Demet Akalın, Bodrumda sahneye çıkıyor.
İçki istiyor.
Kendisine içki geliyor.
İçkiyi beğenmiyor.
O Beğenmediği içkiyi, O içkiyi kendisine getiren çalışanın başından aşağıya döküyor.
Hiçbir şey olmamış gibi eğlence devam ediyor.
Olay Sosyal medyaya yansıyor.
Sonra tepkiler gelince,
Herkes Demet Akalın' dan bir özür bekliyor.
'' Bu on yıldır yapılıyor. Ben yapınca mı birilerine battı.''
Özrü kabahatinden de büyük oluyor.
Olayın mağduru olan Garsonun açıklaması bir o kadar garip oldu.
'' Gurur duydum.''
Garson bu açıklamayı;
Ekmeği için mi yaptı?
İşyerinin prestiji küçülmesin diye mi yaptı?
Demet Akalın' ın istediği için mi yaptı?
Onu bilmiyorum.
Sanki Garson değil de, Demet Akalın mağdur olmuş.
Yazıklar olsun!
Bu olay başka bir ülkede yapılsaydı.
Sizce ne olurdu?
Nemi olurdu?
O sanatçının sanat hayatı biterdi.
Başka sanatçılarda bu tür maymunluklar yapmazdı.
En büyük tepki meslektaşlarında gelirdi.
Ülkemize gelince;
Aman ha Sanatçımıza bir şey olmasın.
Gelenek ve Göreneklerimizin canı Cehenneme!
Demet Akalın ki, Cumhurbaşkanımız tarafından saraya davet ediliyor.
Cumhurbaşkanı Resepsiyonuna kırmızı halılar üzerinde saraya giriş yapıyor.
Gelenek ve Göreneklerimiz neymiş.
Demet Akalın' ın yanında, Kültürümüzün lafımı olur.
Yeter ki Demet Hanıma bir şey olmasın.
Sanat Camiasında da herhangi bir tepki gelmedi.
Bir kaç cılız ses dışında, Ses çıkaran olmadı.
Demet Akalını yaptığı olayı, bir halk müziği sanatçısı ya da bir Kürt sanatçısı yapsaydı,
Sizce ne olurdu?
Medya günlerce, çarşaf çarşaf gazetede yayınlardı.
Sanatçı ülkeyi terk ederdi.
İnsan içine çıkamaz.
Zaten bu tür çirkin bir olayı, halk müziği ve Kürt müziği sanatçıları yapmazlar.
Demet Hanım ve Demet Hanım gibi düşünenler aklınızı başınıza toplayın.
Sizin sahneye çıktığını yerlerde çalışan emekçiler sizin ve mekân sahiplerinin maymunu değiller.
İnsanlar çoluğuna, çocuğuna ekmek götürmek için çalışıyorlar.
Sizin maymununuz olsunlar diye değil.
Emeğe, Emekçiye saygı duymak zorundasınız.
Halk sizleri nasıl zirveye çıkarmışsa, zirveden aşağıya yuvarlar.
Bir daha da ayağa kalkamazsınız.
Sanatçı Toplumun aynasıdır.
Toplum o aynaya baktığında kendisini görmelidir.
