Emperyalistlerin Orta Doğu oyunları
Emperyalistler on yıllar önce yazdığı Büyük Ortadoğu senaryosunu, tereyağından kıl çeker gibi tıkır tıkır yürütüyorlar. Bu senaryonun gerçek amacı AÇIK. İsrail’i güvence altına almak. Bunun içinde Suriye’ye demokrasi götüreceğiz diyerek kendi yarattıkları terör örgütleriyle paramparça ederken, üzülerek söylemeliyim ki bizi de bu oyuna alet ettiler. Senaryo gereği parçalanan Suriye’de Fırat’ın doğusunda PKK artıklarıyla bir garnizon devleti oluşturuldu. Eğittiler donattılar ve adeta bir ordu oluşturdular. Durup dururken Emperyalistlerin oyunu ile Hamas’ı İsrail’e saldırttılar. Demokrasi ve insan haklarının inanılmaz savunucuları olan tüm batı İsrail’e Gazze’yi yerle bir et, dediler. Zaten her gittikleri yere demokrasi ve insan hakları savunucusu olarak giderler ve orayı tanınmaz hale getirirler.
Ortadoğu’da bunlar yaşanırken bizde de, rüyada görsek inanamayacağımız olaylar oluyor. 40 yıldır tek siyasi söylemleri PKK terör örgütüdür diyerek siyaset yapan Sayın Bahçeli, 180 derece dönüş yaparak TBMM kürsüsünden bebek katilini davet etti. İki ay geçti, Sayın Bahçeli “kurucu önder” demeye başladı. Yaşananlara sessiz kalan Sayın Erdoğan ise artık sahne aldı ve DEM’e randevu verecek.
Yapılan görüşmelerde Öcalan’ın söylemi tüm PKK örgütlerini bağlıyor derken, DEM Parti Eş Başkanı Sayın Tülay Hatipoğlu “Suriye’yi bağlamıyor dedi. Sayın Erdoğan “ PYD dahil hepsi silah bırakacak, yoksa ezer geçeriz” dedi. Bu konuşmadan sonra ABD anında devreye girerek, Suriye'deki Heyet Tahrir Şam (HTŞ) yönetiminin başkanı ve geçici Cumhurbaşkanı Muhammed el Colani ile SDG Genel Komutanı Mazlum Abdi arasında "SDG'nin devlet kurumlarına entegre edilmesi" anlaşmasını imzalattı. SDG Komutanı Abdi'nin, Kürt özerk yönetimine bağlı güçlerin Suriye devletine katılması sağlanıyordu. Artık, Irak’ta Kürtlere verildiğine göre Suriye’de kürtlere özerklik sağlanmış oluyordu.
Kırk yıldır PKK’yı donatan, eğiten ve besleyen ABD, onun ipini çekiyordu. Artık onlara gerek kalmamış, Suriye’nin kuzeyinde bir devletçik oluşturmuştu. Bu arada bize de güzellik yapıyormuşa getiriyordu. PYD’yi Şam yönetimi ile birleştirerek Türkiye’den korumaya almış oldular. Bunu yaparken de Türkiye’nin sözde müttefiki olan ABD, artık bitmek üzere olan “ terör örgütünü yok ediyorum “diyerek sanki bize güzellik yapıyormuş gibi davranıyorlar. Kırk küsur yıldır PKK’yı besleyip büyütüp binlerce gencimizi şehit ettir, ekonomik olarak yüz milyarlarca dolara mal ol, sonra da bize kıyak yapıyorum gibi davran. Hadi oradan sahtekarlar.
Düne kadar Suriye’nin toprak bütünlüğü kırmızı çizgimiz diyenler, YPG terör örgitü diyenler yapılan Şam- PYD birlikteliğine memnunuz diyorlar. Neden memnun olduğunuzu kamuoyuna açıklasanız da bizlerde öğrensek.
ÖZÜ ŞU; Ortadoğu’da yaşanmış ve yaşanacak tüm olayların oyun kurucusu ABD. Oyuncuları da, figüranları da o belirliyor. Hiç kimse biz oyun kurucuyuz diyerek kendine paye çıkarmasın
Değerli Okurlar, tüm bu yaşananları bir takım medya kuruluşları Türkiye’nin başarısı diye seslendiriyorlar. Yapmayın etmeyin !! Suriye olayı patladı milyonlarca sığınmacı ülkeye doldu. Ekonomimize büyük darbe oldu. Kaybeden hep biz oluyoruz.
Dilerim tüm terör bitsin ve ülkemiz artık rahat bir nefes alsın. Bunu canı gönülden istiyoruz. Ancak yaşananlar karşısında irkilmemek ve gelecekte ülkemize karşı gelebilecek tehlikelere karşı da uyanık olmamız gerekiyor. Geçmişte ABD’li bakanların elinde Türkiye’nin doğusunu da içine alan haritaları unutmadık. Bu senaryoyu bir yerde ortadan kaldırıp, Türkiye’nin üniter yapısına zarar gelmemesini sağlamamız gerekiyor.
Bunun başarılabilmesi için tek çözüm, yeniden en kısa zamanda “LAİK DEMOKRATİK PARLAMENTER SİSTEME DÖNMEK” tir.
SON SÖZ: Bazen diyorumki feryat edeyim, yine görüyorum ki sesim kısılmış
ALİ