Seçim yaklaşıyor, altılı masa son toplantısında da adayını açıklamadı. Demek ki koşulların oluşmasını bekliyorlar.
Gerçekleri görüyorlar, cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Erdoğan’a karşı kazanabilecek tek aday ne İmamoğlu, ne Yavaş ne de Kılıçdaroğlu. Bakmayın siz araştırma şirketlerinin bu üç isim üzerinde yok o birinci gelir, yok bu kazanamaz deyip durduklarına.
O ismi de diğer üç ismin yanında sorun halka bakalım ne çıkacak? Zaten Erdoğan’da o ismin açıklanacağından çekindiği için, Kılıçdaroğlu’na çık karşıma diye tahrik ediyor. Peki, kim o isim?
Bakın 2014 Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde CHP karar mekanizmaların da Yılmaz Büyükerşen ismi çıkmıştı.
O tarihte Eskişehir’de yapılan Belediye Başkanları toplantısında karar alınırken yüzüne karşı karar almamak için Büyükerşen dışarıya çıkarılıp aralarında tartıştıktan sonra tek isim olarak karar Büyükerşen alınmıştı. Dışarıda bilgem(hocanın Türkçe karşılığı) ile sadece ikimiz vardık ve heyecanla kararı bekliyorduk.
İçerde alkış tufanı kopunca, bilgem yolun açık olsun diye ilk tebrik eden bendim.
Kararın açıklanması da Salı grup toplantısına kalmıştı. Merak ve heyecanla kararın açıklanmasını beklerken birden şok yaşadık.
Kılıçdaroğlu hiçbir parti kurullarında görüşülüp tartışılmayan ismi açıklıyordu, adayımız ‘’Ekmeleddin İhsan oğlu’’ diye.
Hayda, nereden çıktı bu isim derken, zaman içinde bu gün Erdoğan’ın yanında olan Bahçeli’nin etkili olduğu anlaşılmıştı. Peki, Ekmeleddin nerede şimdi? MHP saflarında. MHP nerede? Erdoğan saflarında. Hangi ölçüte göre belirlenmişti bu isim? Çok basit, Erdoğan’ın kazanmasını isteyen kurgucular. O zaman CHP, kurgulanıyor diyenler haklı değil mi? İşte CHP’deki keskin dönüşün ardındaki gerçek.
Bu gün geldiğimiz noktada kim kazanabilir diye sormamıza gerek bile yok. Kimi tanımlıyor Kılıçdaroğlu cumhurbaşkanı adayını tarif ederken?
‘’Bir partiyi değil tüm vatandaşları kucaklamalı, ayrımcılık yapmamalı; yani tarafsız olmalı.
Daha önce devlet kademelerinde görev yapmış olmalı, devleti tanımalı ve egosuz olmalı,
Mesleki uzmanlık alanı önemli, iktisadı bilmeli.’’ Kısaca bilge Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen’i.
Bakmayın siz, Büyükerşen’in Eskişehir sınırlarına sıkıştırılıp kaldığına. O ki, sadece Eskişehir’i dünya kenti yapmamıştır, akademisyenliği bir tarafa, yüz yıllık ülke siyasi tarihinin en az 70 yılını Atatürk Aydınlamacılığı için mücadele ederek eğitimde ekol olmuş bir isimdir.
Siyasete particilik gözüyle bakmaz, bakmayın DSP’den, CHP’den belediye başkanı seçildiğine. Partisi de yoktur bilgenin. Yirmi beş yıldır toplumu birleştirerek yönetmiştir. Onun için hangi partili olduğu değil, önemli olan işini doğru ve gereği gibi yapmasıdır. Kadrosunu da ona göre kurar ve hatta:
Çok büyük iddia ile söyleyebilirim ki Kılıçdaroğlu’n un 2019 Yerel seçimlerindeki başarılı stratejisinin mimarı da Büyükerşen’dir. Niye bu kadar iddialı söylüyorum? Çünkü bu konuda ‘’CHP Eskişehir Karıncalarının’’ hazırlayıp genel başkana sunduğu ‘’Belediyecilikte Eskişehir Modeli ‘’ile ilgili raporda bu konu işlendiği için biliyorum.
O halde lafı çok uzatmaya gerek yok. Eğer muhalefet cumhurbaşkanlığını kazanmak istiyorsa hem altılı masanın itirazsız kabul edeceği hem de diğer muhalif partilerin kabul edebileceği tek isim Yılmaz Büyükerşen’dir.
Hem partiyi değil tüm vatandaşları kucaklar, ayrımcılık yapmaz; devleti tanır, iktisadın da bilgesidır; pek egosuz diyemem ama olsun o da bilgenin hakkı olsa gerek, ancak en büyük özelliği ise Atatürk Aydınlanmacısı olmasıdır.
Öyle ki sadece muhalif partilerin değil, istisnasız tüm vatandaşların benimseyeceği isimde kendisidir. Ha, en büyük lobisi de 1960’lardan bu tarafa onun eğitimden geçmiş milyonlarca öğrencileri, aileleri ve Eskişehir’i görmek için Türkiye’nin dört bir tarafından gelen halkıdır.
Hesap bu kadar basit, yeter ki cumhurbaşkanlığı kazanmak istensin.
O nedenle halkın cumhurbaşkanı adayı zaten belli, O da ‘’Yılmaz Büyükerşen.’’ Ülkenin yirmi yıllık iktidarından kurtulmasını istiyorsak, sadece açıklamak yeterli o kadar. Yeter ki altılı masa o direnci gösterebilsin. Bizden dile getirmesi.
Ersin Ertürk – Eskişehir – 16 Kasım 2022
