ABD Başkanı Biden tarihi bir açıklama yaptı: “Putin Avrupa’nın Finlandiya’laşmasını istiyordu ancak, Avrupa’nın NATO’laşmasını görecek! Avrupa’nın güvenliğini garanti altına almak için yapılması gereken bu."
Bu açıklama çok önemli!
Tıpkı Oğul Bush’un “11 Eylül İkiz Kuleler saldırısı” sonrası BM kürsüsünden yaptığı konuşmaya benziyor…
O gün Walker Bush’un dünyaya seslenişinde; “Ya bizimlesinizdir ya da teröristlerlesiniz!
Bundan böyle ABD çıkarlarına nerde saldırı olursa orada silahımızla biz olacağız!” tehdidini savurmuştu.
Sonrasında Afganistan Irak ve Suriye terör bahane edilerek karıştırıldı!
Ve bugün petrol bölgesi olarak bilinen Ortadoğu işgal edildi!
***
Tunus’ta ateşlenen ve Kuzey Afrika’daki ülkelerin diktatörlerini ABD’ye endeksli olarak değiştirilmesi adına planlanan “Arap Baharı” operasyonunun ardından, NATO da kullanılarak yeni bir yayılmacılık dönemi başlatıldı!
***
2021 Kasım NATO’ un Riga toplantısı sonrası Genel Sekreter Jens Stoltenberg’in açıkladığı “yeni stratejik konsepte” dünya düzenini bozan Rusya ve Çin’i hedef alan sözler vardı!
Bu sözlerin sonucunda Rusya Ukrayna Savaşı başladı!
Binlerce insanın öldüğü, şehirlerin yok edildiği ve milyonlarca insanın ülkelerini terk ettiği bu kanlı savaş ABD ve koalisyon ortaklarının gayretiyle devam ediyor…
Çocuklar, yaşlılar, kadınlar, siviller doğa ve hayvanların katledilmesi acımasızca sürüyor!
***
İsveç ve Finlandiya’nın NATO’ya alınmasına partili Cumhurbaşkanı Erdoğan, önce sert sözlerle karşı çıktı. Her iki ülkeyi de “terör ve teröristi” korumakla suçladı!
Ancak Madrid’de yapılan toplantıda tüm bu düşüncelerden vazgeçerek, iç politikada sarf ettiği sözleri de değiştirerek 2 ülkenin NATO’ya alınmasına onay verdi.
***
Zaten Erdoğan son dönemde, hiç söylememiş gibi tüm açıklamalarının tersini yapıyor!
BAE’yi önce 15 Temmuz’un finansörü olarak lanetledi.
Sonra emirlerini devlet töreniyle karşıladı. Ülkelerinde coşkuyla kucaklaştı!
Suudi Arabistan Veliaht Prensini katil ilan etti.
Suudiler Türkiye’ye ağır hakaretler ettiler, bununla da kalmadılar Türkiye’ye ekonomik ambargo koydular.
Sonrasında af dileme görüşmeleri yapıldı.
Kaşıkçı davası düşürüldü!
Sonrasında Saray’da sazlı sözlü ziyafetler verildi…
***
Madrid’deki değişimin nedeni hala açık değil!
Biden faktörünü yabana atmayalım(!), ABD senatosunda kabul edilen mal varlığı yasasını da unutmayalım!
Arap ülkeleriyle ilgili değişimler doğrudan boşaltılan Hazine’nin doldurulması amacını güttüğünü sağır sultan bile biliyor…
“Para insana ne yaptırmaz!”
***
NATO’nun Madrid toplantısı sonrası Biden’ın açıklamaları Türkiye’nin geleceği için kuşkular yaratıyor!
Biden’ın “İki ülkenin tarafsızlık geleneğinden vazgeçerek NATO›ya katılmaya karar vermesi ittifakımızı daha güçlü yapacaktır. Güvenlik ortamındaki değişikliklere karşılık olarak ve toplu savunmamızı güçlendirme adına bugün ABD›nin Avrupa’da ki kuvvetlerini artıracağını ilan ediyorum» sözleri, ABD’nin Avrupa’ya yerleşmesi kararının ilan edilmesi olduğunu göz ardı etmeyelim…
Çünkü ABD, “Avrupa’daki asker sayısını 100 bine çıkardığını ve daha da arttıracaklarını, İspanya’daki destroyer sayısını 4’ten 6’ya, Polonya’da kalıcı bir karargah kuracaklarını, Romanya’da konuşlu muharebeye hazır birlik bulunduracaklarını, İngiltere’ye ilave iki F-35 filosu göndereceklerini, İtalya ve Almanya’da hava savunmasını güçlendireceklerini” ilan etti!
***
Anlaşılan o ki; ABD, dünyadaki 3’üncü emperyalist yayılmacılığını Avrupa’dan başlatıyor!
NATO’nun “2030 Yeni Bir Çağ İçin Birliktelik” başlıklı raporunda öngörülenlere bakılınca Türkiye için hem risk hem fırsatlar olduğu görülüyor!
Türkiye NATO’nun dışında laik demokratik bir hukuk devleti olarak AB ile yakınlaştıkça saygın bir ülke olacaktır!
***
Tek şart, ikircikli davranarak ve itibarı yok eden bugünkü iktida
İkircikli davranış ülkeye zarar veriyor!
ABD Başkanı Biden tarihi bir açıklama yaptı: “Putin Avrupa’nın Finlandiya’laşmasını istiyordu ancak, Avrupa’nın NATO’laşmasını görecek! Avrupa’nın güvenliğini garanti altına almak için yapılması gereken bu."
Bu açıklama çok önemli!
Tıpkı Oğul Bush’un “11 Eylül İkiz Kuleler saldırısı” sonrası BM kürsüsünden yaptığı konuşmaya benziyor…
O gün Walker Bush’un dünyaya seslenişinde; “Ya bizimlesinizdir ya da teröristlerlesiniz!
Bundan böyle ABD çıkarlarına nerde saldırı olursa orada silahımızla biz olacağız!” tehdidini savurmuştu.
Sonrasında Afganistan Irak ve Suriye terör bahane edilerek karıştırıldı!
Ve bugün petrol bölgesi olarak bilinen Ortadoğu işgal edildi!
***
Tunus’ta ateşlenen ve Kuzey Afrika’daki ülkelerin diktatörlerini ABD’ye endeksli olarak değiştirilmesi adına planlanan “Arap Baharı” operasyonunun ardından, NATO da kullanılarak yeni bir yayılmacılık dönemi başlatıldı!
***
2021 Kasım NATO’ un Riga toplantısı sonrası Genel Sekreter Jens Stoltenberg’in açıkladığı “yeni stratejik konsepte” dünya düzenini bozan Rusya ve Çin’i hedef alan sözler vardı!
Bu sözlerin sonucunda Rusya Ukrayna Savaşı başladı!
Binlerce insanın öldüğü, şehirlerin yok edildiği ve milyonlarca insanın ülkelerini terk ettiği bu kanlı savaş ABD ve koalisyon ortaklarının gayretiyle devam ediyor…
Çocuklar, yaşlılar, kadınlar, siviller doğa ve hayvanların katledilmesi acımasızca sürüyor!
***
İsveç ve Finlandiya’nın NATO’ya alınmasına partili Cumhurbaşkanı Erdoğan, önce sert sözlerle karşı çıktı. Her iki ülkeyi de “terör ve teröristi” korumakla suçladı!
Ancak Madrid’de yapılan toplantıda tüm bu düşüncelerden vazgeçerek, iç politikada sarf ettiği sözleri de değiştirerek 2 ülkenin NATO’ya alınmasına onay verdi.
***
Zaten Erdoğan son dönemde, hiç söylememiş gibi tüm açıklamalarının tersini yapıyor!
BAE’yi önce 15 Temmuz’un finansörü olarak lanetledi.
Sonra emirlerini devlet töreniyle karşıladı. Ülkelerinde coşkuyla kucaklaştı!
Suudi Arabistan Veliaht Prensini katil ilan etti.
Suudiler Türkiye’ye ağır hakaretler ettiler, bununla da kalmadılar Türkiye’ye ekonomik ambargo koydular.
Sonrasında af dileme görüşmeleri yapıldı.
Kaşıkçı davası düşürüldü!
Sonrasında Saray’da sazlı sözlü ziyafetler verildi…
***
Madrid’deki değişimin nedeni hala açık değil!
Biden faktörünü yabana atmayalım(!), ABD senatosunda kabul edilen mal varlığı yasasını da unutmayalım!
Arap ülkeleriyle ilgili değişimler doğrudan boşaltılan Hazine’nin doldurulması amacını güttüğünü sağır sultan bile biliyor…
“Para insana ne yaptırmaz!”
***
NATO’nun Madrid toplantısı sonrası Biden’ın açıklamaları Türkiye’nin geleceği için kuşkular yaratıyor!
Biden’ın “İki ülkenin tarafsızlık geleneğinden vazgeçerek NATO›ya katılmaya karar vermesi ittifakımızı daha güçlü yapacaktır. Güvenlik ortamındaki değişikliklere karşılık olarak ve toplu savunmamızı güçlendirme adına bugün ABD›nin Avrupa’da ki kuvvetlerini artıracağını ilan ediyorum» sözleri, ABD’nin Avrupa’ya yerleşmesi kararının ilan edilmesi olduğunu göz ardı etmeyelim…
Çünkü ABD, “Avrupa’daki asker sayısını 100 bine çıkardığını ve daha da arttıracaklarını, İspanya’daki destroyer sayısını 4’ten 6’ya, Polonya’da kalıcı bir karargah kuracaklarını, Romanya’da konuşlu muharebeye hazır birlik bulunduracaklarını, İngiltere’ye ilave iki F-35 filosu göndereceklerini, İtalya ve Almanya’da hava savunmasını güçlendireceklerini” ilan etti!
***
Anlaşılan o ki; ABD, dünyadaki 3’üncü emperyalist yayılmacılığını Avrupa’dan başlatıyor!
NATO’nun “2030 Yeni Bir Çağ İçin Birliktelik” başlıklı raporunda öngörülenlere bakılınca Türkiye için hem risk hem fırsatlar olduğu görülüyor!
Türkiye NATO’nun dışında laik demokratik bir hukuk devleti olarak AB ile yakınlaştıkça sayg
İkircikli davranış ülkeye zarar veriyor!
ABD Başkanı Biden tarihi bir açıklama yaptı: “Putin Avrupa’nın Finlandiya’laşmasını istiyordu ancak, Avrupa’nın NATO’laşmasını görecek! Avrupa’nın güvenliğini garanti altına almak için yapılması gereken bu."
Bu açıklama çok önemli!
Tıpkı Oğul Bush’un “11 Eylül İkiz Kuleler saldırısı” sonrası BM kürsüsünden yaptığı konuşmaya benziyor…
O gün Walker Bush’un dünyaya seslenişinde; “Ya bizimlesinizdir ya da teröristlerlesiniz!
Bundan böyle ABD çıkarlarına nerde saldırı olursa orada silahımızla biz olacağız!” tehdidini savurmuştu.
Sonrasında Afganistan Irak ve Suriye terör bahane edilerek karıştırıldı!
Ve bugün petrol bölgesi olarak bilinen Ortadoğu işgal edildi!
***
Tunus’ta ateşlenen ve Kuzey Afrika’daki ülkelerin diktatörlerini ABD’ye endeksli olarak değiştirilmesi adına planlanan “Arap Baharı” operasyonunun ardından, NATO da kullanılarak yeni bir yayılmacılık dönemi başlatıldı!
***
2021 Kasım NATO’ un Riga toplantısı sonrası Genel Sekreter Jens Stoltenberg’in açıkladığı “yeni stratejik konsepte” dünya düzenini bozan Rusya ve Çin’i hedef alan sözler vardı!
Bu sözlerin sonucunda Rusya Ukrayna Savaşı başladı!
Binlerce insanın öldüğü, şehirlerin yok edildiği ve milyonlarca insanın ülkelerini terk ettiği bu kanlı savaş ABD ve koalisyon ortaklarının gayretiyle devam ediyor…
Çocuklar, yaşlılar, kadınlar, siviller doğa ve hayvanların katledilmesi acımasızca sürüyor!
***
İsveç ve Finlandiya’nın NATO’ya alınmasına partili Cumhurbaşkanı Erdoğan, önce sert sözlerle karşı çıktı. Her iki ülkeyi de “terör ve teröristi” korumakla suçladı!
Ancak Madrid’de yapılan toplantıda tüm bu düşüncelerden vazgeçerek, iç politikada sarf ettiği sözleri de değiştirerek 2 ülkenin NATO’ya alınmasına onay verdi.
***
Zaten Erdoğan son dönemde, hiç söylememiş gibi tüm açıklamalarının tersini yapıyor!
BAE’yi önce 15 Temmuz’un finansörü olarak lanetledi.
Sonra emirlerini devlet töreniyle karşıladı. Ülkelerinde coşkuyla kucaklaştı!
Suudi Arabistan Veliaht Prensini katil ilan etti.
Suudiler Türkiye’ye ağır hakaretler ettiler, bununla da kalmadılar Türkiye’ye ekonomik ambargo koydular.
Sonrasında af dileme görüşmeleri yapıldı.
Kaşıkçı davası düşürüldü!
Sonrasında Saray’da sazlı sözlü ziyafetler verildi…
***
Madrid’deki değişimin nedeni hala açık değil!
Biden faktörünü yabana atmayalım(!), ABD senatosunda kabul edilen mal varlığı yasasını da unutmayalım!
Arap ülkeleriyle ilgili değişimler doğrudan boşaltılan Hazine’nin doldurulması amacını güttüğünü sağır sultan bile biliyor…
“Para insana ne yaptırmaz!”
***
NATO’nun Madrid toplantısı sonrası Biden’ın açıklamaları Türkiye’nin geleceği için kuşkular yaratıyor!
Biden’ın “İki ülkenin tarafsızlık geleneğinden vazgeçerek NATO›ya katılmaya karar vermesi ittifakımızı daha güçlü yapacaktır. Güvenlik ortamındaki değişikliklere karşılık olarak ve toplu savunmamızı güçlendirme adına bugün ABD›nin Avrupa’da ki kuvvetlerini artıracağını ilan ediyorum» sözleri, ABD’nin Avrupa’ya yerleşmesi kararının ilan edilmesi olduğunu göz ardı etmeyelim…
Çünkü ABD, “Avrupa’daki asker sayısını 100 bine çıkardığını ve daha da arttıracaklarını, İspanya’daki destroyer sayısını 4’ten 6’ya, Polonya’da kalıcı bir karargah kuracaklarını, Romanya’da konuşlu muharebeye hazır birlik bulunduracaklarını, İngiltere’ye ilave iki F-35 filosu göndereceklerini, İtalya ve Almanya’da hava savunmasını güçlendireceklerini” ilan etti!
***
Anlaşılan o ki; ABD, dünyadaki 3’üncü emperyalist yayılmacılığını Avrupa’dan başlatıyor!
NATO’nun “2030 Yeni Bir Çağ İçin Birliktelik” başlıklı raporunda öngörülenlere bakılınca Türkiye için hem risk hem fırsatlar olduğu görülüyor!
Türkiye NATO’nun dışında laik demokratik bir hukuk devleti olarak AB ile yakınlaştıkça saygın bir ülke olacaktır!
***
Tek şart, ikircikli davranarak ve itibarı yok eden bugünkü iktida
İkircikli davranış ülkeye zarar veriyor!
ABD Başkanı Biden tarihi bir açıklama yaptı: “Putin Avrupa’nın Finlandiya’laşmasını istiyordu ancak, Avrupa’nın NATO’laşmasını görecek! Avrupa’nın güvenliğini garanti altına almak için yapılması gereken bu."
Bu açıklama çok önemli!
Tıpkı Oğul Bush’un “11 Eylül İkiz Kuleler saldırısı” sonrası BM kürsüsünden yaptığı konuşmaya benziyor…
O gün Walker Bush’un dünyaya seslenişinde; “Ya bizimlesinizdir ya da teröristlerlesiniz!
Bundan böyle ABD çıkarlarına nerde saldırı olursa orada silahımızla biz olacağız!” tehdidini savurmuştu.
Sonrasında Afganistan Irak ve Suriye terör bahane edilerek karıştırıldı!
Ve bugün petrol bölgesi olarak bilinen Ortadoğu işgal edildi!
***
Tunus’ta ateşlenen ve Kuzey Afrika’daki ülkelerin diktatörlerini ABD’ye endeksli olarak değiştirilmesi adına planlanan “Arap Baharı” operasyonunun ardından, NATO da kullanılarak yeni bir yayılmacılık dönemi başlatıldı!
***
2021 Kasım NATO’ un Riga toplantısı sonrası Genel Sekreter Jens Stoltenberg’in açıkladığı “yeni stratejik konsepte” dünya düzenini bozan Rusya ve Çin’i hedef alan sözler vardı!
Bu sözlerin sonucunda Rusya Ukrayna Savaşı başladı!
Binlerce insanın öldüğü, şehirlerin yok edildiği ve milyonlarca insanın ülkelerini terk ettiği bu kanlı savaş ABD ve koalisyon ortaklarının gayretiyle devam ediyor…
Çocuklar, yaşlılar, kadınlar, siviller doğa ve hayvanların katledilmesi acımasızca sürüyor!
***
İsveç ve Finlandiya’nın NATO’ya alınmasına partili Cumhurbaşkanı Erdoğan, önce sert sözlerle karşı çıktı. Her iki ülkeyi de “terör ve teröristi” korumakla suçladı!
Ancak Madrid’de yapılan toplantıda tüm bu düşüncelerden vazgeçerek, iç politikada sarf ettiği sözleri de değiştirerek 2 ülkenin NATO’ya alınmasına onay verdi.
***
Zaten Erdoğan son dönemde, hiç söylememiş gibi tüm açıklamalarının tersini yapıyor!
BAE’yi önce 15 Temmuz’un finansörü olarak lanetledi.
Sonra emirlerini devlet töreniyle karşıladı. Ülkelerinde coşkuyla kucaklaştı!
Suudi Arabistan Veliaht Prensini katil ilan etti.
Suudiler Türkiye’ye ağır hakaretler ettiler, bununla da kalmadılar Türkiye’ye ekonomik ambargo koydular.
Sonrasında af dileme görüşmeleri yapıldı.
Kaşıkçı davası düşürüldü!
Sonrasında Saray’da sazlı sözlü ziyafetler verildi…
***
Madrid’deki değişimin nedeni hala açık değil!
Biden faktörünü yabana atmayalım(!), ABD senatosunda kabul edilen mal varlığı yasasını da unutmayalım!
Arap ülkeleriyle ilgili değişimler doğrudan boşaltılan Hazine’nin doldurulması amacını güttüğünü sağır sultan bile biliyor…
“Para insana ne yaptırmaz!”
***
NATO’nun Madrid toplantısı sonrası Biden’ın açıklamaları Türkiye’nin geleceği için kuşkular yaratıyor!
Biden’ın “İki ülkenin tarafsızlık geleneğinden vazgeçerek NATO›ya katılmaya karar vermesi ittifakımızı daha güçlü yapacaktır. Güvenlik ortamındaki değişikliklere karşılık olarak ve toplu savunmamızı güçlendirme adına bugün ABD›nin Avrupa’da ki kuvvetlerini artıracağını ilan ediyorum» sözleri, ABD’nin Avrupa’ya yerleşmesi kararının ilan edilmesi olduğunu göz ardı etmeyelim…
Çünkü ABD, “Avrupa’daki asker sayısını 100 bine çıkardığını ve daha da arttıracaklarını, İspanya’daki destroyer sayısını 4’ten 6’ya, Polonya’da kalıcı bir karargah kuracaklarını, Romanya’da konuşlu muharebeye hazır birlik bulunduracaklarını, İngiltere’ye ilave iki F-35 filosu göndereceklerini, İtalya ve Almanya’da hava savunmasını güçlendireceklerini” ilan etti!
***
Anlaşılan o ki; ABD, dünyadaki 3’üncü emperyalist yayılmacılığını Avrupa’dan başlatıyor!
NATO’nun “2030 Yeni Bir Çağ İçin Birliktelik” başlıklı raporunda öngörülenlere bakılınca Türkiye için hem risk hem fırsatlar olduğu görülüyor!
Türkiye NATO’nun dışında laik demokratik bir hukuk devleti olarak AB ile yakınlaştıkça saygın bir ülke olacaktır!
***
Tek şart, ikircikli davranarak ve itibarı yok eden bugünkü iktida
İkircikli davranış ülkeye zarar veriyor!
ABD Başkanı Biden tarihi bir açıklama yaptı: “Putin Avrupa’nın Finlandiya’laşmasını istiyordu ancak, Avrupa’nın NATO’laşmasını görecek! Avrupa’nın güvenliğini garanti altına almak için yapılması gereken bu."
Bu açıklama çok önemli!
Tıpkı Oğul Bush’un “11 Eylül İkiz Kuleler saldırısı” sonrası BM kürsüsünden yaptığı konuşmaya benziyor…
O gün Walker Bush’un dünyaya seslenişinde; “Ya bizimlesinizdir ya da teröristlerlesiniz!
Bundan böyle ABD çıkarlarına nerde saldırı olursa orada silahımızla biz olacağız!” tehdidini savurmuştu.
Sonrasında Afganistan Irak ve Suriye terör bahane edilerek karıştırıldı!
Ve bugün petrol bölgesi olarak bilinen Ortadoğu işgal edildi!
***
Tunus’ta ateşlenen ve Kuzey Afrika’daki ülkelerin diktatörlerini ABD’ye endeksli olarak değiştirilmesi adına planlanan “Arap Baharı” operasyonunun ardından, NATO da kullanılarak yeni bir yayılmacılık dönemi başlatıldı!
***
2021 Kasım NATO’ un Riga toplantısı sonrası Genel Sekreter Jens Stoltenberg’in açıkladığı “yeni stratejik konsepte” dünya düzenini bozan Rusya ve Çin’i hedef alan sözler vardı!
Bu sözlerin sonucunda Rusya Ukrayna Savaşı başladı!
Binlerce insanın öldüğü, şehirlerin yok edildiği ve milyonlarca insanın ülkelerini terk ettiği bu kanlı savaş ABD ve koalisyon ortaklarının gayretiyle devam ediyor…
Çocuklar, yaşlılar, kadınlar, siviller doğa ve hayvanların katledilmesi acımasızca sürüyor!
***
İsveç ve Finlandiya’nın NATO’ya alınmasına partili Cumhurbaşkanı Erdoğan, önce sert sözlerle karşı çıktı. Her iki ülkeyi de “terör ve teröristi” korumakla suçladı!
Ancak Madrid’de yapılan toplantıda tüm bu düşüncelerden vazgeçerek, iç politikada sarf ettiği sözleri de değiştirerek 2 ülkenin NATO’ya alınmasına onay verdi.
***
Zaten Erdoğan son dönemde, hiç söylememiş gibi tüm açıklamalarının tersini yapıyor!
BAE’yi önce 15 Temmuz’un finansörü olarak lanetledi.
Sonra emirlerini devlet töreniyle karşıladı. Ülkelerinde coşkuyla kucaklaştı!
Suudi Arabistan Veliaht Prensini katil ilan etti.
Suudiler Türkiye’ye ağır hakaretler ettiler, bununla da kalmadılar Türkiye’ye ekonomik ambargo koydular.
Sonrasında af dileme görüşmeleri yapıldı.
Kaşıkçı davası düşürüldü!
Sonrasında Saray’da sazlı sözlü ziyafetler verildi…
***
Madrid’deki değişimin nedeni hala açık değil!
Biden faktörünü yabana atmayalım(!), ABD senatosunda kabul edilen mal varlığı yasasını da unutmayalım!
Arap ülkeleriyle ilgili değişimler doğrudan boşaltılan Hazine’nin doldurulması amacını güttüğünü sağır sultan bile biliyor…
“Para insana ne yaptırmaz!”
***
NATO’nun Madrid toplantısı sonrası Biden’ın açıklamaları Türkiye’nin geleceği için kuşkular yaratıyor!
Biden’ın “İki ülkenin tarafsızlık geleneğinden vazgeçerek NATO›ya katılmaya karar vermesi ittifakımızı daha güçlü yapacaktır. Güvenlik ortamındaki değişikliklere karşılık olarak ve toplu savunmamızı güçlendirme adına bugün ABD›nin Avrupa’da ki kuvvetlerini artıracağını ilan ediyorum» sözleri, ABD’nin Avrupa’ya yerleşmesi kararının ilan edilmesi olduğunu göz ardı etmeyelim…
Çünkü ABD, “Avrupa’daki asker sayısını 100 bine çıkardığını ve daha da arttıracaklarını, İspanya’daki destroyer sayısını 4’ten 6’ya, Polonya’da kalıcı bir karargah kuracaklarını, Romanya’da konuşlu muharebeye hazır birlik bulunduracaklarını, İngiltere’ye ilave iki F-35 filosu göndereceklerini, İtalya ve Almanya’da hava savunmasını güçlendireceklerini” ilan etti!
***
Anlaşılan o ki; ABD, dünyadaki 3’üncü emperyalist yayılmacılığını Avrupa’dan başlatıyor!
NATO’nun “2030 Yeni Bir Çağ İçin Birliktelik” başlıklı raporunda öngörülenlere bakılınca Türkiye için hem risk hem fırsatlar olduğu görülüyor!
Türkiye NATO’nun dışında laik demokratik bir hukuk devleti olarak AB ile yakınlaştıkça saygın bir ülke olacaktır!
***
Tek şart, ikircikli davranarak ve itibarı yok eden bugünkü iktida
İkircikli davranış ülkeye zarar veriyor!
ABD Başkanı Biden tarihi bir açıklama yaptı: “Putin Avrupa’nın Finlandiya’laşmasını istiyordu ancak, Avrupa’nın NATO’laşmasını görecek! Avrupa’nın güvenliğini garanti altına almak için yapılması gereken bu."
Bu açıklama çok önemli!
Tıpkı Oğul Bush’un “11 Eylül İkiz Kuleler saldırısı” sonrası BM kürsüsünden yaptığı konuşmaya benziyor…
O gün Walker Bush’un dünyaya seslenişinde; “Ya bizimlesinizdir ya da teröristlerlesiniz!
Bundan böyle ABD çıkarlarına nerde saldırı olursa orada silahımızla biz olacağız!” tehdidini savurmuştu.
Sonrasında Afganistan Irak ve Suriye terör bahane edilerek karıştırıldı!
Ve bugün petrol bölgesi olarak bilinen Ortadoğu işgal edildi!
***
Tunus’ta ateşlenen ve Kuzey Afrika’daki ülkelerin diktatörlerini ABD’ye endeksli olarak değiştirilmesi adına planlanan “Arap Baharı” operasyonunun ardından, NATO da kullanılarak yeni bir yayılmacılık dönemi başlatıldı!
***
2021 Kasım NATO’ un Riga toplantısı sonrası Genel Sekreter Jens Stoltenberg’in açıkladığı “yeni stratejik konsepte” dünya düzenini bozan Rusya ve Çin’i hedef alan sözler vardı!
Bu sözlerin sonucunda Rusya Ukrayna Savaşı başladı!
Binlerce insanın öldüğü, şehirlerin yok edildiği ve milyonlarca insanın ülkelerini terk ettiği bu kanlı savaş ABD ve koalisyon ortaklarının gayretiyle devam ediyor…
Çocuklar, yaşlılar, kadınlar, siviller doğa ve hayvanların katledilmesi acımasızca sürüyor!
***
İsveç ve Finlandiya’nın NATO’ya alınmasına partili Cumhurbaşkanı Erdoğan, önce sert sözlerle karşı çıktı. Her iki ülkeyi de “terör ve teröristi” korumakla suçladı!
Ancak Madrid’de yapılan toplantıda tüm bu düşüncelerden vazgeçerek, iç politikada sarf ettiği sözleri de değiştirerek 2 ülkenin NATO’ya alınmasına onay verdi.
***
Zaten Erdoğan son dönemde, hiç söylememiş gibi tüm açıklamalarının tersini yapıyor!
BAE’yi önce 15 Temmuz’un finansörü olarak lanetledi.
Sonra emirlerini devlet töreniyle karşıladı. Ülkelerinde coşkuyla kucaklaştı!
Suudi Arabistan Veliaht Prensini katil ilan etti.
Suudiler Türkiye’ye ağır hakaretler ettiler, bununla da kalmadılar Türkiye’ye ekonomik ambargo koydular.
Sonrasında af dileme görüşmeleri yapıldı.
Kaşıkçı davası düşürüldü!
Sonrasında Saray’da sazlı sözlü ziyafetler verildi…
***
Madrid’deki değişimin nedeni hala açık değil!
Biden faktörünü yabana atmayalım(!), ABD senatosunda kabul edilen mal varlığı yasasını da unutmayalım!
Arap ülkeleriyle ilgili değişimler doğrudan boşaltılan Hazine’nin doldurulması amacını güttüğünü sağır sultan bile biliyor…
“Para insana ne yaptırmaz!”
***
NATO’nun Madrid toplantısı sonrası Biden’ın açıklamaları Türkiye’nin geleceği için kuşkular yaratıyor!
Biden’ın “İki ülkenin tarafsızlık geleneğinden vazgeçerek NATO›ya katılmaya karar vermesi ittifakımızı daha güçlü yapacaktır. Güvenlik ortamındaki değişikliklere karşılık olarak ve toplu savunmamızı güçlendirme adına bugün ABD›nin Avrupa’da ki kuvvetlerini artıracağını ilan ediyorum» sözleri, ABD’nin Avrupa’ya yerleşmesi kararının ilan edilmesi olduğunu göz ardı etmeyelim…
Çünkü ABD, “Avrupa’daki asker sayısını 100 bine çıkardığını ve daha da arttıracaklarını, İspanya’daki destroyer sayısını 4’ten 6’ya, Polonya’da kalıcı bir karargah kuracaklarını, Romanya’da konuşlu muharebeye hazır birlik bulunduracaklarını, İngiltere’ye ilave iki F-35 filosu göndereceklerini, İtalya ve Almanya’da hava savunmasını güçlendireceklerini” ilan etti!
***
Anlaşılan o ki; ABD, dünyadaki 3’üncü emperyalist yayılmacılığını Avrupa’dan başlatıyor!
NATO’nun “2030 Yeni Bir Çağ İçin Birliktelik” başlıklı raporunda öngörülenlere bakılınca Türkiye için hem risk hem fırsatlar olduğu görülüyor!
Türkiye NATO’nun dışında laik demokratik bir hukuk devleti olarak AB ile yakınlaştıkça saygın bir ülke olacaktır!
***
Tek şart, ikircikli davranarak ve itibarı yok eden bugünkü iktidaın bir ülke olacaktır!
***
Tek şart, ikircikli davranarak ve itibarı yok eden bugünkü iktida
