ALTIN
 3.022,60
DOLAR
 34,3205
STERLİN
44,5531
EURO
 37,4161

 

16 Haziran 2015 günü 6 kişilik İHD heyeti İle Akçakale sınır kapısında idik. Bir gün önce genel merkezimiz bu heyetin oluşumu ile ilgili İHD bölge temsilciliği ve Bölgede MYK üyesi heyetimiz üzerinden Akçakale sınır kapısına sivil halkın yığılması üzerine yaşanan sığınmacı olayı ile ilgili sağlıklı bir raporun hazırlanmasını talep etmişti.

16 Haziran 2015 Salı günü Akçakale sınır kapısına vardığımızda sakin bir tablo hâkim olmakla birlikte önceki iki üç gün içinde yaşanan trajedinin izlerini görmek mümkündü. İHD Urfa Şubemizden yönetici arkadaşlarımızın daha önce yaptıkları tespitleri de birleştirerek önemli sayılabilecek bir gözlem raporunu oluşturarak İHD genel merkezi üzerinden kamuoyu ile paylaştık.

Yaptığımız gözlem sırasında yaşananlar ile kamuoyuna yansıyanlar arasında büyük bir uçurumu tespit ettik. Devlet adına açıklama yapan tüm kamu görevlileri bir merkezden talimat almışçasına mültecilerin YPG baskı ve şiddetinden kaçtıklarını YPG tarafından bir etnik temizliğe tabi tutulduklarını ısrarla ifade ederek manipülatif bir tutum sergilemekteydiler.

Oysa gerçekler son derece farklı idi, Sınırı geçerek Akçakale ilçesinde karşılaştığımız hiçbir sığınmacı PYD baskısından söz etmemekle beraber asıl kaçış nedeni DAİŞ tehdidine bağlı olduğunu ifade etmekte idiler.

1.5 yılı aşkın bir süredir Daiş işgalinde bulunan Telabyat (gre spi) yerleşkesi ile ilgili devlet yetkilileri hiçbir rahatsızlık ifade etmezken,  bölgenin DAİŞ ten PYD ve Burkan el Fırat güçlerinin eline geçmesiyle devlet yetkililerinin hakikate aykırı bir biçimde ifade edilmesinin gerisinde Ankara’nın Kürt fobisi ile ilişkili bir durum olduğunu gözlemledik.

3 Haziran 2015 tarihinden beri Telabyad ( gre spi ) bölgesinde DAİŞ ile, PYD ve Burkan el fırat güçleri arasında yaşanan çatışmalardan kaynaklanan can güvenliği nedeniyle sınıra yığılan büyük çoğunluğu Arap kökenli mültecilerin durumu gerçek ten içler acısıydı.13 Haziran ile 15 Haziran 2015 tarihleri arasında resmi olarak herhangi bir sığınmacının geçişine izin verilmeyerek eziyet yaşamalarına neden olunmuştur. Kamuoyunun baskısı üzerine 15 Hazirandan itibaren sığınmacıları geçişine kademeli olarak başlanmış, 3 Haziran 2015 tarihinden 16 Haziran 2015 tarihine kadar toplam 23250 kişi geçiş yaparak Türkiye’ye sığındıklarını AFAD görevlileri tarafından bize bildirilmiştir.

Akçakale sınır kapısından içeri alınan sığınmacıların %90 civarında Arap %10 Türkmen asılı oldukları, giriş işlemi tamamlanan sığınmacılardan Arap asılı olanların Mardin Derik ilçesi yakınlarındaki kamplarda misafir edildiği, Türkmen asılı sığınmacıların da Osmaniye ili sınırları içerisindeki kamplara gönderildiği ifade edilmiştir.

Sınır kapısında İnceleme yaparken Şanlıurfa Valisi ve beraberindeki heyet sınır kapısını inceleyip basın açıklaması yaptığı sırada, bir gazetecinin sığınmacıların sığınma nedenini sorması üzerine İl valisinin PYD tehdidi biçimindeki açıklamaya gazetecinin  “görüştüğümüz bütün sığınmacıların asıl tehdit kaynağının Daiş olduğunu, hiçbir sığınmacının PYD tehdidinden söz etmediğini” ifade etmesi üzerine Valinin ilgili basın mensuplarının gözaltına alınması talimatını vererek gazetecilerin göz altına alındıklarına, sınırda bekleyen ve güvenlik görevlilerinden de destek bulan sivil şahısların gazetecilere yönelik sözlü ve fiili saldırılar da bulunduklarına, sınırda ciddi güvenlik zafiyetinin yaşandığına bizzat tanıklık ettik.

Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.