Yıl 1995, tarih 11 Temmuz, Ankara Ulus'ta 100. Yıl Kültür Merkezinde, emekliler uzun süredir devam eden sendika kurma hazırlıklarını tamamlamak ve kuruluş dilekçesini Ankara Valiliğine vermek üzere bir aradalar.
Yazın ortası, hava oldukça sıcak ancak emekliler ilerlemiş yaşlarına rağmen hararetli konuşmalarla, "İş hayatından emekli olmak hayattan emekli olmak değildir. Çalışma hayatında verdiğimiz mücadelelerde edindiğimiz birikim ve deneyimlerimizi emekliliğimize taşıyacak ve mücadeleden asla emekli olmayacağız" diye haykırıyorlar.
Evet, bu toplantı bugüne kadar yapılmış olan hazırlık çalışmalarının harmanlandığı, hazırlanan program ve tüzük taslaklarına son şeklinin verildiği final toplantısıydı.
Tüm tartışma ve değerlendirmelerden sonra,
TÜRKİYE DEVRİMCİ İŞÇİ SENDİKALARI KONFEDERASYONU (DİSK) öncülüğünde süren çalışmalarla hazırlanmış olan sendikanın ilkeleri, programı ve tüzüğü kabul edildi. Hazırlıkların ardından ertesi gün, yani 12 Temmuz 1995 tarihinde, “Özgürlük ve demokrasi mücadelesinden emekli olunmaz!” diyen 149 emeklinin imzasını taşıyan kuruluş dilekçesi, Ankara Caliliğine verildi ve Türkiye’nin ilk emekli sendikası TÜM EMEKLİLER SENDİKASI (EMEKLİ-SEN) resmen kurulmuş oldu.
Böylece, geçmişte işçi sınıfı mücadelesinde birçok ilke imza atmış EMEKLİ-SEN’ in 149 kurucusu bu geleneği sürdürdü ve bir ilke daha imza atarak TÜM EMEKLİLER SENDİKASI’NI kurdular.
Zamanın DİSK Genel Başkanı Rıdvan Budak kuruluşun amacını şu şeklide açıklıyor: “Bizim düşüncemizin temelinde, emeklileri işe yaramaz gören ve 'ölseler de kurtulsak' diyen bu düzene karşı bir toplumsal oluşumu gerçekleştirmekti.
Bugün bunu hep beraber başardığımızı görmek beni mutlu ediyor. Bugüne kadar Emekli-Sen’de emek veren arkadaşlara teşekkür ediyorum. Emekli-Sen kadrolarının azim ve kararlılıkları, olmaz denen bir örgütlenmeyi Türkiye emek hareketine kazandırmış oldu.”
Kuşkusuz sendikanın kuruluş çalışmalarını yapan emeklilerin bu çalışmalarına destek veren ve önemli katkılarda bulunan zamanın DİSK Genel Başkanı Rıdvan Budak, DİSK Örgütlenme Daire Başkanı Çetin Uygur ve DİSK yönetiminin tamamının sendikanın kurulmasındaki katkıları yadsınamaz. Zira emeklilerin sendikalaşması, DİSK 9. Olağan Genel Kurulu'nda karar altına alınmıştı.
Emekli-Sen, kuruluşundan itibaren bir yandan ülke çapında hızla örgütlenirken, diğer yandan emeklilerin sorunlarını gündemine alarak, açıklama ve eylemlerle çözüm taleplerini kamuoyuyla paylaştı.
Bu arada Emekli-Sen, DİSK ile DİSK’in üye olduğu Avrupa Sendikalar Konfederasyonu'na (ETUC) bağlı Emekli ve Yaşlı Sendikaları Federasyonu'na (FERPA) üye oldu.
Kuşkusuz maaş yetersizliğinin yol açtığı sıkıntıların yanında, emeklilerin en önemli sorunu, ilerlemiş yaşlarından dolayı karşı karşıya kaldıkları sağlık problemlerinin giderilmesinde yaşadıkları sorunlardı.
Özellikle, sağlık hizmeti veren SSK’nın sağlık tesisi yetersizliği SSK emeklileri için önemli bir sorundu. Bu eksikliğin giderilmesi için ülke çapında yapımı devam eden birçok sağlık tesisinden biri, yatırımlarının büyük kısmı yapılmış olduğu halde yapımı durdurularak hizmete açılması geciktirilen SSK Ankara Etlik İhtisas Hastane si’ydi.
Sendika bu hastanenin açılması talebini kamuoyuyla paylaşmak ve ülkeyi yönetenlerin dikkatini çekmek amacıyla hastanenin önünde 3 günlük oturma eylemi başlattı. Eylem kısa zamanda sonuç verdi. Eylem haberi ulaşan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Ziya Halis, Emekli-Sen Genel Başkanı İbrahim Şahin başkanlığındaki sendika heyetini kabul ederek hastanenin Eylül ayı içinde açılacağına dair söz verdi ve eylem sona erdi. Bu eylem, Emekli-Sen’in ilk eylemi olarak tarihe geçti.
Bu eylemin, Emekli-Sen’in tanınmasında önemli bir işlevi oldu ve sendikanın örgütlenmesi hız kazandı. 2003 yılına kadar daha ziyade yerel eylem ve etkinlikler ile örgütlenme çalışmalarına ağırlık veren Emekli-Sen, 2003 yılından itibaren yeni bir sürece girdi ve merkezi eylemlerle emeklilerin sözcüsü olma yolunda önemli adımlar atmaya başladı.
Elbette benim, Tüm Emekliler Sendikası'nın kurulduğu 1995 yılından, hukuki zorunluluktan dolayı yeni bir isimle kuruluşunu yenilediği 2019 yılına kadar geçen 24 yıllık süre içinde yaptığı yüzlerce eylem ve etkinliğin tamamını bu yazıya almam mümkün değil.
Ben bu yazıda, bu yüzlerce eylemden, miting ve yürüyüşlerden önemli olan birkaçına yer vermek suretiyle emekli mücadelesinin kat ettiği mesafeyi açıklamaya çalışacağım.
11 Ekim 2003 tarihinde Emeklilerin sorunları ile Sendika Statü Yasası'nın çıkarılması için Başbakan'a hitaben başlatılan ve 30 gün süren imza kampanyasında toplanan imzalar, 17 Kasım 2003 tarihinde Ulus Rüzgârlıda bulunan Sendika Genel Merkezi önünden Sıhhiye Abdi İpekçi Parkına yapılan yürüyüşün ardından Başbakanlığa ulaştırıldı.
21 Ekim 2004 tarihinde emeklilerin sorunlarına dair Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı'na hitaben bir imza kampanyası başlatıldı.
Kampanyada toplanan imzalar, 30 Kasım 2004 tarihinde Kızılay İzmir Caddesi'nde toplanan sendika merkez ve şube yöneticileri ile üyelerinin Balgat’ta bulunan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına yaptıkları yürüyüşten sonra, sendika Merkez Yürütme Kurulu tarafından zamanın Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Murat Başesgioğlu’na teslim edildi.
14 Mayıs 2005 tarihinde, Adana, Ankara, Aydın ve İstanbul’da bölge mitingleri yapıldı. Sendikanın yaptığı ilk mitinglere katılım istenen düzeyde olmasa da örgütün sonraki mücadelesine önemli katkıları oldu.
Emekli-Sen 30 Eylül 2005 tarihinde hükümeti Toplu Sözleşme Masasına çağırmak üzere hazırladığı taslağı bakanlığa vermek için Türkiye çapından katılımlarla, Anıt park’tan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına yürüdü ve hazırlanan taslağı Müsteşar yardımcısına teslim etti.
7 Ekim 2006 tarihinde Sıhhiye Toros Sokaktan Abdi İpekçi Parkına yürüdü ve burada “YETER ARTIK BIÇAK KEMİĞE DAYANDI” adıyla 3.000 kişinin katıldığı ilk merkezi mitingini yaptı.
Ülke çapındaki şube ve temsilciliklerinin tamamından yaşları ilerlemiş, ekonomik sıkıntı içindeki yönetici ve üyelerinin kararlılığı ve coşkusu ülkeyi yönetenleri çok korkutmuş olmalı ki, bu mitingden sonra sendika üzerinde baskılar artarak devam etti.
20 Nisan 2008 tarihinde Ankara’da Abdi İpekçi Parkı'nda “EMEKLİLER İNSANCA YAŞAMAK İSTİYOR” adıyla, yaklaşık 1000 kişinin katıldığı miting yapıldı. 2010 yılında, Bornova ve Gebze’de mitingleri yapıldı.
Bu mitinglerin yanı sıra Tüm Emekliler Sendikası kapatılma davasının görülmesi sürecinde duruşma günleri Ankara Adliyesi önüne kitlesel yürüyüşler yaptı.
Birçok kez kentlerde oturma eylemleri, yürüyüşler, basın açıklamaları yapan Emekli-Sen, defalarca Türkiye Büyük Meclisi, Başbakanlık, Çalışma Bakanlığı ile Maliye Bakanlığına yürüyüşler yaptı. Polisin engellemeleri ile karşılaşıldığında oturma eylemleri yapıldı.
Evet, 1995 yılında kurulan Türkiye’nin ilk emekli sendikası Tüm Emekliler Sendikası, emeklilerin sesi, gözü, kulağı olmak için, üstlendiği zorlu ve onurlu görevi yerine getirirken yüzlerce eyleme ve etkinliğe imza attı. Ben burada bu eylem ve etkinliklerden ses getiren birkaçını aktardım.
Bu kısa özetin amacı, kamuoyunu doğru bilgilendirmektir. Zira önceki yıllarda bir şekilde DİSK/Tüm Emekliler Sendikası'ndan ayrılmış olanların kurdukları sözde sendikaların, 16 Nisan 2022 Tarihinde Ankara’da yaptıkları mitingin başta Bir gün gazetesi olmak üzere bazı gazeteler tarafından “Emekliler tarihte ilk defa miting yaptı” diye haber yapılması, 27 yıllık emekli mücadelesini yok saymaktır.
Halbuki Bir gün gazetesi, DİSK/Tüm Emekliler Sendikası'nın yaptığı yüzlerce eylemi izlemiş ve haber yapmış bir gazetedir. Yani bu haberi yapanlar, bırakın diğer yayın organlarını kendi gazetelerinin arşivine baksalar, bu mitingin emeklilerin ilk mitingi olmadığını göreceklerdir.
Dilerim gazete bu hatasından dönerek haberini düzeltir ve 1995 yılından bugüne DİSK/TÜM EMEKLİLER SENDİKASI saflarında verdikleri mücadele ile emekli mücadelesinin bugünlere ulaşmasına emek vermiş olan Türkiye’nin ilk emekli sendikasının üye ve yöneticilerinin hakkını teslim eder.
Unutulmamalıdır ki, emek mücadelesinde geçmişin hakkını teslim etmek, geleceği sağlam temeller üzerine oturtmanın ilk şartıdır!