Kimse çıkıp bana Amerika güzellemeleri yapmasın!
Yaptığı anda yaşadığım ülkenin boynu darağacında vurulmuş gencecik fidanları aklıma gelir!
Bir toprak evde sağ alınacaklarken tankla, topla imha edilen otuzlu yaşları bulmayan çocukların taşa, toprağa karışmış etleri gelir!
NATO denilen yılanın başı Amerika, bütün üye ülkelerin en derinine sızarak istediği gibi at oynattı ve kim kendisine “ defol “ dediyse yerli işbirlikçilerinin eliyle acımasızca koparıldı ve o kirli emelleri hala devam ediyor ve üye ülkeler, devlet mantığından çok, çete mantığıyla halklarına kan kusturmaya devam ediyor!
İsrail’e karşı dik duran Irak, Libya ve son olarak da Suriye’yi güç olarak haritadan sildiler ve bu ülkelerin toprakları da şimdi sırtlan dansına dönmüş!
İran’da şah rejimini değiştirip, molla rejimini getirenlerde bunlardır ve o mollalar biraz diri durunca onları da ekonomik ambargolarla zayıflatıyorlar ve yiyecekleri günü bekliyorlar!
Dünyada karşı güç sadece Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliğiydi ve o birliği Gorbaçov eliyle darma dağın ettiler!
Sonra ne kadar kirlilik varsa bulaştırmaya başladılar!
Amaç, Rusya’yı tek ve zayıf tutmak ve dünyadaki hâkimiyetini tek ele düşürmek!
İşte bundandır ki dağılan Sovyetlerden sonra bağımsızlığını ilan eden ülkeler birer bir er Amerika’nın radarına girdi ve ortaya çete devletleri çıktı!
Ukrayna bunların başında gelir ve bir mafya, kara para üsü ile birlikte kadın bedeni yağmalama alanı haline getirildi!
Ukrayna’yı NATO’ya üye olsun diye ikna etmişlerdi ve bunu sezen Putin bu planı devre dışı bırakmak için sonunun nereye varacağını tahmin etmediği bir savaşa girdi!
Aslında bu savaşı Putin değil, Amerika başlattı ve orada ölen her askerin, sivilin katili Amerika’dır!
Burada sakın bir savaş haklılığı çıkardığımı düşünmeyin!
Savaşın izahı yoktur ve nefsinize yönelen savaşlara karşı direnmek hariç, her savaş kirlidir ve destek veren daha da kirlidir!
Şimdi bakıyorum da canavar ve destekçi ülkeler Ukrayna’ya ha bire silah desteği ve yığınağı yapıyorlar!
Bu silahlarla tarla sürülüp, ekin mi elde edilecek?
Daha çok ölmek ve öldürmek içindir bu silahlar!
Bizler “ savaşa hayır “ dediğimiz için yargılandık iyi mi?
Ya şimdi?
Spor kulüpleri ellerinde pankartla “ savaşa hayır “ diye çıkıyor!
Vay benim güzel ülkem; ne olur, ömründe bir ayarın olsun ve senin bu ayarsızlığın yüzünde gün görmemiş bir ülke vatandaşı olarak geldim ve gidiyorum, en çok ona yanıyorum!
****************
BUYUR BURDAN YAK
Her zaman söylerim “ biz hangi ağır günahı işledik ki Tanrı bizi böylesi güzel bir coğrafyada cezalandırıyor” diye!
Sonra biraz tarih ötesine, Osmanlı’nın kuruluşundan bu güne olan serüvene bakıyorum ve toplamda Tanrı’nın yine de merhametli olduğunu bize az bir ceza ile ders verdiğini görüyorum!
İmparatorluk ayakta durmak için baba, oğul, kardeş ayırt etmeksizin kellesini vurmuş, boğmuş, zehirlemiş ve ayrıca akla hayale gelmeyen işkencelerle insan feryadını arşa çıkarmış!
Eh, onlar gidince devamı sözüm ona cumhuriyet gelmiş ve bu yüz yılda nelerin yaşandığını yazsam buraya sığmaz ve siz daha iyi anlayasınız diye “ En derin yüz yıl “ diye bir kitap yazıyorum ve o kitapta neden bu hallere geldiğimizi net olarak göreceğiz!
Gelelim bu güne; demokrasi ile uzaktan yakından alakan yoksa geldiğin koltuğu bırakmadığın gibi, seni oradan almak da en az bi otuz yıl sürüyor!
Şu an ülke yönetiminde söz sahibi olan üç partinin başkanlarına bakın, bana hak vereceksiniz!
Bunları oralara getiren halk topluluğu, onların dalga geçme arenasıdır ve nitekim baktığımız da eksik bile söylüyorum!
Birisi çıkmış elinde iki rakamla bize siyasi derinlik çiziyor!
Ya Kemal Efendi?
NATO’nun bölgede demokrasi bekçisi olduğu babında benzer sözler ediyor ki, hani insanın kolundan tutup “ kardeşim, git evine otur, senin ne işin var buralarda” diyesi geliyor!
O, NATO denilen yapının bir de “ gladyo su” var ki tam demokrasilik ve o Gladyo bu ülkenin en zeki gençlerini dara çekince, geriye bunlar kaldı ve şimdi bize kandan demokrasi masalları anlatıyorlar!
Şimdi kar kapıya dayandı ve NATO dünyanın canına okuma senaryoları üretirken, bir diğeri Rusya!
Rusya bu işlerin kararlı kurdudur ve gözüne kestirdiği avı asla affetmez; kurbanını yer ve ağzına bulaşan kanı da kime yalatacağını iyi bilir!
Onu, bunu bilmem Kulli dayı “ kargalar dağda kavga eder, gelir benim mısır tarlamda barışırlar” demişti!
Kulli dayı öleli yıllar oldu ve sanırım kargalar kavgaya başladı bile ve bizimde kavgaya yakın mısır tarlamız var!
Ne dersiniz; tarlamızda demokrasi şölenine hazır mısınız?
