ALTIN
 3.022,60
DOLAR
 34,3205
STERLİN
44,5531
EURO
 37,4161

 

Malatya gerek coğrafi olarak gerek stratejik bir bölgede ki il olarak gerekse siyaset olarak Türkiye’nin çok önemli bir il.

Malatyalı olmak Malatya da yaşamak Malatya’nın suyunu içmek havasını solumak bir ayrıcalık (dı).

Çok yıllar öncesine şöyle bir gittiğimizde Malatya’nın ayrıcalığını görür ve yaşarız.

Ne zaman ki Malatya da Malatya belediye başkanı merhum Hamit fendoğlu gelini ve iki torunu ile karanlık güçlerce katledildi. Bu vesile ile merhum Hamit ( Hamido ) Fendoğluna ve gelini ile iki torununa Allahtan rahmet diliyorum.

 O günden bu güne Malatya’nın kırılma noktasıdır.

Malatya doğunun batısı batının doğusu olması nedeni ile merkezi bir yerdedir.

Hamit Fendoğlunun katledilmesi ile günlerce Malatya yakıldı yıkıldı üç tane Alevi öğrenci beyler deresinde tren raylarında param parça edildi. Özellikle Alevi ve sol düşünceli esnafın dükkânları talan edildi. O güne kadar televizyon alamayan görmeyen çok ailelerin evleri antenlerle doldu öyle ki ayakkabıcıyı talan ederken biri kırmızı diğeri siyah ayakkabıyı alanlar sonradan anlatılmaya başlandı

Bu vahşet ve katliamları yaşayan Malatya’nın yerleşik ve kardeş halkı birbirinde ayrılmak dolayısıyla başka yerlere giderek kendi canını ailesini kurtarmaya başladı.

Malatya da Bir dönem çok sayıda binlerce Ermeni yaşarken tam da Hamido olayına yakın yıllarda ki tüm Türkiye de yaşanan terör olayları nedeni ile göç edip gittiler

Alevi halkının özellikle sanayicisi esnafı tüccarı kısaca ekonomik durumu iyi olanlar o yıllarda göç edip gittiler.

Sadece Aleviler değil ekonomik durumu iyi olan Malatya ekonomisine ve istihdamına katkı sunan birçok zengin terör nedeni ile Malatya’yı terk ederek batıda buldukları yerlere göçtüler.

Yine Malatya da yazan çizen kültürlü aklı başında bilge insanlarında büyük bölümü Malatya da göç etti.

Bütün bu oluşumların vahşetin yaşanması ile Malatya her türlü alan da güçsüz kaldı.

Çünkü o zaman doğuda ki kirli savaşta zorunlu olarak aynı Malatya halkı gibi canını kurtarmak adına bazıları da Devletin zorlaması ile batıya göç başladı. Bir kısmı buraya kadar nefesi yeten aç susuz gariban vatandaşlar Malatya da kaldı ve Malatya değişik bir toplum olmaya başladı.

Malatya da yaşayan insanların profili de şekli şemali de değişti.

Malatya’nın bu gelişmeler ile birlikte o soğuk suyu o güzelim havası ve bunlarla birlikte adamları da değişmeye dolayısıyla da bozulmaya başladı diyebiliriz.

Hâlbuki Malatya o dönem İsmet paşa gibi bir lider hem başbakan hem de Cumhurbaşkanı çıkarmış onlarca bakan çıkarmış kayısısıyla tüm Dünya ya ün salmış bir il iken ne yazık ki o günden sonra ayaklar baş olmuş ve bu güne kadar da bu denklem aynen devam etmektedir.

1980 de yapılan Faşist darbeden sonra Malatyalı Turgut Özal siyasette ben varım demiş ve dün geberen faşist cuntanın başına rağmen sözde demokrasiye geçiş döneminde yapılan seçimlerde birinci parti olmuş ve başbakan olmuştur.

Turgut Özal bir Malatyalı olarak Malatya’yı yerel ve atanmış olarak yönetenlere imkânlar tanımış ancak onlar beceriksizlikleri nedeniyle gereğini yapamamışlardır.

Turgut Özal aynı İsmet İnönü gibi önce bu ülkede başbakan daha sonra da Cumhurbaşkanı olmuş ve Malatyalıların ne kadar zeki olduklarını göstermiştir.

2002 yılına kadar Malatya da hep iktidar tarafı desteklenmiş ancak yatırım ve ekonomik anlamda hiç destek görmemiş her geçen gün siyaseten ve ekonomik olarak güçsüz duruma düşmüştür.

Her ne kadar Anavatan döneminde üç beş kişi köşeyi dönmeyi becermiş ise de genel anlamda sıfır çekmişiz.

Malatya da siyaset ve siyasetçi profili de her seçimde değişmiş.

Her seçimde genel merkeze ve genel başkana yakın kişiler seçilmiş ve hiç birisi Malatya için değil kendi çıkarları doğrultusunda çalışmış.

Tabii buna 12 eylül faşist anayasası da siyasi partiler ve seçim yasası ile %10 gibi ucube bir baraj sistemi ile seçimler yapıldığından her şey genel başkanın iki dudağı arasında olması neden olmuştur.

Neticede 2001 de AKP li siyaset başladı. Kurulduğu ve ilk seçime girdiği günden 2 kasım 2002 den bu yana 13 yıldır da AKP iktidarı var.

Malatya da her seçimde en az %60 – 65 oy alan bu partide şimdiye kadar başta il başkanları olmak üzere onlarca milletvekili seçildi.

Dünde (Pazar) günü sabah mevcut aday da olan iki milletvekili ve iki de yeni adayla bir otelde basın toplantısı yaparak “Destan Şehir Malatya seçim beyannamesi “ kitabını sözde bize tanıttılar.

Gerçekten tam bir komedi tam bir tiyatro. Yaklaşık çok önemli saydıkları 17 – 18 madde on yıldır söylenip yapılmayan bir o kadar da şimdi vaat edilen ve 2023 te yapılacağı söylenen vaatler

2002 Yılında bize on yıl sonrası yapacaklarımız diye söylediklerinin hiç birisi ortada yok şimdi de bize 2023 ü gösteriyorlar.

Tahmin ediyorum 2005 ya da 2007 yılında İstanbul da MASTÖB ün düzenlediği bir toplantıda o zamanın başbakanı Recep Tayyip Erdoğan “ Malatya da üç barajı bitirdik ( Şottik , Kapıkaya, Boztepe Barajları ) çok yakında açılışını yapacağız “ dedi. Bende sayın başbakan yanlış söylüyorsunuz çünkü o barajlara daha yeni yeni çalışılıyor” dedim.

İşte AKP klasiği böyle bir şey. Pazar günü yine epeyce tabir caizse bu klasikten dinledik ve bir arkadaşımızın kısa sorusu dışında soru da sorma fırsatı vermeden kapattılar. Aslında o kadar basın mensubu vardı ancak soru soracak kimsede yoktu bize de fırsat vermediler.

Son on yılımız AKP ne haddinden fazla destek verilmesine rağmen istenen değil yok denilecek kadar ekstra hizmet alamadık. Rutin Devletin ya da yerel yönetimlerin yapması bir şekilde görevleri olan işler hariç.

Peki, iktidar çalışmıyor hizmet yapmıyor halkın sorunlarını dile getirmiyor da muhalefet mensubu siyasiler görevlerini layıkıyla samimi olarak şov yapmadan yapıyorlar mı? Bence hayır

Birini al birine vur il başkanını al milletvekiline vur yine elde var sıfır..

Malatya da CHP bir zamanlar dört milletvekili çıkarırken şimdi bir ile yetiniyorlar bu dönem o da olur mu olmaz mı bilmem. Ancak dört yıldır mecliste olan biri var ve bu dört yılda Malatya adına ne yaptı?

 Türkiye milletvekilliğine soyunduğu için soruyorum Türkiye adına elle tutulur gözle görünür ne yaptın?  be vekil.

Ancak yaptıkların yaptırdıkların var bak

1 – Basın özgürlüğü dedin basına hakaret etmekten geri kalmadın. İl başkanı başta olmak üzere basın mensuplarına saldırmadınız mı?

2 -  yolsuzluk hırsızlığa karşı mücadele ediyorum dedin kendi ailendekiler imar yolsuzluğunda yargılanmıyor mu?

3 – Parti içi demokrasi dedin, Partide senin gibi düşünmeyen herkesi ihraç ettin küstürdün.

4  -  Recep Tayyip Erdoğan’ı eleştirdin… Yaptığın icraatlarla her alanda onu çırayla arattın

 

Hakkını yememek lazım bu ve bunlara benzer bazı anti demokratik olaylara cesur ve yürekli olarak katıldın hem de en ön sıralarda idin ancak demokratik hak ve taleplerde hiçbir zaman halkın yanında yüreklice cesur olarak durmadın duramadın.

Ayakların baş olduğu bir toplumda ortaya çıkan cesur yürekli olarak lanse edilenler ve kendini öyle görenler her zaman tartışılır. Çünkü onlar için birden Dünya tersine dönmüştür akıl dengesizliği başlar.  Güçsüz kapasitesizler kendilerini böyle bir dönüşümden sonra Doğal Olarak İşler Ters Döndüğü İçin kendilerini Güçlü, cesur, yürekli ve de tam kapasiteli görürler.

Aslında hiçbir zaman ne güçlü ne de cesur olmuşlardır olmaları da zaten mümkün değildir çünkü malın kumaşı zayıftır bozuktur dikiş tutması mümkün değildir.

Netice olarak son yıllara şöyle bir baktığımızda ayakların baş olması ile gerçekten Malatya da haddinden fazla cesur olmadan cesur olduğunu sanan yüreği kasapta alıp evde yiyen insanlar yetiştiği için insan profili bozulmuş ve son yıllarda ki gelişmelerde bozulmuştur.

Diliyor ve temenni ediyorum Malatya halkı 7 haziran da son on yıllarda yaşanan bütün olumsuzlukları anti demokratik uygulamaları genelde eki diktatörlük heveslilerini görür ve oylarını gerçekten cesur yürekli ve demokrasiden insan haklarından özgürlüklerden halkların inançları ve etnik yapısına saygı duyan halkın demokrasisinden yana olanlarla bir olur ve öyle kullanır.

Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.