örgütler listelerinde yer alan örgütlere terör diyemeyen kişilerin HDP ye terörün uzantısı diyemezler.
7 milyon seçmeni olan bir partiye terörün uzantısı diyemez.
Yöneticilerine terörist diyemez.
Korkmayın!
HDP ile yan yana görünmek sizi şerefli kılar.
Maraş Katliamı,
Roboski Katliamlarının
Yıl dönümleri içindeyiz.
Katliamlarının acısı ilk günkü gibi tazedir.
Beklenen adaleti bekliyorum.
Temennim odur ki beklen adalet bir gün gelecektir.
İnsanlık bu katliamları unutmamalıdır ki, bir daha bu katliamlar olmasın.
Yeryüzündeki bu katliamları yapanları lanetliyorum.
Aysel Tuğluk gibi hastaların durumu her gün daha kötüye gidiyor.
Hasta tutsakların biran önce serbest bırakılmaları ve tedavi altına alınmaları lazım.
Cezaevinde olan elleri kolları bağlı olan çaresiz insanların hayat güvencesi devletin sorumluluğundadır. İnsanların cansız bedenleri tabutlar içinde cezaevinde çıkmasın.
