Halk TV’ye Mimik cezası,
Tele 1 ile Fox TV’ye Eleştiri cezası,
Asgari ücrete Küfe hesabı,
İmamoğlu’na Hapis cezası, Siyaset yasağı,
Üstüne İBB’ ye Terör soruşturması.
İşte RTE-AKP’nin ülkeyi yönetim anlayışı.
*
Bu anlayışın olası sonuçları,
Gerçek haber yapanlar susturulacak,
Halk haksız, hukuksuz işleri duymayacak,
Çalışanın, emeklinin, EYT’ linin derdi konuşulmayacak,
İmamoğlu kendine rakip olamayacak,
İBB’ nin kaynaklarına kavuşacak,
Böylece seçimleri kazanmış olacak.
***
Tabi ki bunlarla yetinmiyor RTE-AKP,
Sabah akşam aynı soruyu soruyor muhalefete,
6’lı masanın adayı kim olacak diye.
RTE’ nin kurduğu bir seçim tuzağıdır, bu soru,
Amacı iki boyutlu.
İlki, 6’lı masanın gündemi adayın kim olacağı olmalı,
Halkın sorunlarına çözüm politikaları konuşulmamalı,
Aday üzerinde tartışılmalı, sonuçta da masa dağılmalı.
İkincisi,
Seçimlerin ana konusu adayların kimlikleri olmalı.
***
Anlaşılan,
Saraçhane’de Halkın ve toplumsal muhalefetin,
İttifaka verdiği büyük desteği ve gösterdiği güveni,
Görememiş 6’lı masa.
O günden bu yana sürdürülüyor,
İmamoğlu üzerinden gereksiz bir tartışma,
Ve ne yazık ki 6’lı masa düşüyor,
RTE ’nin seçim tuzağına,
Takıldı kaldılar aday kim olacak sorusuna.
Bütün dertleri koyduk sepete,
Düştük kimin aday olacağının peşine.
***
Bir kez daha vurgulayalım,
Halkın birinci derdi,
Kimin aday olacağı değildir.
RTE-AKP’nin konuşulmasını istemediği,
Yokluk, yoksulluk, pahalılık ve işsizliktir.
Adaydan beklenen ise,
Demokratik Laik Cumhuriyete bağlı,
Halktan yana olan güvenilir bir kişinin gösterilmesidir.
***
Söylemeden geçmemek gerekiyor.
Muhalefet buluşmuşken Halkın dertleriyle sahada,
İktidar sıkışmışken ekonominin çarklarına,
CHP’nin başörtüsü yasa teklifi kurtarıcı oldu iktidara.
RTE-AKP hemen hazırladı bir tuzak daha,
Ve sarıldı anayasa referandumuna.
***
Sözüm muhalefetin tamamına.
Unutmayın,
Tarikat yuvalarında tacize uğrayan çocukları...
6 yaşında gelinlik giydirilen, evlendirilen çocukları...
Şiddete uğrayan, öldürülen kadınları...
Devlet içine yerleşen, bakanlıkları paylaşan tarikatları…
Meşrulaştırmayın,
Anayasa değişikliği ile böylesi sapıklıkları,
Kubilay’ı katledenlerin yolunda yürüyen ihanet yuvalarını.
İnanç temelinde yarışmanın yeri siyaset değildir,
Bugün tehlikede olan ve fiilen yok edilen,
Demokrasinin temeli olan Laikliktir.
***
Bir kez daha vurgulayalım.
Masanın dışında kalan siyasi ve toplumsal muhalefet.
Saraçhane’de ortak oldu 6’lı masaya.
Artık sadece masadakilerle sınırlı değildir bu ittifak,
Ortak amaç, Demokratik Laik Cumhuriyete sahip çıkmak.
Millet ittifakı kalkmalı oturduğu masadan ayağa,
İkili ya da üçlü birlikte çıkmalı Anadolu’ya, Trakya’ya…
Önce buluşmalı ittifaka katılan toplumsal muhalefetle ve Halkla,
Birlikteliğin yaratacağı güveni yaymalı,
Yurdun her bir yanına.
Seçim takvimi belli olunca da,
Gerçekçi bir kamuoyu çalışmasıyla,
Mutlaka ulaşılır seçimi kazanacak olan,
Bir Cumhurbaşkanı adayına.
***
Herkes iyi bilmeli,
Bu seçimlerde başarılı olmak herkesin temel görevi.
Ve herkes şu soruya samimiyetle yanıt vermeli;
Kimin aday olacağı mı önemli,
Türkiye Cumhuriyeti’nin geleceği mi?
Aksi halde,
Cumhuriyet’in 100. Yılında,
Ne muhalefet kalacak ne masa ne sandalye,
Ne de çağdaş bir Türkiye.
***
85 yaşında cezaevinde ölüme terk edilen,
Emekli Korgeneral Vural Avar’ın anısına saygıyla…