Son yirmi yıllık süreçte bu toplum çok çetin ve karmaşık bir süreçte geçti. Bu süreç içinde toplum çok yoruldu. Toplum, bazılarının siyasi amaçları doğrultusunda ayrıştırılması ve çatışmaya çalışıldıysa da bundan fazla başarılı olunamadı.
Birbirine hiç benzemeyen altı parti 12 Şubat 2022 günü bir araya gelerek demokratik parlamenter sisteme geçişi konuşacaklar. Daha önce üzerinde anlaşılan bir metni topluma dekara edecekler.
İktidar cephesi bu birbirine hiç benzemez altı partinin bir arada olmasından çok rahatsızlık duymaktadır. Bunlara göre Türkiye'de sağ ve sol iki cephe vardır.
Sağ bizim tekelimizdedir. Biz de her zaman çoğunluk sağlayarak iktidarda kalacağız diye yapılan hesap tutmamıştır.
Evdeki hesap çarşıya uymamıştır. Birbirine benzemeyen 6 parti bir kurucu meclis oluşturmak üzere anlaşmıştır. İktidar ise neye uğradığını böylece şaşırmış, şaşkın bir halde ortada kalmıştır.
KURUCU MECLİS
Yirmi yıllık süreçte devleti ve toplumu oluşturan bütün kurumlar ya işlevsizleştirildi, ya da ortada kaldırıldı. Sonuçta anti demokratik bir yapı ortaya çıktı. İşte bu altı parti yeni bir Anayasa, yeniden devleti yapılandırmak üzere bir araya geldiler. Seçimlerden sonra bir kurucu meclis gibi çalışacaklarını söylemekteler.
Bu altı parti'nin yapacakları yeni anayasanın her şeyden önce meşru olması gerekir. Meşru olabilmesi için de bu kurucu meclis toplumun her kesimini temsil etmesi gerekmektedir. İşte bu altı parti toplumun bütün katmanlarını temsil ediyorlar.
Anayasalar bir ülkede vatandaşların temel hak ve özgürlüklerini düzenleyen, siyasi iktidarın örgütlenmesini ve iktidara karşı özgürlükleri güvenceye alan yazılı belgelerdir. Bu sebeple, böyle bir kurucu belgenin hazırlanması sırasında, sürece toplumun hemen hemen bütün kesimlerinin katılması ve temsil edilmesi gerekmektedir.
İşte bu altı farklı siyasi parti tanımı da tam bu kurucu meclis tanımına uymaktadır. Kamuoyuna sızdırılan bilgilere göre altı siyasi partinin öncelikleri şöyle olacak:
Muhalefet parti yetkilileri, yeni sistemde Cumhurbaşkanının kesinlikle tarafsız, yetkilerinin sadece devleti temsille sınırlı ve bütün vatandaşları kucaklayan bir cumhurbaşkanı olacak.
Parlamento eskisinde daha güçlü ve yetkili olacak.
Yasama, yürütme ve yargı birbirinden ayrılacak.
Yargı tam bağımsız olacak.
Akademik özgürlüğün sağlanacak.
Basın özgürlüğü sağlanacak.
Siyasi etik yasası seçim kanunu, siyasi partiler kanunu çıkarılacak.
Muhalefetin hazırladığı yeni sisteme göre Meclis'in kontrol ve denetim yetkisinin güçlendirildiği öngörülüyor. Bütün harcamalar Sayıştay denetiminde olacak. İhaleler şeffaf bir şekilde yapılacak.
İşte bu altı farklı görüşteki siyasi partiler yeniden yapılandırma çalışmaları yapacak. Anayasayı yeniden yapılandırarak kurucu meclis işlevi görecek.